Перевод: с турецкого на немецкий

с немецкого на турецкий

karşı

  • 61 gösteri

    1) Darbietung f; ( şov) Show f
    akrobatik bir \gösteri eine akrobatische Darbietung
    2) pol ( nümayiş) Demo f, Demonstration f, Kundgebung f
    bir şey için \gösteri yapmak für etw demonstrieren
    bir şeye karşı \gösteri yapmak gegen etw demonstrieren
    3) (film \gösterisi) Vorführung f; (ilk \gösteri) Aufführung f

    Sözlük Türkçe-Almanca kompakt > gösteri

  • 62 gösteri yürüyüşü

    Demo f, Demonstration f, Kundgebung f
    bir şey için \gösteri yürüyüşü eine Demo(nstration) für etw
    bir şeye karşı \gösteri yürüyüşü eine Demo(nstration) gegen etw

    Sözlük Türkçe-Almanca kompakt > gösteri yürüyüşü

  • 63 hareket

    1) Bewegung f, Fortbewegung f
    \hareket etmek sich bewegen, sich fortbewegen
    bir şeyi \hareket ettirmek etw bewegen, etw fortbewegen
    bir şeyi \harekete geçirmek [o getirmek] ( kımıldatmak) etw in Bewegung [o Gang] setzen, etw aktivieren; ( canlandırmak) etw in Schwung bringen
    \harekete geçmek sich in Bewegung setzen
    2) ( davranış) Benehmen nt, Verhalten nt
    \hareket etmek handeln
    3) Verfahren nt
    \hareket etmek verfahren
    bir şeye karşı \harekete geçmek gegen etw vorgehen
    4) ( yola çıkma) Abreise f, Abfahrt f
    \hareket etmek abfahren
    \hareketimiz iki gün ertelendi unsere Abreise hat sich um zwei Tage verschoben, unsere Abreise verschiebt sich um zwei Tage
    5) eisenb Abfahrt f
    6) pol Bewegung f; ( akım) Strömung f
    7) ( deprem) Beben nt
    8) phys ( devinim) Bewegung f

    Sözlük Türkçe-Almanca kompakt > hareket

  • 64 her

    1) jede(r, s)
    \her akşam/gün jeden Abend/Tag
    \her bakımdan in jeder Hinsicht [o Beziehung]
    \her insan jeder Mensch
    \her an gelebilir er kann jeden Moment kommen
    \her bahse girerim ich gehe jede Wette ein
    \her nasılsa irgendwie, wie auch immer
    \her nedense aus irgendeinem Grund
    \her ne kadar çok gayret ettiyse de... so sehr sie sich auch bemühte...
    \her ne kadar dostumsa da, ... wenn er auch mein Freund ist,...
    \her ne kadar hoşuma gitmese de, ... wenngleich es mir nicht gefällt,...
    \her ne kadar küçük olsalar da seien sie auch noch so klein
    \her ne kadar yağmur yağsa da sokağa çıkarım obwohl es regnet, gehe ich aus
    \her ne pahasına olursa olsun koste es, was es wolle, um jeden Preis
    2) \her şey yolunda giderse... wenn alles gut geht,...
    \her şeyden çok am allermeisten
    \her şeyden önce vor allen Dingen, zuallererst, vor allem
    \her şeyi var er hat alles
    3) \her tarafta/yanda überall
    \her taraftan/yandan von allen Seiten, allseitig
    \her yerde überall
    \her yerden überallher
    \her yere überallhin
    Türkiye'nin \her yerinde überall in der Türkei
    4) \her ihtimale karşı gegen alle Eventualitäten, für alle Fälle

    Sözlük Türkçe-Almanca kompakt > her

  • 65 ihtimal

    ihtimal <- li> [içtimãl]
    I s
    1) ( olasılık) Wahrscheinlichkeit f
    büyük bir \ihtimalle mit großer Wahrscheinlichkeit, höchstwahrscheinlich, aller Wahrscheinlichkeit nach
    en iyi \ihtimalle am ehesten
    2) ( olabilirlik) Eventualität f
    her \ihtimale karşı gegen alle Eventualitäten, für alle Fälle
    3) Aussicht f
    bir şeyin olması \ihtimali die Aussicht, dass etw geschieht
    II adv möglich; ( belki) vielleicht
    \ihtimal ki, ... es ist möglich, dass...
    bir şeye \ihtimal vermemek etw für unwahrscheinlich halten, etw nicht für möglich halten

    Sözlük Türkçe-Almanca kompakt > ihtimal

  • 66 karşısı

    Sözlük Türkçe-Almanca kompakt > karşısı

  • 67 kim

    wer
    \kim bilir wer weiß
    \kim bundan yana, \kim buna karşı? wer ist dafür und wer dagegen?
    \kim \kime dum duma als keiner sich um den anderen kümmerte; ( çok karışık bir durumda) in einem heillosen Durcheinander [o Wirrwarr]
    \kim olursa olsun egal wer
    \kim oluyor? was denkt er sich?
    biz \kim oluyoruz ki... wer sind wir schon, dass...

