-
41 Ding
Ding <-(e) s, -e> [dıŋ] ntaller guten \Dinge sind drei ( prov) Allah'ın hakkı üçtür;ein \Ding der Unmöglichkeit imkânsız bir şey;vor allen \Dingen her şeyden önce2) ( Angelegenheit) iş;guter \Dinge sein ( geh) keyfi yerinde olmak;das geht nicht mit rechten \Dingen zu bu işte bir sakatlık var;das ist ein \Ding der Unmöglichkeit (bu) olacak (bir) iş değil, bu imkânsız bir şey;so wie die \Dinge liegen... işler öyle ki...ein junges \Ding genç bir şey -
42 drei
-
43 glauben
glauben ['glaʊbən]I vt1) ( meinen) sanmak;ich glaube nicht, dass das geht bunun olabileceğini sanmıyorum [o sanmam], olabileceğine inanmıyorum;sie glaubte ihn in Schwierigkeiten ( geh) onun sıkıntıda olduğunu sanıyordu;einer musste daran \glauben ( fam) kabak birinin başın(d) a patlamak, kabak birinin başına patlaması gerekiyordu2) ( für wahr halten) inanmak;das glaubst du doch selber nicht sen de buna inanmıyorsun ki;es ist nicht zu \glauben! inanılacak şey değil!;ich glaube dir sana inanıyorum;ob du es glaubst oder nicht, ich habe gewonnen ister inan ister inanma, ben kazandımII vi a. rel inanmak (an -e);ich glaube an Gott Tanrı'ya [o Allah'a] inanıyorum -
44 glücklicherweise
glücklicherweise ['---'--] adviyi ki, bereket, Allah'tan -
45 Gnade
Gnade <-n> ['gna:də] f2) ( Barmherzigkeit) merhamet;für jdn um \Gnade bitten biri için aman dilemek;\Gnade vor Recht ergehen lassen adalete merhamet katmak;von Gottes \Gnaden Allah'ın inayetiyle3) ( Strafnachlass) af -
46 gottlob
-
47 herrje
-
48 Himmel
Himmel <-s, -> ['hıməl] mam \Himmel gökyüzünde, havada;im \Himmel cennette;der Opa ist im \Himmel ( Kindersprache) dede cennette;in den \Himmel kommen cennetlik olmak;\Himmel und Hölle ( Kinderspiel) seksek;\Himmel und Hölle in Bewegung setzen ( fam) yeri göğü yerinden oynatmak;aus heiterem \Himmel gökten zembille inercesine, gökten zembille inmiş gibi;jdn/etw in den \Himmel heben ( fam) bir kimseyi/şeyi göklere çıkarmak;unter freiem \Himmel açık havada;im siebten \Himmel sein ( fam) dünyayı pespembe görmek;dieses Unrecht schreit zum \Himmel bu haksızlığım diye bar bar bağırıyor, bu haksızlığın daniskasıdır;um \Himmels willen! aman tanrım!;dem \Himmel sei Dank! tanrıya şükürler olsun!;\Himmel, Arsch und Zwirn! ( vulg) Allah kahretsin! -
49 hüten
hüten ['hy:tən]das Bett \hüten yorgan döşek yatmak;das Haus \hüten evi beklemek;Gott hüte uns! Tanrı bizleri korusun!, Allah korusun!, hafazanallah!II vrsich \hüten ( sich vorsehen) sakınmak ( vor -den);hüte dich, das zu tun! bunu yapmaktan sakın!, sakın bunu yapma!;ich werde mich \hüten! ( fam) ( keineswegs) haşa! -
50 Kuckuck
-
51 o
-
52 oh
-
53 Ruhe
Ruhe ['ru:ə] fdie \Ruhe vor dem Sturm fırtınadan önce(ki) sessizlik2) ( Schweigen) susma;\Ruhe bitte! lütfen susun!3) ( Entspannung) dinlenme; (Bett\Ruhe) istirahat;sich zur \Ruhe setzen ( geh) emekliye ayrılmak;angenehme \Ruhe! iyi uykular!, Allah rahatlık versin!;sich zur \Ruhe begeben yatmaya gitmek;sich zur \Ruhe setzen emekliye ayrımak;jdn zur letzten \Ruhe betten ( geh) birini toprağa vermek4) (innere \Ruhe) huzur;jdn nicht zur \Ruhe kommen lassen ( fam) birini rahat bırakmamak, birine rahat vermemek;keine \Ruhe finden ( fam) rahat yüzü görmemek;keine \Ruhe geben ( fam) rahat vermemek;lass mich in \Ruhe! ( fam) beni rahat bırak!;in aller \Ruhe sakin sakin, rahat rahat, huzurla;sich durch nichts aus der \Ruhe bringen lassen hiç rahatını bozmamak;\Ruhe bewahren rahatını bozmamak;immer mit der \Ruhe! sakin ol(un) !;er hat die \Ruhe weg! ( fam) ne kadar rahat adam! -
54 Scheiße
Scheiße ['ʃaısə] f\Scheiße! Allah kahretsin!;\Scheiße bauen bok etmek;\Scheiße reden şaçma sapan konuşmak;in der \Scheiße sitzen boka batmış olmak, iş boka sarmak;das Buch ist s\Scheiße bu kitap boktan -
55 selig
1) ( glücklich) bahtiyar, mutlu, uğurluGott hab ihn \selig! Allah rahmet eylesin!;ihr \seliger Vater rahmetli pederi [o babası]; -
