Перевод: с русского на турецкий

с турецкого на русский

sarsmak

См. также в других словарях:

  • sarsmak — i, ar 1) Birdenbire ve güçle kımıldatmak, sallamak, oynatmak, titretmek Kalkın bakalım, diye çocukların karyolalarını sarsıyorlardı. Ç. Altan 2) mec. Zarar verecek yolda etkilemek, aksatmak Çok sevdiği annesinin ölümü onu çok sarsmıştı. S. F.… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • silkelemek — i 1) Üstündeki şeyleri düşürmek, kaydırmak için bir şeyi üst üste, birden silkmek 2) Kuvvetle sarsmak Birini yakasından tutup silkelemek. 3) mec. Dövmek 4) mec. Sarsmak, etkilemek 5) mec. Yük olan, yük sayılan birinin geçim ve sorumluluğunu… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • silkmek — i, er 1) Üstündeki şeyleri düşürmek veya temizlemek için bir şeyi kuvvetle sallamak, sarsmak Eline geçen her şeyi silkip akrepler varmış gibi bakıyor. H. R. Gürpınar 2) Ani bir hareketle sarsmak Sağ elini silkerek yana doğru eğildi. P. Safa… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ırgalamak — i 1) Yerinden oynatıp sallamak, sarsmak 2) tkz. İlgilendirmek Çirkin ya da güzel oluşum çoktandır ırgalamıyordu beni. A. Erhat …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • örselemek — i 1) Yıpratmak, eskitmek, hırpalamak, zedelemek Rüzgâr çiçekleri örseledi. 2) mec. Gücünü azaltmak, canlılığını gidermek, sarsmak Naciye Hanım, kalkık kaşlarıyla başını sallayarak meclisin sükûtunu örseledi. P. Safa …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sallamak — i 1) Düzenli bir biçimde ve hep aynı doğrultuda hareket ettirmek Sen yine anahtarını çıkar, salla, eğlendir. H. E. Adıvar 2) Uydurmak, kafadan atmak 3) Sarsmak 4) mec. Beklenmedik bir başarı kazanmak Seçimlerde Ankara yı salladı. 5) mec. Zor… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sarsalamak — i Sarsmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sarsma — is. Sarsmak işi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • maneviyatını kırmak — moral gücünü sarsmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • umutsuzluğa düşürmek — umut vermemek, güvenini sarsmak, olumsuzluğa sürüklemek Yoksa gönlümüzü kırmaktan, bizi umutsuzluğa düşürmekten bir şey kazanılmaz. S. F. Abasıyanık …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • halel vermek — bozmak, sarsmak Yeni mahalleler ayrı yerlerde şehrin tarihî kıymetine halel vermemek üzere inşa olunmaktadır. F. R. Atay …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»