-
1 saymak
I vi zählenona kadar \saymak bis zehn zählenII vt1) auszählenoyları \saymak pol die Stimmen auszählen2) ( arka arkaya söylemek) aufzählen4) ( olarak görmek) erachten (als), ansehen (als)bu sayılmaz! das gilt nicht! [o zählt]bayram günlerini de \saymak die Feiertage mitzählen -
2 saymak
saymak <- ar> v/t aufzählen, nennen; zählen (von eins bis zehn); jemanden achten, schätzen; etwas berücksichtigen; Bedeutung beimessen D; annehmen, damit rechnen (dass); jemanden halten (-den, -e für A); bar zahlen;-i sayıp dökmek haarklein berichten über A;paranızın üstünü sayın zählen Sie Ihr Wechselgeld nach! -
3 saymak
(sayar)В1) счита́ть, исчисля́ть; перечисля́тьbahçedeki ağaçları saymak — счита́ть дере́вья в саду́
2) принима́ть в расчёт; зачисля́ть, засчи́тывать3) придава́ть значе́ние; принима́ть во внима́ние- ı hiçe saymak — ни во что не ста́вить кого, не счита́ться с кем- чем, игнори́ровать что
4) уважа́ть, почита́тьAllah gibi saymak — боготвори́ть
- ın hatırını saymak — чтить кого
5) счита́ть, полага́ть, рассма́тривать◊
saymakla bitmez — бесчи́сленный, неисчисли́мый -
4 saymak
подсчи́тывать сосчи́тывать* * *-i1) счита́ть, исчисля́ть; подсчи́тыватьparalarınızı saydınız mı? — вы сосчита́ли де́ньги?
2) принима́ть в расчёт, зачисля́ть, засчи́тывать3) придава́ть значе́ние, принима́ть во внима́ниеhiçe saymak — ни во что́ не ста́вить кого, не счита́ться с кем-чем, игнори́ровать что
4) уважа́ть, почита́ть5) счита́ть, полага́ть, рассма́триватьkendini adam mı saymıyor? — он что, себя́ за челове́ка не счита́ет?
•• -
5 saymak
v. count, enumerate, number, consider, regard as, deem, assume, suppose, respect, honor, honour [Brit.], account, calculate, class, count down, count in, count off, count up, number off, rank, rate, reckon, reckon as, reckon for, regard, repute--------saymak (kadar)v. number to* * *count -
6 saymak
кәдерләү; санау; сану; хөрмәт итү -
7 saymak
подсчитывать, считатьİnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > saymak
-
8 saymak
hejmartin--------hejmtin -
9 saymak
liczyć; obliczać; policzyć; rachować; uważać -
10 saymak
-
11 saymak
(para vs.) лъытэн, елъытэ, пчъын, епчъы -
12 saymak
أجلأحصىأعظمأكبرأمجداحترماحتسباعتبربجلحسبحصرشرفعدعددعظمفخمكرممجدهابوقر -
13 saymak
1. أجل [أَجَلَّ]Anlamı: saygı göstermek2. أحصى [أَحْصَى]Anlamı: sayısını bulmak3. أعظم [أَعْظَمَ]Anlamı: saygı göstermek4. أكبر [أَكْبَرَ]Anlamı: saygı göstermek5. أمجد [أَمْجَدَ]Anlamı: saygı göstermek6. احترم [اِحْتَرَمَ]Anlamı: saygı göstermek7. احتسب [اِحْتَسَبَ]Anlamı: sayısını bulmak8. اعتبر [اِعْتَبَرَ]Anlamı: saygı göstermek9. بجل [بَجَّلَ]Anlamı: saygı göstermek10. حسب [حَسَبَ]Anlamı: sayısını bulmak11. حصر [حَصَرَ]Anlamı: sayısını bulmak12. شرف [شَرَّفَ]Anlamı: saygı göstermek13. عد [عَدَّ]Anlamı: sayısını bulmak14. عدد [عَدَّدَ]Anlamı: sayısını bulmak15. عظم [عَظَّمَ]Anlamı: saygı göstermek16. فخم [فَخَّمَ]Anlamı: saygı göstermek17. كرم [كَرَّمَ]Anlamı: saygı göstermek18. مجد [مَجَّدَ]Anlamı: saygı göstermek19. هاب [هابَ]Anlamı: saygı göstermek20. وقر [وَقَّرَ]Anlamı: saygı göstermek -
14 saymak
"to count; to number; to enumerate; to include, to count; to consider, to regard, to count, to rate; to respect, to esteem; to regard as; to suppose" -
15 saymak
1. /ı/ to count, make a numerical count of. 2. /ı/ to list, specify, enumerate. 3. to count: Çocuk yalnız birden ona kadar sayabiliyor. The child only knows how to count from one to ten. 4. /ı/ to respect, value, regard (someone, something) as important. 5. /ı/ to take (someone, something) into account, consider. 6. /ı/ to deem, regard, reckon, look upon (someone, something) as: O sözü iltifat sayarım. I take that remark as a compliment. 7. /a/ to pay (so much money) for: Buna yüz lira saydım. I paid one hundred liras for this. sayıp dökmek to tell (everything), spill (it) all out, pour (it) all out: Dertlerini bana sayıp döktü. He poured out all his troubles to me. -
16 saymak
hörmət etmək, saymaq -
17 saymak
kalkulovat; počítat; považovat; spočítat -
18 avucuna saymak
зара́нее рассчита́ться -
19 fasúlye gibi kendini nimetten saymak
стро́ить из себя́ ва́жную персо́ну, мнить о себе́ -
20 gününü saymak
См. также в других словарях:
saymak — i, ar 1) Bir şeyin kaç tane olduğunu anlamak için bunları birer birer elden veya gözden geçirmek, sayısını bulmak Nara sormuşlar: Tanelerin kaç tane? Yiyenler saysın bana ne demiş. B. R. Eyuboğlu 2) Sayıları arka arkaya söylemek Birden ona kadar… … Çağatay Osmanlı Sözlük
nabzını saymak — bir dakikadaki kalp atışını saymak … Çağatay Osmanlı Sözlük
geri saymak — geriye doğru saymak … Çağatay Osmanlı Sözlük
fasulye gibi kendini nimetten saymak — (biri) kendine çok değer vermek, kendini bir şey sanmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
meşru saymak — geçerli bulmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
mübah görmek (veya saymak) — hoş görmek, sakıncasız bulmak Kendine mübah gördüğünü bana yasak ederek beni susturmak mı istiyordun? P. Safa … Çağatay Osmanlı Sözlük
ödev bilmek (veya saymak) — bir şey yapmayı kendisi için yerine getirilmesi zorunlu bir iş olarak kabul etmek, borç bilmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
sövüp saymak — aralıksız küfürler sıralamak, uzun uzadıya söverek yermek Kılıksız kıyafetsiz adamlardan biri güya kapımızdan içeri dalarak bize sövüp saymaya başlamış sanırdım. Y. K. Karaosmanoğlu … Çağatay Osmanlı Sözlük
üvey evlat gibi tutmak (veya saymak) — horlanmak, haksızlık etmek, iyi davranmamak Sanatçıyı üvey evlat sayma huyumuz yine değişmedi. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
zaaf saymak — eksiklik olarak görmek Öteki, bütün bunları bir zaaf sayarak bu sefer ondan borç almış, ödememiş. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
dalga saymak — 1) boş ve aylak durmak 2) yersiz ve gereksiz şeylerle uğraşmak … Çağatay Osmanlı Sözlük