-
1 tanık
-
2 tanık
-
3 getirmek
getirmek (mit)bringen (-i, -den, -e etwas A aus, von D, D oder nach D, in A); Ausbildung zum Abschluss bringen; Beispiel anführen; z.B. Frühling (noch) erleben; Gewinn bringen, abwerfen; Gruß ausrichten; Krise hervorrufen; Schaden verursachen;alışkanlık getirmek zur Gewohnheit werden;-i bakanlığa getirmek zum Minister ernennen;… haline getirmek machen (zu D, z.B. zur Wüste);-i sıvı haline getirmek verflüssigen;-i sonuna getirmek zu Ende führen (A);-i yerine getirmek Bedingung, Pflicht erfüllen -
4 yalancı
yalancı Lügner m, -in f; lügnerisch, verlogen; Pseudo-; nachgemacht; verstellt, vorgetäuscht;-i yalancı çıkarmak jemanden als Lügner hinstellen; jemanden der Lüge bezichtigen;yalancı pehlivan Blender m, Gernegroß m;yalancı tanık falsche(r) Zeuge;ben Ali’nin yalancısıyım ich erzähle nur weiter, was ich von Ali weiß -
5 bizzat
höchstpersönlich, selbstbir şeye \bizzat tanık olmak etw selbst miterlebenbirini \bizzat tanımak jdn persönlich kennen -
6 dinlemek
vt1) hörenakşamları bir saat klasik müzik dinler abends hört er eine Stunde klassische Musik2) hören (auf)beni dinleseydin wenn du auf mich gehört hättest3) zuhörenbirini dikkatle/gizlice \dinlemek jdm aufmerksam/heimlich zuhören5) ( telesekreteri) abhören7) kafa \dinlemek abschalten, sich entspannen -
7 şahit
-
8 vallahi
vallahi s\vallahi! bei Gott!; ( Tanrı'yı tanık tutarım) Gott ist mein Zeuge!\vallahi billahi! (ich schwöre) bei Gott!\vallahi bunu nasıl yaptığımı bilmiyorum weiß Gott, wie ich das gemacht habe
См. также в других словарях:
tanık — is., ğı 1) Gördüğünü ve bildiğini anlatan, bilgi veren kimse, şahit Aksini söyleyen bir tanık da çıkmamıştı. T. Buğra 2) huk. Duruşmada bilgisine, görgüsüne başvurulan kimse, şahit Birleşik Sözler tanık tepe yalancı tanık görgü tanığı Atasözü,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
Tanik Hotel — (Измир,Турция) Категория отеля: 3 звездочный отель Адрес: 1364 Sokak No:13 Cankaya, Konak, 3 … Каталог отелей
Tanik Condos — (Акумаль,Мексика) Категория отеля: Адрес: Half Moon Bay, North Akumal, 77780 Акумаль … Каталог отелей
tanık — duruşmada veya koğuşturmada bilgisine, görgüsüne başvurulan kimse, şahit … Hukuk Sözlüğü
tanık tepe — is., coğ. Yatay veya bir yana eğimli katmanlardan oluşan bir yaylada, akarsu aşındırmasından az çok kurtulabilen ve aşınmadan önceki yüzeyin bir parçası olan tepecik … Çağatay Osmanlı Sözlük
tanık olmak — bir olayı görmek ve duymak, şahit olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
Sinan Cem Tanık — Fiche d’identité Nom complet Sinan Cem … Wikipédia en Français
Sinan Cem Tanık — volleyball player infobox fullname=Sinan Cem Tanik dateofbirth=Birth date and age|1980|6|19|mf=y height=200 cm spike=341 cm block=328 cm team=Galatasaray (2008 ?) nationalteam=Turkey Sinan Cem Tanık (born June 19, 1980) is a Turkish volleyball… … Wikipedia
yalancı tanık — is., ğı Bilgisine başvurulduğunda doğruyu söylemeyen kişi … Çağatay Osmanlı Sözlük
şahit — tanık … Hukuk Sözlüğü
şahit olmak — tanık olmak Neler yapabileceğine, kasabayı, memurları iki parmağı üstünde oynattığına çok şahit olmuşlardı. Y. Kemal … Çağatay Osmanlı Sözlük