-
41 anhalten
-
42 annehmen
an|nehmenI vt1) kabul etmek; ( entgegennehmen) teslim almak;nimm doch endlich Vernunft an! artık aklını başına al [o topla] !3) ( Urteil) kabul etmeketw nimmt Gestalt an bir şey biçim alıyor, bir şey biçimleniyor;eine bestimmte Form \annehmen belli bir biçim almak5) ( vermuten) sanmak, zannetmek, tahmin etmek, farz etmek, varsaymak;das nehme ich nicht an bunu sanmıyorum;angenommen, dass... kabul edelim ki..., farzımuhal...II vrsich jds \annehmen biriyle ilgilenmek; -
43 aufziehen
-
44 ausgelassen
-
45 ausschütten
aus|schüttenvt1) ( Flüssigkeit) dökmek, boşaltmak2) ( Gefäß) boşaltmak;jdm sein Herz \ausschütten ( fig) birine içini dökmek;das Kind mit dem Bade \ausschütten ( fig) pire için yorgan yakmak -
46 außerehelich
-
47 aussetzen
aus|setzenI vi2) ( unterbrechen) ara vermek;zwei Runden \aussetzen iki el ara vermek;ohne auszusetzen ara vermedenII vtdie Strafe wurde zur Bewährung ausgesetzt ceza tecil edildi3) ( bemängeln) kusur bulmak (-e);was hast du daran auszusetzen? onun nesi hoşuna gitmedi?, onun nesini beğenmedin?5) ( preisgeben)6) naut;ein Boot \aussetzen bir kayığı suya indirmek -
48 austragen
aus|tragenI vr1) ( Briefe) dağıtmak2) ( bis zur Geburt behalten)ein Kind \austragen bir çocuğu karnında dokuz ay taşımakII vrsich \austragen ( aus einer Liste) adını silmek -
49 Bad
1) ( in der Wanne) banyo;ein \Bad nehmen banyo almak;das Kind mit dem \Bade ausschütten ( fig) pire için yorgan yakmak2) ( Badewasser) banyo suyu;sich ein \Bad einlassen banyoya su doldurmak (için musluğu açmak)3) ( Badezimmer) banyo4) (Heil\Bad) kaplıca, ılıca; (See\Bad) plaj; (Frei\Bad, Hallen\Bad) yüzme havuzu5) (türkisches \Bad) hamam6) chem banyo -
50 Balg
2) (Blase\Balg) a. foto körük -
51 bekommen
bekommen*eine Chance \bekommen eline fırsat geçmek;jdn dazu \bekommen, etw zu tun birine bir şey yaptırtmak;Flecken \bekommen lekelenmek;etw zu essen \bekommen yiyecek bir şey bulmak;es mit jdm zu tun \bekommen biriyle başı derde girmek;eine Ohrfeige \bekommen bir tokat yemek;er bekam ein Jahr Gefängnis bir yıl hapis yedi;ich habe es geschenkt \bekommen o bana hediye edildi2) ( Zug) yetişmek (-e);wenn ich ihn zu fassen bekomme onu bir yakalarsam, onu bir elime geçirirsem3) ( Krankheit) olmak;Appetit \bekommen iştahı açılmak;Zähne \bekommen diş çıkarmak, dişleri çıkmak;ein Kind \bekommen bir çocuğu olmak;graue Haare \bekommen saçları kırlaşmak;eine Glatze \bekommen dazlaklaşmak;Hunger/Angst \bekommen acıkmak/korkmak;wir \bekommen anderes Wetter hava değişiyor;wir \bekommen bald Regen birazdan yağmur yağacak;er bekam Lust, schwimmen zu gehen canı yüzmeye gitmek istediII vi1) ( bedient werden) servis yapılmakjdm gut \bekommen birine yaramak [o iyi gelmek];jdm schlecht \bekommen birine dokunmak;wohl bekomm's! yarasın!, afiyet olsun! -
52 bitterlich
-
53 böse
böse ['bø:zə]I adj2) ( unangenehm) tatsız, kötü, fena;ein \böses Erwachen geben acı gerçeğin farkına varmak;das wird \böse Folgen haben bunun sonu kötü olacak3) ( verärgert) kızgın (auf/mit -e/-e), dargın (auf/mit -e/-e);im B\bösen auseinandergehen kavgalı [o dargın] ayrılmak;II adv kötü;es wird \böse enden sonu kötü olacak;das sieht \böse aus bu kötü görünüyor;er meinte es nicht \böse bunu [o onu] kötü niyetle söylemedi -
54 bringen