56 verhüten
verhüten*die Empfängnis \verhüten gebeliği önlemek;das verhüte Gott! Allah korusun! -
57 voll
voll [fɔl]I adjbrechend \voll tıklım tıklım dolu, tıka basa dolu;halb \voll yarısına kadar dolu;mit \vollem Mund ağzı (yemek) dolu;aus \vollem Hals avazı çıktığı kadar;ich bin \voll ( bis oben hin) ( fam) tıka basa doydum;einen Teller \voll essen bir tabak dolusu (yemek) yemek;aus dem V\vollen schöpfen hazırdan yemek;im V\vollen leben bolluk içinde yaşamak2) ( erfüllt) dolu;\voll(er) Freude sevinç dolu, sevinç içinde4) ( rundlich) tombul5) ( Stimme) tok;\volles Haar haben saçı gür olmak6) ( vollständig) tam, tüm, bütün;eine \volle Stunde warten tam bir saat beklemek;in \voller Größe tam boy;das \volle Ausmaß der Katastrophe afetin tam boyutları;in \voller Fahrt tam gaz giderek;die \volle Verantwortung tragen bütün sorumluluğu taşımak;in \vollem Ernst tam bir ciddiyetle;\volle Kanne (sl) Allah ne verdiyse;in \voller Schönheit (a. iron) bütün güzelliğiyle;der \volle Kaufpreis satış fiyatının tamamı;jdn nicht für \voll nehmen birini ciddiye almamakII adv\voll bezahlen tamamen ödemek;\voll und ganz baştan başa, tamamen;den Mund \voll nehmen bol keseden atmak;2) ( mit aller Wucht) bütün ağırlıyla3) (sl) ( total) komple -
58 wappnen
wappnen ['vapnən]vrsich \wappnen ( geh)sich gegen etw \wappnen bir şeye karşı hazırlıklı olmak;Gott möge ihn mit Kraft/Geduld ( für das Amt) \wappnen Allah ona (görevi için) kuvvet/sabır versin -
59 Gott
m.Allahm.ilâhm.Tanrı -
60 um
-e doğruAllah aşkına! [um Gottes willen!]etrafınaetrafındasaat onda [um zehn Uhr]sularında
См. также в других словарях:
Allah — Allāh Kalligraphie in der Eski Cami (Moschee), Edirne Allah (arabisch الله , DMG Allāh, ʔalˤːɑːh … Deutsch Wikipedia
Allâh — Allah Religion religions abrahamiques … Wikipédia en Français
ALLAH — ALL H Nom désignant en islam le Dieu unique et créateur qui a révélé son existence et ses commandements, ses promesses et ses menaces, depuis Adam jusqu’à Mu ムammad. Ce nom, connu avant la mission du Prophète, a pu désigner en Arabie le Dieu… … Encyclopédie Universelle
Allah — • The name of God in Arabic Catholic Encyclopedia. Kevin Knight. 2006. Allah Allah † Catholic … Catholic encyclopedia
Allāh — (arab. für al ilah). der Gott, dann überhaupt Gott. Theils in Gebeten, theils in Ausrufungen der Orientalen kommt A. häufig mit einem od. mehreren der 99 Epitheta Gottes in Verbindung vor. Allah Agbar (Allah Ekber), Gott ist groß, mächtig, Ausruf … Pierer's Universal-Lexikon
Allah — Allah. Zusammengesetzt ist dieses Wort aus »Al« und »Elah.« Es ist im Arabischen der Name Gottes und das Wort bezeichnet den »Verehrten und zu Verehrenden.« Muhamed legt dem Allah fast alle diejenigen Eigenschaften bei, welche die Bibel dem… … Damen Conversations Lexikon
ALLAH — Arabica, Deum notans, Turcis frequenti in usu. Charta Alboacem Regis Mauri Conimbricensis A. C. 734. apud Sandovallium in Rege Pavila, Si Christianus fuerit, (iverit) ad mesquidam vel dixierit male de Allah vel Mahamet, fiat Maurus, vel matent… … Hofmann J. Lexicon universale
Allah — [al′ə, ä′lə, ä′lä΄, ä lä′] n. [Ar Allāh < al, the + ilāh, god, akin to Heb eloah, God] Islam God … English World dictionary
Allah — Al lah, n. [ contr. fr. the article al the + ilah God.] The name of the Supreme Being, in use among the Arabs and the Mohammedans generally. [1913 Webster] … The Collaborative International Dictionary of English
Allah — (arab.), Gott, im Koran Name des höchsten Wesens, zu dessen Verehrung Mohammed die Gläubigen verpflichtete, zusammengezogen aus dem arabischen Artikel al und ilâh, Gottheit, verwandt mit dem Êl und Eloah der Hebräer. Der Name A. ist in alle… … Meyers Großes Konversations-Lexikon
Allah — (aus al und ilâh), arab. Name Gottes … Kleines Konversations-Lexikon