-
1 yasa
yasa Gesetz n;ceza yasası Strafgesetz n;doğa yasası Naturgesetz n;yasa çıkarmak ein Gesetz erlassen;yasa koyucu Gesetzgeber m;yasa tasarısı Gesetzesentwurf m -
2 yaşa
yaşa (yaşasın), yaşa varol int hoch (soll er leben)!, ein Hoch darauf!; es lebe …!;çok yaşa! zum Niesenden Gesundheit! -
3 yasa
-
4 yaşa
-
5 yasa boşluğu
jur Gesetzeslücke f -
6 yasa dışı
-
7 yasa koyucu
Gesetzgeber m -
8 yasa önerisi
-
9 federal yasa
Bundesgesetz nt -
10 arambi > yasa arambi
Augen macheu (6). -
11 yaşasın
yaşa (yaşasın), yaşa varol int hoch (soll er leben)!, ein Hoch darauf!; es lebe …!;çok yaşa! zum Niesenden Gesundheit! -
12 piyasa
pi'yasa ÖKON Markt m; Marktpreis m, Kurs m; Marktplatz m; Korso m, Bummel m; Flanieren n;piyasa ekonomisi Marktwirtschaft f;piyasa etmek spazieren gehen, fam bummeln;piyasaya düşmek auf den Markt kommen; Frau herunterkommen;piyasaya sürmek auf den Markt bringen -
13 bürünmek
vi1) sich einhüllen (-e in)yasa \bürünmek die Trauer anlegendağlar sise bürünmüş die Berge sind in Nebel gehüllt2) schlüpfen (-e in)başkasının derisine \bürünmek in die Haut eines anderen schlüpfenkahraman rolüne \bürünmek in die Rolle eines Helden schlüpfen -
14 çıkarmak
vtcebinden bir mendil çıkardı er nahm aus der Tasche ein Taschentuch heraus, er holte aus der Tasche ein Taschentuchbunun nereden geldiğini çıkaramadım ich habe nicht herausbekommen können, woher das kommtdoğru saydın mı? ben 15 çıkarıyorum hast du richtig gezählt? ich komme nur auf 153) ( diş) bekommen4) ( yasa) erlassen5) ( artırmak) erhöhenbir şeyi yüz katına \çıkarmak etw um das Hundertfache erhöhen9) ( sindirim yolundan dışarı atmak) ausscheidenayakkabılarını çıkardı er zog seine Schuhe aus12) ( sonunu getirmek) abschließen, zu Ende führensağ/sol \çıkarmak seine Rechte/Linke einsetzen15) birine dil \çıkarmak jdm die Zunge herausstrecken16) bir şeyi aklından [o kafasından] \çıkarmak sich etw aus dem Kopf schlagen -
15 çok
1) viel(e)\çok parası var er hat viel Geld2) (-den \çok) mehrgereğinden \çok mehr als nötig [o erforderlich]3) (\çok kültürlü) multi-II adv1) vielbu, nispeten \çok das ist vergleichsweise vielo, benden \çok daha iyi er ist viel besser als ich2) sehrbu \çok güzel das ist sehr schönyeni işinde \çok güçlük çekiyor er hat große Schwierigkeiten bei seiner neuen Arbeit3) großbir şeye \çok değer vermek großen Wert auf etw legen\çok moda olmak groß in Mode sein4) \çok yaşa! Gesundheit!5) lange\çok sürmez es dauert nicht lange -
16 değiştirmek
vtyasa \değiştirmek ein Gesetz abändernrotayı \değiştirmek den Kurs ändern [o wechseln]üstünü \değiştirmek sich umziehen3) tauschen; ( geri verip yerine başkasını almak) umtauschen -
17 gayrikanunî
( yasa dışı) ungesetzlich -
18 hüküm
1) Urteil ntbirine \hüküm giydirmek jdn aburteilen\hüküm yemek verurteilt werdenuygulanabilir bir \hüküm eine anwendbare Vorschrift -
19 kanun
-
20 koyma
- 1
- 2
См. также в других словарях:
Yasa — was a bhikkhu during the time of Gautama Buddha. He was the sixth bhikkhu in the Buddha’s sangha and was the sixth to achieve arahanthood. Yasa lived in the 6th century BCE in what is now Uttar Pradesh and Bihar in northern India.Yasa was raised… … Wikipedia
Yasa'ur — (d. 1320) was a Chagatai prince who launched a revolt against the Ilkhan Abu Sa id. He was the son of Chübei, and a great great grandson of Chagatai Khan.Yasa ur had originally resided within the Chagatai ulus . In 1314 he participated in a… … Wikipedia
Yasa — Gesprochen in Kamerun, Äquatorialguinea, Gabun Sprecher 2400 Linguistische Klassifikation Niger Kongo Sprachen Benue Kongo Sprachen Bantoide Sprachen Bantusp … Deutsch Wikipedia
yasa — is. 1) Olayların gidişinde olağan dışına yer vermeyen, değişmezlik ve mecburiyet gösteren kural Doğa yasaları. 2) huk. Devletin yasama organları tarafından konulan ve uyulması gereken kurallar bütünü, kanun Ceza yasası. 3) Bilimde çok sayıda… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yaşa — ünl. Hoşnutluk, sevinç vb. duyguları anlatmak için söylenen bir söz, yaşasın Ey vatan, ey mübarek vatan, bin yaşa! T. Fikret … Çağatay Osmanlı Sözlük
yasa — is. <türkcə> Qanun. Ana yasa (konstitusiya) … Azərbaycan dilinin izahlı lüğəti
yasa koyucu — yasa yapma veya koyma yetkisi olan, kanun koyucu, vazııkanun … Hukuk Sözlüğü
yasa dışı — sf., huk. Yasalara, yasa kurallarına uymayan, kanun dışı, gayrikanuni, illegal Sakın ha, yasa dışı işlere kalkışıp da bunca temiz gökdelene gölge düşürme. T. Yücel … Çağatay Osmanlı Sözlük
yasa teklifi — is., huk. Meclis üyelerinin meclise sunmak üzere hazırladıkları kanun örneği, yasa önerisi, yasa önerisi, kanun teklifi … Çağatay Osmanlı Sözlük
yasa teklifi — meclis üyelerinin meclise sunmak üzere hazırladıkları kanun örneği, yasa önerisi, yasa önerisi, kanun teklifi … Hukuk Sözlüğü
yasa koyucu — sf., huk. Yasa yapma veya koyma yetkisi olan, kanun koyucu, vazııkanun … Çağatay Osmanlı Sözlük