-
1 kesmek
I vtbindiği dalı \kesmek ( fig) den Ast absägen, auf dem man sitzt2) ( kesimlik hayvan) schlachten3) bilek damarlarını \kesmek sich die Pulsadern aufschneiden4) ( söz) abschneidenbirinin sözünü \kesmek jdm das Wort abschneidenbacağını \kesmek zorunda kaldılar sie mussten sein Bein amputieren6) ( ilişkiyi) abbrechen7) ( kristal) abschleifen9) ( ateş) einstellen11) birinin sözünü \kesmek jdn unterbrechen12) ( iskambilde desteyi) abhebenmaaştan \kesmek vom Gehalt abziehenkesme (be) ! erzähl (doch) keine Lügengeschichten! -
2 kesmek
kesmek <- er> v/t schneiden; (-meyi) aufhören (zu + inf); -e werden: beyaza kesmek ganz weiß ( oder blass) werden; Baum fällen; Datum, Tag festsetzen; Fahrkarte einreißen, entwerten; Fahrt hemmen, erschweren; Fieber senken; sich (D) in den Finger schneiden; Gas, Strom, Wasser abstellen, abdrehen; AUTO Gas wegnehmen; vom Gehalt abziehen; Gespräch abbrechen; Haar stutzen; (Spiel)Karte abheben; mit dem Lärm aufhören; Licht ausschalten; Münzen prägen; Radio ausschalten; einen Menschen umbringen; köpfen; Schmerzen vertreiben; Tier schlachten; Unterstützung, Zahlungen einstellen; fam jemanden bemogeln; fam anfunken; jemanden schlecht machen;kes! hör auf!, sei still!;-i kesip atmak kurzerhand urteilen ( oder etwas sagen); kurzerhand Schluss machen;-i kesip biçmek daherreden A; jemanden ins Bockshorn jagen -
3 kesmek
(keser)В1) ре́зать; разре́зать; сре́зать, отре́за́тьağaçları kesmek — руби́ть (пили́ть) дере́вья
ateş ile kesmek — пережига́ть огнём (верёвку и т. п.)
bilet kesmek — отрыва́ть биле́т
diş ile kesmek — перегры́зть зуба́ми
eti kesmek — ре́зать мя́со на кусо́чки
parmağını kesmek — поре́зать па́лец
saç kesmek — подре́зать (подстри́чь) во́лосы
testere ile kesmek — распили́ть пило́й
tırnak kesmek — подстри́чь но́гти
2) прерыва́ть, прекраща́тьcereyanı kesmek — вы́ключить ток
havagazını kesmek — отключи́ть газ
münasebeti kesmek — порва́ть отноше́ния
savaşı kesmek — прекраща́ть войну́
sözünü kesmek — прерва́ть разгово́р
yardımı kesmek — прекрати́ть по́мощь
3) уре́зывать, уде́рживать, вычита́ть4) устана́вливать, назнача́ть, определя́тьceza kesmek — штрафова́ть
hat kesmek — устана́вливать преде́л
paha kesmek — назна́чать це́ну, оце́нивать
5) перереза́ть, прегражда́ть, препя́тствовать6) чека́нить (монету); выпуска́ть (деньги)akça kesmek — чека́нить моне́ту
7) де́латься, станови́ться (каким-л.)aka kesmek — побеле́ть
ışığa kesmek — посветле́ть
-
4 kesmek
обреза́ть подреза́ть прерва́ть ре́зать сре́зать* * *- er -i1) ре́зать врз. ; разреза́ть, отреза́тьeti kesmek — ре́зать мя́со на кусо́чки
ipi kesmek — перере́зать верёвки
parmağı kesmek — поре́зать па́лец
tırnak kesmek — подстрига́ть но́гти
koyun kesmek — ре́зать бара́на
katil beş kişiyi kesti — уби́йца заре́зал пять челове́к
2) прерыва́ть, прекраща́тьdiplomatik ilişkileri kesmek — разорва́ть дипломати́ческие отноше́ния
savaşı kesmek — прекраща́ть войну́
sözünü kesmek — прерва́ть разгово́р
yardımı kesmek — прекрати́ть по́мощь
