Перевод: с русского на все языки

со всех языков на русский

hayranlık

  • 1 восхищение

    hayranlık
    * * *
    с

    прийти́ в восхище́ние — hayran kalmak

    быть в восхище́нии — hayran olmak

    Русско-турецкий словарь > восхищение

  • 2 восторг

    coşku,
    hayranlık
    * * *
    м
    coşku; hayranlık ( восхищение)

    встре́тить что-л. с восто́ргом — coşkuyla karşılamak

    э́то предложе́ние бы́ло встре́чено без восто́рга — bu öneri coşkuyla karşılanmadı

    быть в восто́рге от чего-л. — bir şeye hayran olmak, bayılmak

    смотре́ть на кого-что-л. с восто́ргом — hayran hayran bakmak

    Русско-турецкий словарь > восторг

  • 3 восторгать

    hayran bırakmak
    * * *
    hayran etmek / bırakmak

    восторгаться — hayranlık duymak, hayran olmak / kalmak, bayılmak

    я восторга́юсь его́ успе́хами — kazandığı başarılara hayranlık duyarım

    Русско-турецкий словарь > восторгать

  • 4 поклонение

    с

    поклоне́ние ду́ху пре́дков — ata ruhlarına tapma

    2) ( преклонение) hayranlık, derin saygı

    слепо́е поклоне́ние чему-л.bir şeye körükörüne hayranlık duyma

    Русско-турецкий словарь > поклонение

  • 5 восхищаться

    hayran olmak
    * * *
    несов.; сов. - восхити́ться
    hayranlık duymak, hayran olmak

    Русско-турецкий словарь > восхищаться

  • 6 восхищённый

    hayran
    * * *
    hayran, hayranlık dolu

    Русско-турецкий словарь > восхищённый

  • 7 вызывать

    çağırmak; derse kaldırmak; sevk etmek; neden olmak
    * * *
    несов.; сов. - вы́звать
    1) врз çağırmak; (derse) kaldırmak ( ученика)

    вызыва́ть кого-л. к доске́ — tahtaya kaldırmak

    вызыва́ть мили́цию — polis çağırmak

    вызыва́ть по телефо́ну — telefondan aramak

    вызыва́ть кого-л. на соревнова́ние — yarışmaya çağırmak / davet etmek

    вы́звать кого-л. (по)боро́ться — güreşe çağırmak

    2) ( побуждать) sevketmek, itmek

    вы́звать кого-л. на открове́нность — samimi konuşmaya sevketmek

    3) ( быть причиной) neden olmak; yol açmak, uğratmak (приводить к чему-л.), uyandırmak ( пробуждать), doğurmak ( порождать)

    вызыва́ть аппети́т — iştah açmak

    вызыва́ть аллерги́ю — alerji yapmak

    вызыва́ть головну́ю боль — baş ağrısı yapmak

    вызыва́ть восто́рг — hayranlık uyandırmak

    вызыва́ть насме́шки — alaylara yol açmak

    вызыва́ть интере́с — ilgi toplamak; ilgi uyandırmak

    вызыва́ть па́нику — panik yaratmak, paniğe kaptırmak

    вы́звать серьёзные после́дствия — ciddi sonuçlar doğurmak

    с тем, что́бы вы́звать вражду́ и не́нависть ме́жду... —... arasında kin ve adaveti tahrik etmek için

    вызыва́ть широ́кие о́тклики — geniş yankılar uyandırmak

    вызыва́ть разочарова́ние у кого-л. — birinde düş kırıklığı yaratmak, birini hayal kırıklığına uğratmak

    вызыва́ть беспоря́дки — ( спровоцировать) karışıklıklar çıkarmak; ( явиться причиной) karışıklıklara neden olmak / yol açmak

    вызыва́ть беспоко́йство у кого-л.birine huzursuzluk vermek

    вызыва́ть чу́вство благода́рности — şükran duygusu uyandırmak

    причи́на вызыва́ет сле́дствие — neden sonucu meydana getirir

    э́то утвержде́ние вызыва́ет лишь улы́бку — bu iddia sadece tebessüme değer

    факт, не вызыва́ющий сомне́ний — kuşku götürmez bir olay

    Русско-турецкий словарь > вызывать

  • 8 очарованный

    büyülü; hayranlık dolu

    Русско-турецкий словарь > очарованный

  • 9 преклонение

    с
    hayranlık, önünde eğilme

    слепо́е преклоне́ние перед кем-л.körü körüne hayranlığı

    Русско-турецкий словарь > преклонение

См. также в других словарях:

  • hayranlık — is., ğı 1) Hayran olma durumu 2) mec. Tutku, aşırı istek Gençliğin, hiç olmazsa gençliğin ruhundan bu mal, bu süs, bu lüks hayranlığını sökelim. P. Safa Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller hayranlık duymak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • hayranlık duymak — çok beğenmek, tutkuyla bağlanmak İnsan öğrenciyken bazı hocalarına büyük hayranlık duyar. H. Taner …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ARES — Hayranlık …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • harikalar yaratmak — hayranlık uyandıracak başarılar kazanmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • hayran etmek (veya bırakmak) — hayranlık duygusu uyandırmak, çok beğenilmek Mükemmel seciyeler, kafiyeler yapar, hafızamıza, nüktelerimize onları hayran ederdik. Ö. Seyfettin …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • akla (veya akıllara) durgunluk vermek — hayranlık uyandırmak Fatih Sultan Mehmet Han hazretlerinin akıllara durgunluk veren bir fetihle Osmanlı mülkü hâline getirdiği İstanbul dünyanın en güzel, en harikulade şehridir. B. Akyavaş …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • HEYAM — Hayranlık hâli. * Çok yumuşak kum …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • HÜVAM — Hayranlık hâli …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • harika — sf., Ar. ḫāriḳa 1) Yaradılışın ve imkânların üstünde nitelikleriyle insanda hayranlık uyandıran Türk tarihi harikalarla doludur. 2) mec. Çok büyük bir hayranlık uyandıran, eksiksiz, kusursuz, tam, mükemmel Harika fikir doğrusu, kim akıl ettiyse… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • amma — bağ., Ar. ammā 1) Ama 2) Yanına getirildiği kelimenin anlamına aşırılık katarak şaşma veya hayranlık anlatan bir söz Hatırladıkça amma da yılışıkmışım ha der, utana utana. T. Buğra Birleşik Sözler amma velakin Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • coşku — is. 1) Genellikle büyük bir istekle ortaya çıkan geçici hayranlık veya heyecan durumu Coşku ile giriştiği işten, uykuda pişman olabilirdi. H. Taner 2) Sevinç gösterileriyle beliren güçlü heyecan Gençlerin coşkusu coşkuda kalıyor, yaratıcı bir… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»