    Sözlük Türkçe-Almanca kompakt > kim

  • 68 komplo

    komplo s
    Komplott nt, Verschwörung f
    \komplo hazırlamak ein Komplott schmieden
    \komplo kurmak sich verschwören (- e karşı gegen)

    Sözlük Türkçe-Almanca kompakt > komplo

  • 69 kontratak

    kontratak <- ğı> s
    sport Konter m; ( karşı akın) Gegenangriff m

    Sözlük Türkçe-Almanca kompakt > kontratak

  • 70 korozyon

    Korrosion f
    bir şeyi \korozyona karşı korumak etw gegen Korrosion schützen

    Sözlük Türkçe-Almanca kompakt > korozyon

  • 71 korumak

    vt
    1) schützen (-den/-e karşı vor/gegen)
    2) beschützen, bewahren, behüten
    Allah korusun! Gott beschütze [o behüte] !
    3) ( savunmak) verteidigen
    mevzii \korumak die Stellung halten
    4) ( fig) ( gelenekleri) schützen, erhalten
    5) ( fig) ( karşılamak)
    masrafları \korumak die Kosten decken

    Sözlük Türkçe-Almanca kompakt > korumak

  • 72 korunmak

    vr sich schützen (-den/-e karşı vor/gegen)
    hastalıklardan \korunmak sich vor Krankheiten schützen

    Sözlük Türkçe-Almanca kompakt > korunmak

  • 73 muhalefet

    muhalefet [muha:--] s
    a. pol Opposition f
    \muhalefet etmek opponieren; ( karşı çıkmak) sich widersetzen
    \muhalefette olmak in der Opposition sein

    Sözlük Türkçe-Almanca kompakt > muhalefet

  • 74 mukavemet

    1) Ausdauer f; ( karşı koyma) Widerstand m
    \mukavemet göstermek Widerstand leisten
    2) phys ( direnç) Widerstand m

    Sözlük Türkçe-Almanca kompakt > mukavemet

  • 75 ne

    ne pron
    1. Name des 17. Buchstaben des türk. Alphabets
    Nigde'nin \ne'si N wie Nordpol
    2. 1) was
    \ne de olsa immerhin
    \ne derece wie
    \ne derse desin ganz gleich, was er sagt
    \ne oldu (ki) ? was ist (denn) passiert?
    \ne olursa olsun ( fam) egal was (passiert)
    \ne pahasına olursa olsun koste es, was es wolle, um jeden Preis
    \ne var? was gibt's?
    \ne var ki (je) doch; ( lakin) jedoch
    \ne var ne yok? — iyilik sağlık! ( fam) wie geht's, wie steht's? — danke, bestens!
    \ne yapmalı ki? was soll man denn machen?
    bundan bana \ne? was geht mich das an?
    bundan kolay \ne var ki! nichts leichter als das!
    sana \ne! was geht dich das an!
    2) was für
    \ne komik/paskal adam! was für ein komischer/ulkiger Mensch!
    3) wie
    \ne dereceye kadar inwiefern, inwieweit
    \ne güzel/yazık! wie schön/schade!
    \ne kadar haklısın wie sehr du Recht hast
    \ne kadar paran var? wie viel Geld hast du?
    adı \ne olursa olsun wie er auch heißen mag
    adın \ne? wie heißt du?
    bu Almancada/Türkçede \ne demek? wie heißt das auf Deutsch/Türkisch?
    4) weder
    \ne... \ne weder... noch
    \ne biri \ne öteki weder der eine noch der andere
    5) \ne gezer! ( fam) i wo!
    burada böyle şeyler \ne gezer ( bulunmaz) hier gibt es solche Sachen nicht
    \ne mümkün ( imkânsız) es ist unmöglich
    \ne olur, \ne olmaz ( her ihtimale karşı) für alle Fälle
    \ne olur( sun), bunu yapma! ich flehe dich an, tu [o mach] das nicht!
    \ne olursunuz, bunu yapmayın! ich flehe Sie an, tun [o machen] Sie das nicht!
    6) \ne kadar wie; ( kaç) wie viel
    bu \ne kadar ediyor? wie viel macht das?
    \ne kadar erken gelirsen... je eher du kommst,...
    \ne kadar erken olursa o kadar iyi olur je eher, desto besser
    7) \ne var, \ne yok alles, was es gibt
    \ne var, \ne yok? wie geht's, wie steht's?
    8) \nesi var \nesi yok alles, was er hat
    bunun \nesi güzel? was ist schön daran?
    onun \nesi oluyorsunuz? wie sind Sie mit ihm verwandt?

