-
1 eskiden
-
2 eskiden
eskiden früher, damals;eskiden beri seit jeher -
3 eskiden
-
4 eskiden
ра́ньше, пре́жде, в пре́жние времена́ -
5 eskiden
борыннан; искедән -
6 eskiden
adj. onetime--------adv. in old times, in times of old, of old, before now, once, beforetime, sometime, formerly, anciently, erstwhile, lang syne, in days of yore, of yore* * *formerly -
7 eskiden
давно́, в ста́рые времена́, в старину́; пре́жде -
8 eskiden
ИПЭМ, ЯПЭМ, ПАСЭМ, (Абз. ПАСЭ) -
9 eskiden
апэм, нахьыпэм, мыжъын -
10 eskiden
formerly, once, in the old days, in the past -
11 eskiden
formerly, in the old days, in the past. - beri since time immemorial, all along, for a long time past. - kalma long-standing. -
12 eskiden
əvvəllər, keçmişdə -
13 eskiden beri
күптәннән -
14 eskiden beri
adv. time out of mind* * *time out of mind -
15 eskiden giyilen erkek yeleği
n. doublet -
16 eskiden kalma
adv. of old -
17 eskiden kalmak
v. date -
18 eskiden sömürge olan eyaletlerle ilgili
adj. colonialTurkish-English dictionary > eskiden sömürge olan eyaletlerle ilgili
-
19 eskiden ölülerin gömüldüğü kilise mahzeni
n. cryptTurkish-English dictionary > eskiden ölülerin gömüldüğü kilise mahzeni
-
20 eskiden beri
ji mêj ve
См. также в других словарях:
eskiden — zf. Geçmiş zamanlarda, geçmiş çağlarda, geçmişte, mukaddema Maşallah... Seni eskiden tanıyora benziyor. M. Yesari … Çağatay Osmanlı Sözlük
eveli — eskiden … Beypazari ağzindan sözcükler
ezeli — eskiden … Beypazari ağzindan sözcükler
sürüp gitmek — eskiden olduğu gibi, eskiden nasılsa gene öyle olmak, öyle devam etmek Fakat bereket ki bu nevi duygular ancak masal ve romanlarda sürüp gider. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
eskisi kadar (veya gibi) — eskiden olduğu gibi, eskiden olduğu biçimde Doğal güzellikler artık eskisi gibi turist çekmiyor. N. Cumalı … Çağatay Osmanlı Sözlük
HEYAMOLA — Eskiden ramazanlarda para toplamak gayesiyle mahalle çocukları tarafından teşkil edilen bir nevi dilenci alaylarında söylenen bir tâbirdir. * Eskiden gemiciler gemi demirini çekerken veyahut bir amele inşaatta ağır bir şey kaldırırken yahut da… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ALAYBOZAN — Eskiden kullanılmış olan bir çeşit fitilli tüfek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
AMİN ALAYI — Eskiden çocukların ilk okula başladığı gün yapılan merasim … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ATEŞ-İ RUMÎ — Eskiden kullanılan bir silâh çeşitidir. Kara ve deniz muharebelerinde yangın çıkartmak için kullanılırdı … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
AZAME — Eskiden, büyük görünmesi için kadınların bağladıkları arkalık … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
BAZİRGÂN — Eskiden Musevi tüccarlar hakkında kullanılan bir tabirdi … Yeni Lügat Türkçe Sözlük