-
1 sızdırmak
vt2) ( suyu)bu kap suyu sızdırıyor das Gefäß leckt [o ist undicht]3) ( haber) durchsickern lassenbasına bilgi \sızdırmak der Presse Informationen zuspielen4) ( fig)birinden para \sızdırmak jdm Geld abzapfen -
2 sızdırmak
-
3 para
para Geld n; HIST Para m (40. Teil des Kurusch);para babası steinreich; fig Geldsack m;para bozmak wechseln, fam klein machen;para canlısı geldgierig;para cezası Geldstrafe f;para çantası (oder kesesi) Portemonnaie n;para dökmek (sein) Geld vergeuden; (viel) Geld investieren;para etmemek zu nichts taugen; nichts hermachen;para ile değil spottbillig;para kırmak Geld scheffeln;para pul Geld n, klingende Münze;para sıkıntısı Geldsorgen pl;para tutmak Geld anhäufen; Geld haben;para yapmak fam Geld machen;para yemek Geld vergeuden; fig fam sich schmieren lassen;-e para yedirmek jemanden mit Geld überschütten; bestechen A;paradan çıkmak sich verausgaben;parası pul olmak jemandes Geld an Wert verlieren ( oder vergeudet werden); -
4 sır
sır1 < sırrı> Geheimnis n;sır küpü verschwiegene(r) Mensch; Geheimniskrämer m;sır tutmak (es) geheim halten; fam den Mund halten;sır sızdırmak (oder vermek) ein Geheimnis preisgeben, ausplaudern;-in sırrına ermek hinter das Geheimnis G kommen, fam dahinterkommen;sırra kadem basmak fig plötzlich verschwinden;meslek sırrı Berufsgeheimnis nsır2 Glasur f; Email n; Amalgam n -
5 kaçırmak
I vtböyle bir fırsatı kaçırmam eine solche Gelegenheit lasse ich mir nicht entgehenaklını \kaçırmak den Verstand verlierenbirini gözünden kaçırmamak jdn nicht aus den Augen verlierenipin ucunu \kaçırmak den Faden verlierenölçüyü \kaçırmak das rechte Maß verlieren; ( fam) den Bogen überspannenrakıyı fazla \kaçırmak ( fam) zu viel Raki trinken4) raubenbirinin huzurunu/uykusunu \kaçırmak jdm die Ruhe/den Schlaf raubenbu düşünce benim uykumu kaçırdı dieser Gedanke raubte mir den Schlaf5) ( bozmak) verderbenbirinin iştahını/keyfini \kaçırmak jdm den Appetit/die Laune verderben8) ( sızdırmak)çakmak gaz kaçırıyor das Feuerzeug ist undichtmakine buhar kaçırıyor die Maschine verliert Dampfkarısını benden kaçırıyor er versteckt seine Frau vor miryeni oyuncağını benden niçin kaçırıyorsun? warum versteckst du dein neues Spielzeug vor mir?10) ağzından \kaçırmak ausplaudern, sich verplappernaklını kaçırmış olmak ( fam) nicht alle beisammenhabenölçüyü \kaçırmak ( fam) den Bogen überspannen -
6 para
para sGeld nt, Währung f\para basmak Geld drucken; (kumarda ortaya \para koymak) Geld setzen\para bozmak Geld wechseln\para çekmek Geld abheben; ( sızdırmak) Geld abzapfen\para harcamak Geld ausgebenbirinden \para koparmak ( fam) jdm Geld abknöpfen\para yıkamak ( fig) Geld waschen\parasına oynamak um Geld spielenbir şeyi \paraya çevirmek etw zu Geld machensağlam \para wirtsch harte Währung -
7 sızdırma
См. также в других словарях:
sızdırmak — i 1) Sızmasına yol açmak Bu küp suyu sızdırıyor. Son kadeh adamı sızdırdı. 2) Haber, sır vb.ni duyurmak, yaymak Seyahat muamelen tamam oluncaya kadar kimseye bir şey sızdırmayacağım. H. Taner 3) Eritip süzerek temiz bir duruma getirmek 4) mec.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
sır vermek (veya sızdırmak) — bir sırrı açığa vurmak, başkasına söylemek Mustafa dışarı sır sızdırmıyordu lakin üzüntüden de eriyordu. R. H. Karay … Çağatay Osmanlı Sözlük
para sızdırmak (veya koparmak) — zorlayarak veya kandırarak birinden para almak … Çağatay Osmanlı Sözlük
sızgurmak — sızdırmak, eritm ek; arıklatmlak, zayıflatmak II, 188 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
sızıtmak — sızdırmak, I, 374; II, 305, 306 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
akmak — den, ar 1) Sıvı maddeler veya çok ince taneli katı maddeler bir yerden başka bir yere doğru gitmek Eskiden Sakarya, bu köprünün altından akarmış. S. F. Abasıyanık 2) Bu gibi maddeler aşağıya, yere düşmek Üstünden sular akıyor. 3) Sıvı bir madde… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kaçırmak — i 1) Kaçmasını sağlamak veya kaçmasına imkân yaratmak 2) Bir işi belirlenen zamanda yapamamak Maçı kaçırdım. 3) nsz Zor kullanarak yanında götürmek Kız kaçırmak. 4) Bir daha ele geçmemek üzere yitirmek Fırsatı kaçırdım. 5) Yararlanamamak… … Çağatay Osmanlı Sözlük
sızdırma — is. Sızdırmak işi … Çağatay Osmanlı Sözlük
sızırmak — i Sızdırmak, süzmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
terlemek — nsz 1) Ter çıkarmak, ter dökmek 2) İçindeki suyu ter biçiminde sızdırmak Testi terliyor. 3) Bir şeyin üzerinde buhar olarak yoğunlaşmak Camlar terledi. 4) mec. Bir iş yaparken yorulmak veya o işi çok emek harcayarak güçlükle başarmak Bir saat… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yontmak — i, ar 1) Bir şeye istenilen biçimi vermek için dış bölümünü keskin bir araçla biçmek, kesmek Boş zamanlarında tahta kaşık, kepçe yontar, geçimini bunları satarak sağlardı. N. Araz 2) mec. Bir kimsenin azar azar parasını çekmek, birinden para… … Çağatay Osmanlı Sözlük