-
1 sürekli
-
2 sürekli
-
3 sürekli
продолжи́тельный, дли́тельный, до́лгий; непреры́вный, постоя́нныйsürekli alkışlar — продолжи́тельные аплодисме́нты
sürekli ateş — воен. непреры́вный ого́нь
sürekli barış — про́чный (дли́тельный) мир
sürekli bir şekilde — продолжи́тельно, до́лго
-
4 sürekli
1.продолжи́тельный, дли́тельный; постоя́нныйsürekli alkışlar — продолжи́тельные аплодисме́нты
sürekli şikayetler — постоя́нные жа́лобы
2.sürekli yağmur — затяжно́й дождь
постоя́нно -
5 sürekli
туктавсыз -
6 sürekli
постоянный, сплошной, непрерывныйİnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > sürekli
-
7 sürekli
adj. continuous, lasting, constant, steady, enduring, permanent, standing, abiding, assiduous, chronic, consistent, continual, durable, habitual, hourly, imprescriptible, incessant, invariable, perennial, perpetual, persistent, running, secular--------adv. consistently, nonstop, everlastingly* * *1. regularly 2. unremitting 3. continual 4. continually 5. continuous 6. continuously 7. incessant 8. perpetual -
8 sürekli iş
n. permanent situation -
9 sürekli
berdewam--------domdar--------her dem--------her tim--------her û her--------mayînde--------misêwa--------payîdar--------tim--------timîdom -
10 sürekli
Davamlı; uzunmüddətli -
11 sürekli
bezustanny; ciągły; stały; trwały; ustawiczny; wieczny -
12 sürekli
συνέχεια, διαρκώς, κατ' εξακολούθηση -
13 sürekli
"continual, continuous, constant, permanent, perpetual, incessant; ceaselessly, without cease, all the time" -
14 sürekli
continual, continuous. - ünsüz phonetics continuant. -
15 sürekli
sürəkli -
16 sürekli
doživotní; nepřetržitý; permanentní; stálý; trvalý; ustavičný; věčný -
17 sürekli gülen
ерык авыз -
18 sürekli betonlama
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > sürekli betonlama
-
19 sürekli çalışma
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > sürekli çalışma
-
20 sürekli çerçeve
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > sürekli çerçeve
См. также в других словарях:
sürekli — sf. 1) Kesintisiz olarak süren, kalıcı, devamlı, baki, daimî 2) zf. Uzun süreli olarak, daima 3) dbl. Ötümlü Birleşik Sözler sürekli ünsüz … Çağatay Osmanlı Sözlük
sürekli ünsüz — is., dbl. Ötümlü ünsüz … Çağatay Osmanlı Sözlük
sürekli edim — borçluyu belli bir süre, belli davranış ya da davranış biçimleri ile bağlı bulunmakla yükümlü kılan edim … Hukuk Sözlüğü
yıl on iki ay — sürekli olarak, sürekli bir biçimde … Çağatay Osmanlı Sözlük
bahtı kara olmak — sürekli olarak talihi yaver gitmemek, mutsuz olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
bukalemun gibi renkten renge girmek — sürekli düşünce değiştirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
daim etmek (veya eylemek) — sürekli kılmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
didişip durmak — sürekli olarak birbirini hırpalamak Böylece, Serdar la didişip durmak derdinden de kurtulmuştu. T. Buğra … Çağatay Osmanlı Sözlük
dolanıp durmak — sürekli olarak aynı yerde gezinmek Dolap beygirinin en büyük şansı gözlerinin bağlı olmasıdır; böylece aynı çember içinde dolanıp durduğunun farkında olmaz. A. Ümit … Çağatay Osmanlı Sözlük
hıçkırık tutmak — sürekli olarak hıçkırmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
kanayan yara olmak — sürekli sıkıntı, üzüntü ve zarar veren bir durumda olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