bringen <bringt, brachte, gebracht> ['brıŋən]vtdas Essen auf den Tisch \bringen yemeği sofraya getirmek;etw in Ordnung \bringen bir şeyi yoluna koymak;jdn vor Gericht \bringen biriyle mahkemelik olmak;Glück \bringen şans getirmek;jdn in Verlegenheit \bringen birini bozmak [o mahcup etmek];etw an den Tag \bringen bir şeyi ortaya çıkarmak;jdn auf die Palme \bringen ( fig) birini çileden [o zıvanadan] çıkarmak;jdn auf Touren \bringen birini harekete geçirmek;jdn auf etw \bringen birinin aklına bir şey getirmek;jdn aus dem Konzept \bringen birinin aklını karıştırmak;etw zur Sprache \bringen bir şeyi dile getirmek;etw zu Papier \bringen bir şeyi kâğıda dökmek;etw auf den Markt \bringen bir şeyi pazara çıkarmak;ein Kind zur Welt \bringen dünyaya bir çocuk getirmek;es weit \bringen (hayatta) yükselmeketw an sich \bringen üstüne geçirmeketw mit sich \bringen; ( zur Folge haben) bir şeyi beraberinde getirmek, bir şeyi doğurmak [o neden olmak]etw hinter sich \bringen bir şeyi bitirmek, bir işi hâlletmek;sie wollen sie unbedingt unter die Haube \bringen onun başını ille bağlamak istiyorlar, onu ille baş göz etmek istiyorlar;seine Schäfchen ins Trockene \bringen ( fig) küpünü doldurmak;jdn um die Ecke \bringen ( fam) birini öldürmekwas bringt das? bu ne getirir?;das bringt doch überhaupt nichts! bu hiçbir şey getirmez ki!4) ( wegnehmen)jdn um etw \bringen birini bir şeyden etmek;jdn ums Leben \bringen birinin canına kıymak;jdn um den Verstand \bringen birinin aklını başından almak5) jdn zum Lachen \bringen birini güldürmek;etw nicht übers Herz \bringen bir şeye gönlü razı olmamak, bir şeye kıyamamak;du bringst mich nicht dazu, das zu tun bunu bana yaptırtamazsın -
55 Brunnen
Brunnen <-s, -> ['brʊnən] m1) pınar, çeşme; (Schöpf\Brunnen) kuyu;den \Brunnen zudecken, wenn das Kind hineingefallen ist ( prov) geçmiş yağmura şemsiye açmak;der Krug geht so lange zum \Brunnen, bis er bricht ( prov) su testisi su yolunda kırılır2) (Spring\Brunnen) fıskiye3) ( Heilquelle) artezyen -
56 da
da [da:]I adv\da draußen dışarıda;\da kommt er işte geliyor;\da, wo...... bulunan yerde;\da drüben şurada;\da oben/unten orada yukarıda/aşağıda;gehen sie \da herum oradan gidiniz;\da ist/sind... orada... var;gibst du mir bitte mal das Buch? — \da! kitabı lütfen bana bir verir misin? — işte!2) ( zeitlich)es ist zwei Jahre her, \da haben sie die Kirche restauriert kiliseyi restore edeli iki yıl oldu;als ich das machte, \da war ich noch ein Kind bunu yaptığımda henüz bir çocuktum;\da fällt mir gerade ein, ... aklıma gelmişken...;von \da an ondan sonra3) ( in diesem Falle) bu durumda;\da haben Sie aber nicht Recht ama bunda haklı değilsiniz;und \da wagst du es noch zu kommen? ve bu durumda gelmeyi göze alıyor musun?;\da kannst du lange warten! ( fam) bekle yârin köşesini!, daha çok beklersin!4) ( vorhanden)\da sein olmak; ( vorrätig) bulunmak;es ist niemand \da burada kimse yok;ich bin gleich wieder \da hemen geri geliyorum;war Thomas gestern \da Thomas dün burada mıydı?;ist noch Milch \da? (biraz) daha süt var mı?;das stellt alles \da Gewesene in den Schatten bu, şimdiye kadar gelmiş geçmiş her şeyi gölgede bırakır;\da ist er işte orada5) ( zur Verfügung)\da sein für jdn birisi için hazır bulunmak;er ist immer für mich \da onun benim için her zaman vakti varII konj1) ( weil) çünkü, -diği için;es geht nicht, \da die Zeit nicht reicht olmaz, çünkü vakit yetmez, vakit yetmediği için olmaz, vakit yetmediğine göre olmazsehnsüchtig erwartet er die Stunde, \da sie bei ihm sein wird yanında olacağı saati hasretle [o dört gözle] bekliyor -
57 die, das
