Перевод: с турецкого на арабский

с арабского на турецкий

nihayet

  • 1 nihayet

    نهاية

    Türkçe-Arapça Sözlük > nihayet

  • 2 nihayet

    نهاية [نِهَايَة]
    Anlamı: son

    Türkçe-Arapça Sözlük > nihayet

  • 3 bitim

    1. أمد [أَمَد]
    Anlamı: son, nihayet
    2. اختتام [اِخْتِتَام]
    Anlamı: son, nihayet
    3. خاتم [خاتَم]
    Anlamı: son, nihayet
    4. خاتمة [خاتِمَة]
    Anlamı: son, nihayet
    5. ختام [خِتَام]
    Anlamı: son, nihayet
    6. دابر [دابِر]
    Anlamı: son, nihayet
    7. دبر [دُبْر]
    Anlamı: son, nihayet
    8. قصارى [قُصَارَى]
    Anlamı: son, nihayet
    9. قصوى [قُصْوَى]
    Anlamı: son, nihayet
    10. مختتم [مُخْتَتَم]
    Anlamı: son, nihayet
    11. مدى [مَدًى]
    Anlamı: son, nihayet
    12. منتهى [مُنْتَهَى]
    Anlamı: son, nihayet
    13. نهاية [نِهَايَة]
    Anlamı: son, nihayet

    Türkçe-Arapça Sözlük > bitim

  • 4 bitiş

    1. أمد [أَمَد]
    Anlamı: son, nihayet
    2. اختتام [اِخْتِتَام]
    Anlamı: son, nihayet
    3. خاتم [خاتَم]
    Anlamı: son, nihayet
    4. خاتمة [خاتِمَة]
    Anlamı: son, nihayet
    5. ختام [خِتَام]
    Anlamı: son, nihayet
    6. دابر [دابِر]
    Anlamı: son, nihayet
    7. دبر [دُبْر]
    Anlamı: son, nihayet
    8. قصارى [قُصَارَى]
    Anlamı: son, nihayet
    9. قصوى [قُصْوَى]
    Anlamı: son, nihayet
    10. مختتم [مُخْتَتَم]
    Anlamı: son, nihayet
    11. مدى [مَدًى]
    Anlamı: son, nihayet
    12. منتهى [مُنْتَهَى]
    Anlamı: son, nihayet
    13. نهاية [نِهَايَة]
    Anlamı: son, nihayet

    Türkçe-Arapça Sözlük > bitiş

  • 5 hudut

    1. أمد [أَمَد]
    Anlamı: uç, son, nihayet
    2. حد [حَدّ]
    Anlamı: sınıır, ilk komşu devketin topraklarını birbirinden ayıran çizgi
    3. خاتم [خاتَم]
    Anlamı: uç, son, nihayet
    4. خاتمة [خاتِمَة]
    Anlamı: uç, son, nihayet
    5. ختام [خِتَام]
    Anlamı: uç, son, nihayet
    6. دابر [دابِر]
    Anlamı: uç, son, nihayet
    7. دبر [دُبْر]
    Anlamı: uç, son, nihayet
    8. قصارى [قُصَارَى]
    Anlamı: uç, son, nihayet
    9. قصوى [قُصْوَى]
    Anlamı: uç, son, nihayet
    10. مختتم [مُخْتَتَم]
    Anlamı: uç, son, nihayet
    11. مدى [مَدًى]
    Anlamı: uç, son, nihayet
    12. منتهى [مُنْتَهَى]
    Anlamı: uç, son, nihayet
    13. نهاية [نِهَايَة]
    Anlamı: uç, son, nihayet

    Türkçe-Arapça Sözlük > hudut

  • 6 hitam

    1. أمد [أَمَد]
    Anlamı: son, bitim, nihayet
    2. اختتام [اِخْتِتَام]
    Anlamı: son, bitim, nihayet
    3. خاتم [خاتَم]
    Anlamı: son, bitim, nihayet
    4. خاتمة [خاتِمَة]
    Anlamı: son, bitim, nihayet
    5. ختام [خِتَام]
    Anlamı: son, bitim, nihayet
    6. قصوى [قُصْوَى]
    Anlamı: son, bitim, nihayet
    7. مختتم [مُخْتَتَم]
    Anlamı: son, bitim, nihayet
    8. مدى [مَدًى]
    Anlamı: son, bitim, nihayet
    9. منتهى [مُنْتَهَى]
    Anlamı: son, bitim, nihayet
    10. نهاية [نِهَايَة]
    Anlamı: son, bitim, nihayet

    Türkçe-Arapça Sözlük > hitam

См. также в других словарях:

  • nihayet — is., Ar. nihāyet 1) Son Ben nihayete doğru yanımdaki çocuğu dürterek kalktım. Ö. Seyfettin 2) zf. (ni ha:yet) Sonunda Uzun bir münakaşadan sonra nihayet işi şakaya dökmek zorunda kaldı. Y. K. Karaosmanoğlu 3) zf. den başka bir şey değil Ama bu,… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • nihayet — (A.) [ ﺖیﺎﻬﻥ ] son. ♦ nihayet bulmak sona ermek …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • nihayet vermek — 1) ilişkiyi kesmek, bir işi, alışkanlığı yapmaktan vazgeçmek Tekaüt olduktan sonra doktorlara inat, oburluğa, nargileye bir nihayet vermemişti. Ö. Seyfettin 2) bitirmek, tamamlamak, sonuçlandırmak Bu komediye nihayet vermek, buraya bir daha… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • NİHAYET-PEZİR — Son bulan. Nihâyet bulur olan …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • NİHAYET — Son, uç, son derece. * Çok …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • NİHAYET-ÜL EMR — İşin nihayetinde, işin sonunda. Netice …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • NİHAYET-ÜN NİHAYE — En sonunda. Akıbet …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • NİHAYET-İ AZM — Kemik ucu …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • GIBB — Nihayet, son, netice. * İki günde bir. Gün aşırı. * den, dan, sonra mânâlarına gelir ve birleşik kelimeler yapılır …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • HİDAS — Nihayet, son, netice, bitim …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • MAKSAR — Nihâyet, son, netice …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»