-
1 kendiliğinden
kendiliğinden spontan; automatisch; adv von selbst; Selbst-;kendiliğinden tutuşma Selbstzündung f;kendiliğinden üreme Urzeugung f -
2 kendiliğinden
von selbst, von allein; ( spontane) spontankapı \kendiliğinden kapanır die Tür schließt sich von selbst -
3 kendiliğinden
öz-özünə, özbaşına, öz arzusuyla; kendiliğinden anlaşılır – öz-özünə aydındırözbaşına, öz-özünə -
4 kendiliğinden
сам по себе́, сам собо́ю -
5 kendiliğinden
adv. automatically, spontaneously, per se, of one's own accord--------pron. of oneself* * *spontaneous -
6 kendiliğinden
ji ber xwe -
7 kendiliğinden
ежь-ежьырэу, езыр-езыру -
8 kendiliğinden
αβίαστος, αυθόρμητος -
9 kendiliğinden
"of one's own accord; automatically; by oneself" -
10 kendiliğinden
1. of one´s own accord. 2. automatically, spontaneously. 3. by oneself. - türeme/üreme biol. parthenogenesis. -
11 kendiliğinden açılmak
kendiliğinden açılmak (kapı vb.)v. swing open -
12 kendiliğinden kurulan
kendiliğinden kurulan (saat)adj. self-winding -
13 kendiliğinden mayalanan
kendiliğinden mayalanan (un)adj. self raising -
14 kendiliğinden akan
free flowing -
15 kendiliğinden ateşleme
n. spontaneous ignition* * *auto ignition -
16 kendiliğinden doğma
abiogenesis -
17 kendiliğinden iyonlaşma
autoionization -
18 kendiliğinden olma
n. spontaneousness, spontaneity* * *spontaneity -
19 kendiliğinden oluşan
autogenous -
20 kendiliğinden üreme
parthenogenesis
См. также в других словарях:
kendiliğinden — zf. 1) Başka şeylerin etkisi olmaksızın, kendi kendine, bizatihi ... birkaç dakika masa başında beklese kendiliğinden bir şeyler yazmaya başlarmış. A. H. Tanpınar 2) sf., bit. b. İnsan eliyle ekilmeden yetişen, hudayinabit 3) sf., fiz. İradesiz… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kendiliğinden üreme — is., fizy. Her türlü bilimsel üreme olayının dışında, yoktan var olmayı anlatan bilim dışı kuram … Çağatay Osmanlı Sözlük
gelene git denilmez — kendiliğinden gelen bir konuk geri çevrilmez anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
gönlünden kopmak — kendiliğinden vermek ... herkesin gönlünden kopanla geçinirmiş. Ö. Seyfettin … Çağatay Osmanlı Sözlük
ESASEN — Kendiliğinden, aslından, temelinden … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
FAYİH — Kendiliğinden dağılan güzel koku … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TAV'Î — Kendiliğinden. İçinden … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ihkak-ı hak — kendiliğinden hak alma … Hukuk Sözlüğü
Deep state — The Deep state (Turkish: derin devlet) is alleged to be a group of influential anti democratic coalitions within the Turkish political system, composed of high level elements within the intelligence services (domestic and foreign), Turkish… … Wikipedia
akdiken — is., bit. b. Hünnapgillerden, kırlarda kendiliğinden yetişen, hekimlikte ve boyacılıkta kullanılan, sert odunlu bir ağaç, gövem eriği, geyik dikeni, alıç (Crataegus monogyna) Birleşik Sözler yabani akdiken … Çağatay Osmanlı Sözlük
alaza — is., hlk. Dökülen tohumlarla ertesi yıl kendiliğinden çıkan tahıl, soğan vb … Çağatay Osmanlı Sözlük