bu ilâç baş ağrısını keser — э́то лека́рство снима́ет головну́ю боль
o gülmeyi kesti — он переста́л смея́ться
3) отключа́ть (воду, телефон и т. п.)cereyanı kesmek — вы́ключить ток
havagazı kesmek — отключи́ть газ
4) - den вычита́ть, уде́рживать5) устана́вливать, назнача́ть, определя́тьceza kesmek — оштрафова́ть, наложи́ть штраф
gününü daha kesmedik — мы ещё не назна́чили день
paha kesmek — назнача́ть це́ну
6) прегражда́ть; препя́тствоватьrüzgâr geminin yolunu kesiyor — ве́тер препя́тствует движе́нию су́дна
8) разг. снима́ть ( игральные карты)9) арго трепа́ться, врать, нести́ чепуху́••- kesip biçmek
- kestiği tırnak olamamak
- kes artık
- yeter! -
5 kesmek
v. cut, break, clip, cease, stop, discontinue, interrupt, disconnect, intersect, abandon, butcher, carve, chop, chop off, close, close down, crop, cut back, cut off, cut out, deaden, dock, drop, dry up, excise, fair, fell, gash, give over, hack, hew--------kesmek (bilgisayar)v. truncate--------kesmek (biryerini)v. nick oneself--------kesmek (iştah vb)v. blunt--------kesmek (kan vb.)v. stanch, staunch--------kesmek (nefes)v. bate--------kesmek (saman vb)v. chaff--------kesmek (tırnak)v. pare--------kesmek (uzunluğuna)v. slit* * *cut -
6 kesmek
1) резать, нарезатьatıp kesmek - предавать огню и мечу2) прекратитьlafnı kesmek - прекратить разговор3) преградить4) стричьtırnaq kesmek - стричь ногти5) отключить (отсоединить от общей системы электричество, газ, воду и т. п.)6) kes! - режь! (детск. игра) -
7 kesmek
1) иупкIын/иупщIын, пыупкIын/ пыупщIын, ПЫХЫН, ПЫХЫКIЫН3) (karpuzu kesmek) БЗЫН -
8 kesmek
кисү; туктату -
9 kesmek
резать, рубить, подрезать, перерезать, прорезать, обрезать, отрезать, нарезать, срезать; отрубать; выключать, отключать, размыкать; прекращать, прерывать; отчислятьİnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > kesmek
-
10 kesmek
birîn--------jêkirin--------kirin--------qetandin--------qusandin--------qut kirin--------qutkirin--------ser jê kirin -
11 kesmek
odciąć; przerwać -
12 kesmek
пыупкIын, бзын, зэпыупкIын -
13 kesmek
(ab)schneiden -
14 kesmek
أوقفجرحذبحذكاذكىشطرعقرقتلقسمقطعنحر -
15 kesmek
1. أوقف [أَوْقَفَ]Anlamı: akımı durdurmak2. جرح [جَرَحَ]Anlamı: kesici bir araçla yaralamak3. ذبح [ذَبَّحَ]4. ذبح [ذَبَحَ]5. ذكا [ذَكَا]6. ذكى [ذَكَّى]7. شطر [شَطَرَ]Anlamı: bıçak, makas gibi bir araçla bir şeyi ikiye ayırmak8. شطر [شَطَّرَ]Anlamı: bıçak, makas gibi bir araçla bir şeyi ikiye ayırmak9. قتل [قَتَّلَ]10. قسم [قَسَّمَ]Anlamı: bıçak, makas gibi bir araçla bir şeyi ikiye ayırmak11. قسم [قَسَمَ]Anlamı: bıçak, makas gibi bir araçla bir şeyi ikiye ayırmak12. قطع [قَطَعَ]Anlamı: bıçak, makas gibi bir araçla bir şeyi ikiye ayırmak13. نحر [نَحَرَ]14. عقر [عَقَرَ] -
16 kesmek
"to cut; to chop, to hew; to clip; to cut sth off; to cut sth down, to cut down (on sth); to dock; to sever; to cut, to stop, to cease; to discontinue; to disconnect, to cut off; to turn sth out, to turn sth off; to block; to shut up, to cut, to cut sth ou" -
17 kesmek
