Перевод: с русского на турецкий

с турецкого на русский

yerleştirmek

См. также в других словарях:

  • yerleştirmek — e 1) Yerleşmesini sağlamak 2) Yerine koymak Dışarıdaki pencereden veriyor, bu da raflara yerleştiriyor. M. Ş. Esendal 3) mec. Tokat, şamar vurmak Herife bir tokat yahut bir yumruk yerleştiremediğine bile yandı durdu. P. Safa 4) mec. Söz veya… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • zihnine yerleştirmek — (bir şeyi) unutulmayacak biçimde aklında tutmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • İSKÂN — Yerleştirmek. Bir yeri mesken yapıp oturmak. * Sâkin …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • döşemek — i 1) Bir tabanı, tahta, karo, mermer vb. yapı gereçleriyle kaplamak 2) Kumaş, halı vb.ni bir yeri iyice örtecek biçimde sermek Yufkayı tepsiye döşedi. Salona halı döşedik. 3) Bir ev veya dairenin oturulabilir duruma gelmesi için gerekli eşyayı… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gömmek — i, e, er 1) Yerin altına koyarak üstünü toprakla örtmek 2) Bir ölüyü toprağın içine yerleştirmek, defnetmek Kızı artık uyuduğu yere temelli gömmeye hazırlanıyordu. O. C. Kaygılı 3) i Bir cenazeyi kaldırmak Onu bugün gömdük. 4) i Birinin cenaze… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • koymak — i, e, ar 1) Bir şeyi bir yere bırakmak, belli bir yere yerleştirmek Öteki elini doktorun omzuna koydu. S. F. Abasıyanık 2) Bir kimseyi işe yerleştirmek, birine iş sağlamak Bu işe kimi koyacağız? 3) Bırakmak İçeri kimseyi koymuyorlar. 4) Katmak,… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • aşoz — is., den., Rum. Ahşap gemilerin omurgalarının uzunluğunca ve iki yanında borda kaplamalarının en dar yüzünü yerleştirmek için açılan keskin, sivri köşeli yuva …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • basmak — e, ar 1) Vücudun ağırlığını verecek biçimde ayak tabanını bir yere veya bir şeyin üzerine koymak Bastığın yerlerde güller açtı, sarıldı ayaklarına. C. Külebi 2) Küçük çocuklar ayakta durabilmek 3) Bir şeyi, üzerine kuvvet vererek itmek Motor… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • bindirmek — i, e 1) Bir kimseyi bir şeyin üzerine çıkartmak, oturtmak veya içine yerleştirmek, binmesini sağlamak Kadınlar çocuklarını bayram yerinde bir salıncağa, bir atlıkarıncaya bindirmişlerdi. O. C. Kaygılı 2) e Taşıt, ön tarafından başka bir taşıta… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • contalamak — i, e Conta koymak veya yerleştirmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çakmak — 1. i, e, ar 1) Vurarak sokup yerleştirmek Çiviyi tahtaya çakmak. 2) Çivi ile tutturmak İsa nın ruhu eğer bugün içinden çıkmış olduğu yere inerek bu sahneyi görseydi, kim bilir patriklerini hangi oduna çakardı. F. R. Atay 3) Kazık çakıp hayvan… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»