-
1 arka arkaya
hintereinander\arka arkaya dört hafta vier Wochen hintereinander\arka arkaya dizilmek sich hintereinander aufstellen -
2 arka
1. subst Rücken m; Rückseite f; Fortsetzung f (einer Erzählung usw); Rückenlehne f; fig Beschützer m; Rück- (Seite, Wand); Hinter- (Tür, Rad);arka koltuk AUTO Rücksitz m;arka arkaya hintereinander;arka arkaya vermek sich gegenseitig unterstützen;arka çıkmak Unterstützung geben;arka kapıdan çıkmak Schule ohne Abschluss verlassen;b- ne arka olmak jemandem eine Stütze sein;arka plan Hintergrund m;arka üstü yatmak auf dem Rücken liegen;b-ne arka vermek j- m Hilfe leisten;arkada hinten;arkada kalanlar (die) Hinterbliebenen; (die) Zurückgelassenen;arkada kalmak in den Hintergrund treten; zurückliegen (Zeit, Lage);arkadan von hinten;arkadan arkaya fig hinter dem Rücken;bş-in arkası alınmak einer Sache (D) ein Ende setzen;arkası gelmek fig weitergehen;arkası kesilmek aufgebraucht werden/sein; versiegen;bş-in arkasına düşmek etwas eifrig verfolgen;b-nin arkasına düşmek jemandem auf den Fersen sein;b-nin arkasında dolaşmak sich jemandem anzunähern versuchen;-in arkasından hinter … her, nach (zeitlich);b-nin arkasından konuşmak hinter jemandes Rücken reden;-in arkasını bırakmak nicht mehr verfolgen, loslassen;-in arkasını bırakmamak nicht ablassen von;arkaya bırakmak (auf später) verschieben2. Ortssubstantiv: -in arkasına hinter A;dolabın arkasına hinter den Schrank (stellen usw);-in arkasında hinter D;dolabın arkasında hinter dem Schrank (stehen usw);-in arkasından hinter D … hervor (kommen usw) -
3 arka
I s1) Hinterseite f, Rückseite f\arkada müzik çalıyordu im Hintergrund spielte die Musik\arkaya geçmek ( kuyrukta) sich hinten anstellenbir şeyi \arkada bırakmak etw hinter sich lassen; ( ölen kimseye göre) etw hinterlassenevin \arkasında bahçe var hinter dem Haus ist ein Garten, auf der Rückseite des Hauses befindet sich ein GartenMuğla'nın üç kilometre \arkasında drei Kilometer hinter Muðlabirine \arka çevirmek jdm den Rücken zukehrenbirine \arka olmak jdm den Rücken stärkenbirini \arkadan vurmak ( fig) jdm in den Rücken fallenbirinin \arkasından hinter jds Rückenbir şeyin \arkasını getirememek etw nicht bis zum Ende führen können\arkasından koşmak hinterherlaufenbir işin \arkasına düşmek [o takılmak] eine Sache verfolgen, sich hinter eine Sache klemmenbirinin \arkasına düşmek jdn verfolgen5) Rückenlehne f\arkasındaki giysiler çok eskiydi die Kleidung, die er (am Körper) trug, war sehr alt\arka bulmak sich Rückendeckung schaffen\arkası ol(ma) mak (keine) Rückendeckung habenbirine \arka olmak jdm Rückendeckung geben -
4 dizilmek
vi sich aufstellen; ( sıraya girmek) sich aufreihenarka arkaya \dizilmek sich hintereinander aufstellengelişigüzel dizilerek in beliebiger Reihenfolge -
5 saymak
I vi zählenona kadar \saymak bis zehn zählenII vt1) auszählenoyları \saymak pol die Stimmen auszählen2) ( arka arkaya söylemek) aufzählen4) ( olarak görmek) erachten (als), ansehen (als)bu sayılmaz! das gilt nicht! [o zählt]bayram günlerini de \saymak die Feiertage mitzählen
См. также в других словарях:
arka arkaya — zf. Birbirinin arkasından, peş peşe, art arda Arka arkaya kaç gecedir uykusuzluk onu harap etmişti. P. Safa … Çağatay Osmanlı Sözlük
arka arkaya vermek — birbirini korumak için birleşmek, destek olmak, dayanışmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
arka — is. 1) Bir şeyin temel tutulan yüzünün tam ters yanı, ön karşıtı Evin arkasında bahçe var. 2) Bir şeyin sırt durumunda olan yüzeyi Çocuğun arkası ağrıyormuş. 3) Geri kalan bölüm, kısım Masalın arkası. Yazının arkası. 4) Art, peş 5) Otururken… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yalan yalap — arka arkaya … Beypazari ağzindan sözcükler
kuyruk olmak — arka arkaya dizilmek, sıralanmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
birbiri üstüne gelmek — arka arkaya meydana gelmek, ara vermeden olmak Son günlerde birbiri üstüne gelen yorgunluklardan söz etti. N. Cumalı … Çağatay Osmanlı Sözlük
tergeşmek — arka arkaya gelerek derle şmek II, 206bkz: tirke şmek … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
MÜTEAKIBEN — Arka arkaya, ardı sıra, peşinden. Sonra … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
saymak — i, ar 1) Bir şeyin kaç tane olduğunu anlamak için bunları birer birer elden veya gözden geçirmek, sayısını bulmak Nara sormuşlar: Tanelerin kaç tane? Yiyenler saysın bana ne demiş. B. R. Eyuboğlu 2) Sayıları arka arkaya söylemek Birden ona kadar… … Çağatay Osmanlı Sözlük
Türkei — Türkiye Cumhuriyeti Republik Türkei … Deutsch Wikipedia
albüm — is., Fr. album 1) Fotoğraf, pul vb.ni dizip saklamaya yarayan bir tür defter 2) Herhangi bir konu ile ilgili kısa açıklamalar verilerek resimler basılmış olan kitap Kelebek albümü. Bitki albümü. Ankara albümü. 3) müz. Uzunçalar Yeni albümünün… … Çağatay Osmanlı Sözlük