"1. /ı/ to cut, cut in two, cut off; to cut down (a tree). 2. /ı/ to slice, cut up. 3. /ı/ to cut, wound by cutting. 4. /ı/ to butcher, slaughter. 5. /ı/ to interrupt; to put an end to, stop. 6. /ı/ to decide on, determine. 7. /ı/ to deduct. 8. /ı/ to turn off, stop the flow of (electricity, gas, water). 9. /ı/ to coin, issue (money). 10. /ı/ to cut (cards). 11. /ı/ to take away, get rid of (pain, fever, thirst). 12. /ı/ to impede, hinder; to block. 13. slang to shut up, cut the cackle. 14. /ı/ slang to cheat, swindle. 15. slang to shoot the bull, talk aimlessly. kesip atmak 1. to make hasty decisions. 2. /ı/ to settle (something) quickly and finally. kesip attığı tırnak olamamak /ın/ colloq. (for someone) to be nothing compared to (someone else). kesip biçmek colloq. to bluster, make idle threats." -
18 kesmek
dayandırmaq, kəsmək -
19 kesmek
ciąć; kaleczyć; kroić; obcinać; ograniczać; przerwać; przerywać; skaleczyć; ucinać -
20 kesmek
přerušit; zastavit
См. также в других словарях:
kesmek — 13, 14. 434; II. 11 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
kesmek — i, er 1) Bıçak, makas vb. bir araçla bir şeyi ikiye ayırmak, parçalamak, doğramak İpi kesmek. 2) Dibinden ayırmak Ağaçları kesmek. Dalları kesmek. 3) Düzgün parçalara ayırmak Eti kesmek. Patatesi kesmek. 4) Kesici bir araçla yaralamak Nasıl sol… … Çağatay Osmanlı Sözlük
bindiği dalı kesmek — kendisine gerekli ve yararlı olan şeyi farkında olmadan yararsız duruma getirmek, kendi eliyle yok etmek Bindiği dalı kesmek diye bir deyim vardır ya, sanki insanlığın bugünkü bunalımını anlatmak için bulunmuş. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
kurdele kesmek — 1) tesis veya kuruluşun açılış töreninde gerilen şeridi iyi dileklerle kesmek 2) herhangi bir amaçla bağlanmış olan şeridi kesip ayırmak Nişan töreninde kırmızı kurdele kestik … Çağatay Osmanlı Sözlük
tırtıl kesmek — bir şeyin yanlarını diş diş kesmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
kısa kesmek — sözü uzatmamak Ahmet Kerim annesiyle kısa kesmek istediği konuşmalarını hep kapıdan çıkarken ayak üstünde yapardı. Y. K. Karaosmanoğlu … Çağatay Osmanlı Sözlük
umut kesmek — 1) umudunu kesmek 2) bir şeyin artık gerçekleşemeyeceği inancına varmak, ummaz olmak Senden umutlarını kesmişler, sağ olsun da zararı yok, yazmasın diyorlar. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
merhabayı kesmek — (biriyle) biriyle ilgisini kesmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
gırtlağından kesmek — herhangi bir amaç için yiyeceğinden kısıntı yapmak, boğazından kesmek, tasarruf etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
postayı kesmek — 1) ilgiyi kesmek 2) bir şeyi yapmaktan vazgeçmek Ben postayı kestim, artık toplantılara gitmeyeceğim … Çağatay Osmanlı Sözlük
ilgisini kesmek — bir kimse veya şeyle bütün bağlarını koparmak, ilişkisi kalmamak, alakayı kesmek Çocuğu babasına bırakıp kendisi erkekle ilgisini keser ve familyasının yanına döner. F. R. Atay … Çağatay Osmanlı Sözlük