-
41 divorce one's wife
v. karısından boşanmak -
42 obtain a divorce
v. boşanmak -
43 be loosed
v. boşanmak -
44 dissolve in tears
v. gözünden yaşlar boşanmak -
45 divorce one's husband
v. kocasından boşanmak -
46 divorce one's wife
v. karısından boşanmak -
47 obtain a divorce
v. boşanmak -
48 losbrechen
losbrechen <unreg, -ge->1. v/t <h> koparmak, kırıp ayırmak2. v/i <sn> Sturm çıkmak; Gelächter boşanmak -
49 scheiden
scheiden <schied, geschieden>sich scheiden lassen ( von -den) boşanmak2. v/i <sn>: scheiden aus Amt -den çekilmek, -den ayrılmak;hier scheiden sich die Geister bu konuda düşünceler/görüşler ayrılıyor -
50 alın
alın teriyle im Schweiße des Angesichts;alın yazısı Los n, Schicksal n;alnı açık (yüzü ak) untadelig;-in alnından ter boşanmak sich halb totarbeiten;alnını karışlarım! ich werde es dir schon zeigen! -
51 ter
ter Schweiß m;ter boşanmak v/unp anfangen zu schwitzen;tere batmak schweißgebadet sein;alnının teriyle im Schweiße seines Angesichts;ter gözü Schweißtropfen m;ter ter tepinmek fig seinen Dickkopf durchsetzen, hartnäckig darauf bestehen -
52 yağmur
yağmur Regen m; fig Hagel m;yağmur boşanmak in Strömen regnen, gießen;yağmur duası Gebet n um Regen;yağmur suyu Regenwasser n;yağmur yemek nass ( oder durchnässt) werden;yağmurdan kaçarken, doluya tutulmak fig vom Regen in die Traufe kommen -
53 аерылышу
ayrılmak (boşanmak) -
54 boşanma
boşanma davası — бракоразво́дный проце́сс
-
55 ter
пот; испа́ринаter alıştırmak — а) дать пообсо́хнуть по́ту; б) перен. передохну́ть
ter boşanmak — ли́ть[ся] — о по́те
ter dökmek — а) си́льно вспоте́ть, пропоте́ть; облива́ться (покрыва́ться) по́том; б) перен. стара́ться
ter gözü — ка́пля по́та
ter içinde kalmak — а) си́льно поте́ть, облива́ться по́том; б) (тж. kan tere batmak, kan ter içinde kalmak) перен. запа́риться, си́льно уста́ть; ума́яться разг.
tere yatmak — пропоте́ть (от горячего питья или под тёплым одеялом)
şoğuk ter — холо́дный пот
◊
ter kebesi — тёплая во́йлочная попо́на для ло́шади◊
terini soğutmak — осты́ть (осты́нуть, охлади́ться) в тени́◊
alın teriyle — в по́те лица́; че́стным трудо́м -
56 yağmur
1) дождьyağmur başlamak — начина́ться - о дожде́
yağmur borusu — водосто́чная труба́
yağmur boşanmak — лить как из ведра́ - о дожде́
yağmur bulutu — дождева́я ту́ча
yağmur çamur demeden — не обраща́я внима́ния на дождь и сля́коть
2) перен. оби́лие, ма́сса (чего-л.)itiraz yağmuru — у́йма возраже́ний
iltifat yağmuru — масса́ приве́тствий
kurşun yağmuru altında — под гра́дом пуль
taş yağmuru — град камне́й
◊
yağmurdan kaçarken, doluya tutuldu —◊
yağmurdan kaçıp doluya tutulmak — погов. убега́я от дождя́, попа́л под град -
57 ayrilmak
1) (bir çatı aaltında yaşayanlar ayrilmak) ЗЭХЭКIЫН2) (biri diğerinin yanından/ bitişiğinden ayrilmak) бгъодэкIын/ бгъэдэкIын3) (boşanmak) ЗЭПЫКIЫН4) (her biri diğerinden ayrilmak, dağılmak) зэбгырыкIын/ зэбгрыкIын8) (ikiyeayrilmak; iki parçaya ayrilmak) зэгозын/ зэгуэзын -
58 διαζύγιο
eşinden boşanmak, ayrılmak -
59 ცოლის გაშვება
f.boşanmak -
60 boşanma
См. также в других словарях:
boşanmak — den 1) Karı ve koca mahkeme kararı ile birbirinden ayrılmak Ne oldu da kocasından boşandı, sen anladın mı? M. Ş. Esendal 2) Hayvan, başlığından, koşum takımından veya bağından kurtulmak 3) nsz Birdenbire ve bol bol akmak Bir zamandır kendimi… … Çağatay Osmanlı Sözlük
boşanmak — (kadın) boşamak, bağı çözülmek, II, 142 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
BOŞANMAK — t. Eşi ile olan nikâh bağını bozmak. Eşinden ayrılmak. (Medeni kanun, boşama yetkisini mahkemeye bırakmıştır. İslâm dini evlenmeyi Allah ın emirleri dahilinde karşılıklı rızaya bağlı hür bir sözleşme olarak gördüğünden kadınla erkek boşanma… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
boşanmak-boşamak — ayrılmak, bağlı bir hayvanın bağını kopararak yerinden uzaklaşması … Beypazari ağzindan sözcükler
yağmur boşanmak — birdenbire çok yağmur yağmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
zembereği boşalmak (veya boşanmak) — 1) zembereği kurulmaz duruma gelmek 2) mec. kendini tutamayarak uzun uzun ve sesli gülmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
ter boşanmak — sıkıntıdan birdenbire çok terlemek Elleri ayakları buz kesildi, soğuk bir ter boşandı bütün vücudundan. Ç. Altan … Çağatay Osmanlı Sözlük
sinirleri boşanmak — sinirlenip kendini tutamayarak gülmek, ağlamak veya bağırmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
SAMANYOLU TV — Création 13 janvier 1993 Slogan « Türkiye nin kanalı » Langue Turc Pays d origine Turquie Statut Chaîne de droit privé … Wikipédia en Français
Samanyolu TV — Création 13 janvier 1993 Slogan Türkiye nin kanalı Langue Turc Pays … Wikipédia en Français
ayrılmak — e 1) Ayırma işine konu olmak Geçen hafta, Akşehir de Nasrettin Hoca törenine ayrılmıştı. F. R. Atay 2) den Bir yerden, bir kimseden, bir şeyden uzaklaşmak ... rahat bir tavırla yanındaki adamdan ayrıldı. Y. K. Karaosmanoğlu 3) den Boşanmak Artık… … Çağatay Osmanlı Sözlük