der, die, das < die> [de:ɐ, di:, das]II pron1) (adjektivisch: hier) buradaki, buradakiler pl; (da) oradaki, oradakiler pl;das Kind dort oradaki çocuk2) ( substantivisch) bu, o, bunlar pl, onlar pl;was ist das? bu ne(dir) ?, bunlar ne(dir) ?;das hier/da buradaki/oradaki;\die, das/die dort oradaki/oradakiler;das bin ich bu benim;\die, das mit dem Koffer bavullu olanı;ist das Ihr Auto? bu sizin otomobiliniz mi?;wie dem auch sei her nasılsa;ich bin mir dessen bewusst ben bunun farkındayım;der Mensch, \die, das das getan hat bunu yapan insan;der Mann, bei dem er wohnt yanında oturduğu adam;der Nachbar, dessen Hund so oft bellt köpeği öyle sık havlayan komşu -
58 Drilling
-
59 ehelich
-
60 einjährig
См. также в других словарях:
kind of — kind of, sort of 1. These expressions mean much the same, and share the same grammatical problems. (The issues raised here seem to occur less often in practice with the third alternative, type of.) There is less of a problem when kind of is… … Modern English usage
Kind & Co. — Kind Co., Edelstahlwerk, KG Rechtsform KG Gründung 1888 Sitz Wiehl/ Bielstein Mitarbeiter 650 … Deutsch Wikipedia
kind — Ⅰ. kind [1] ► NOUN 1) a class or type of people or things having similar characteristics. 2) character; nature. 3) each of the elements (bread and wine) of the Eucharist. ● in kind Cf. ↑in kind … English terms dictionary
kind — [kīnd] n. [ME kynd < OE cynd, akin to Ger kind, child, ON kundr, son < IE * ĝṇti (> L natio, NATION) < base * ĝen : see GENUS] 1. Archaic a) origin b) nature c) manner; way … English World dictionary
Kind — Kind, n. [OE. kinde, cunde, AS. cynd. See {Kind}, a.] 1. Nature; natural instinct or disposition. [Obs.] [1913 Webster] He knew by kind and by no other lore. Chaucer. [1913 Webster] Some of you, on pure instinct of nature, Are led by kind t… … The Collaborative International Dictionary of English
Kind — (k[imac]nd), a. [Compar. {Kinder} (k[imac]nd [ e]r); superl. {Kindest}.] [AS. cynde, gecynde, natural, innate, prop. an old p. p. from the root of E. kin. See {Kin} kindred.] 1. Characteristic of the species; belonging to one s nature; natural;… … The Collaborative International Dictionary of English
kind — n 1: a particular type, category, or class properties of like kind see also like kind exchange 2 a: an unconverted form a partition of property in kind; broadly: a form other than money forbid a bribe in cash or in kind … Law dictionary
Kind. — Kind. Im allgemeinen Sprachgebrauch bezeichnet der Begriff Kind entweder, im engeren Sinn, den Nachkommen einer Person oder aber, im weiteren Sinn, den Menschen bis zum Eintritt ins Jugendalter. Der dabei durchlaufene Zeitraum, die Kindheit,… … Universal-Lexikon
kind — n *type, sort, stripe, kidney, ilk, description, nature, character kind adj Kind, kindly, benign, benignant mean having or exhibiting a nature that is gentle, considerate, and inclined to benevolent or beneficent actions and are comparable… … New Dictionary of Synonyms
kind — [kaɪnd] noun COMMERCE ( a) payment/benefit in kind a method of paying someone by giving goods or services instead of money: • The company agreed that the loan should be settled by payment in kind. • A workplace nursery is not regarded as a… … Financial and business terms
Kind — can mean:* The type of types in a type system in type theory * Natural kind, in philosophy a grouping of things which is a natural grouping, not an artificial one. * KIND is the ICAO designation for Indianapolis International Airport * Created… … Wikipedia