    Sözlük Türkçe-Almanca kompakt > ne

  • 76 saç dökülmesi

    ohne pl Haarausfall m
    \saç dökülmesine karşı bir ilaç ein Mittel gegen Haarausfall

    Sözlük Türkçe-Almanca kompakt > saç dökülmesi

  • 77 sav

    sav s
    2. 1) ( tez) These f; ( iddia) Behauptung f
    2) philos These f
    \sav ve karşı \sav These und Antithese
    3) atasözü Sprichwort nt

    Sözlük Türkçe-Almanca kompakt > sav

  • 78 takım

    takım s
    1) sport Mannschaft f
    karşı \takım die gegnerische Mannschaft
    2) ( kahve, çay \takımı) Service nt; (çatal bıçak \takımı) Besteck nt; (yemek odası \takımı) Einrichtung f; (koltuk \takımı) Garnitur f; (satranç \takımı) Spiel nt
    4) (alet \takımı) Satz m; (kromozom \takımı) Satz m
    5) aero (iniş \takımı) Gestell nt, Werk nt
    6) ( dikiş, yama \takımı) Zeug nt
    7) ( pej) (yama \takımı) Volk nt
    8) ( benzer, gibi) Sorte f
    9) ( trup) Truppe f; ( ekip) Team nt
    \takım halinde çalışmak im Team arbeiten
    10) (\takım giysi) Anzug m
    11) mus (boru \takımı) Register nt
    kırk boru \takımlı bir org eine Orgel mit vierzig Registern
    12) mil Zug m

    Sözlük Türkçe-Almanca kompakt > takım

  • 79 tavlamak

    vt
    1) ( gereken ısıyı sağlamak) hinreichend erhitzen; ( gereken nemi sağlamak) hinreichend befeuchten
    2) ( fam) ( karşı cinsin gönlünü çelmek) abschleppen, aufreißen
    3) ( fig) o ( fam) ( ümit vererek kandırmak) rumkriegen
    4) ( fam) ( dolandırmak)
    birini \tavlamak jdn anschmieren

    Sözlük Türkçe-Almanca kompakt > tavlamak

  • 80 tepki

    tepki s
    Reaktion f
    \tepki göstermek reagieren (- e karşı auf)

    Sözlük Türkçe-Almanca kompakt > tepki

См. также в других словарях:

  • karşı — is. 1) Bir şeyin, bir yerin, bir kimsenin, esas tutulan yüzünün ilerisi Karşımdaki kitap rafında eserlerim sırayla duruyor. H. E. Adıvar 2) Yol, deniz, ırmak vb.nin öbür kıyısı veya yanı Karşıki kıyıda yün denkleri çıkaran gemiye haykırdık,… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • karşı oy — is. 1) Kırmızı oy 2) Muhalefet etme, karşı gelme …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • karši — karšùs, karši̇̀ bdv. Kar̃šios móterys, kar̃šūs výrai …   Bendrinės lietuvių kalbos žodyno antraštynas

  • karsı — (Naxçıvan) üstüörtülü bazar. – Naxçıvanda da karsı var …   Azərbaycan dilinin dialektoloji lüğəti

  • karşı — hakan sarayı, köşk, I, 255, 423; II I, 374 karşı, zıt, I, 423bkz: karşu iki bey arasındaki uyu;mazlık I, 424 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • karşı karşıya — zf. Yüz yüze Karşı karşıya yere bağdaş kurduk. Halikarnas Balıkçısı Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller karşı karşıya gelmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • Karşı Kilise — Außenwand der Oberkirche Die Johanneskirche (auch St. Jean Kilisesi, türkisch Karşı Kilise) ist eine Höhlenkirche bei Gülşehir in Kappadokien in der türkischen Provinz Nevşehir. Die Johanneskirche ist, wie die meisten der kappadokischen Kirchen,… …   Deutsch Wikipedia

  • karşı akın — is., sp. Karşı takımın yaptığı bir akını durdurup hemen akına geçme işi, kontratak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • karşı düşürüm — is., tic. Ucuzluğa karşı yapılan ucuzluk …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • karşı görüş — is., fel., man. Bir teze veya iddiaya karşı yeni ve değişik önerme getirme …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • karşı çıkmak — 1) dışarıdan gelenleri karşılamaya gitmek Edirne nin üç şerefelisi de kandillerden kaftanı ile ona karşı çıkmış. R. E. Ünaydın 2) bir düşünceye katılmamak, cephe almak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»