-
1 gol
1. إصابة [إِصَابَة]2. هدف [هَدَف] -
2 adam
-
3 çalım
çalım s\çalım satmak aufschneiden, angebengöz \çalım Sichtweite f\çalım atmak [o yapmak] täuschen -
4 degajman
-
5 korner
-
6 korner atışı
-
7 korner direği
-
8 köşe atışı
-
9 meşin yuvarlak
-
10 ortalamak
ortalamak <-r>vt1) ( ortasını bulmak)işi ortaladık die Hälfte der Arbeit haben wir geschafft2) sporttopu \ortalamak den Ball zur Mitte werfen, den Ball in die Mitte spielen; ( futbolda) den Ball (zur Mitte) flanken, eine Flanke schlagen -
11 röveşata
-
12 sağ açık
sağ açığa pas vermek den Rechtsaußen anspielen -
13 sağ iç
-
14 santrfor
santrfor ssport ( futbolda) Mittelstürmer(in) m(f), Halbstürmer(in) m(f); ( ortada oynayan oyuncu) Mittelfeldspieler(in) m(f) -
15 sol açık
sol açığa pas vermek den Linksaußen anspielen -
16 sol iç
-
17 son
I s1) Ende nt, Schluss m, Abschluss m\son bulmak ein Ende findenbir şeye \son vermek etw ein Ende machen, mit etw Schluss machenhayatına \son vermek mit dem Leben Schluss machen\sona ermek zu Ende gehen; ( bitmek) enden, aufhören\sonu gelmemek/görünmemek kein Ende finden/absehen\sonu görünmek seinem Ende zugehen\sonu iyi/kötü bitmek ein gutes/böses Ende nehmen\sonuna gelmek zum Ende [o Abschluss] kommen\sonuna kadar kalmak bis zum Ende [o Schluss] bleiben\sonunu getirmek zu Ende [o Abschluss] bringen\sonunu getirememek nicht zu Ende [o Abschluss] bringen können\son safhasına gelmek kurz vor dem Ende [o Abschluss] stehen\sona kalan dona kalır ( prov) die Letzten beißen die Hundedünyanın \sonuna kadar bis ans Ende der Weltşubat/mayıs \sonu Ende Februar/Maiyılın \sonu das Ende des Jahresyılın \sonunda (am) Ende des JahresII adj abschließend, letzte(r, s)\son adam ( futbolda) letzter Mann, Ausputzer m\son çare der letzte Ausweg\son damlasına kadar bis auf den letzten Tropfen\son gülen iyi güler ( prov) wer zuletzt lacht, lacht am besten\son zamanda in letzter Zeit -
18 son adam
-
19 santrfor
مهاجم [مُهَاجِم]Anlamı: futbolda ortada oynayan oyuncu -
20 düşürmek
"to drop; to topple; to reduce; (fiyat) to mark sth down; (çocuk) to miscarry; (uçak) to bring sth down; (futbolda) to bring sb down; to overthrow, to topple, to bring sb down; to get (sth) easily/cheaply"
См. также в других словарях:
degaj yapmak — futbolda kaleci topu sert bir vuruşla gücü yettiğince uzağa atmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
taban girmek (veya koymak) — futbolda topla oynayan oyuncunun hareketini engellemek için doğrudan doğruya tabanla müdahale etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
taban çıkmak — futbolda topla oynayan oyuncunun hareketini engellemek için havada tabanla müdahale etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
çalım yemek — futbolda çalım ile geçilmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
Metin Oktay — Personal information Full name Metin Oktay … Wikipedia
Melahat Eryurt — Personal information Date of birth 27 October 1975 (1975 10 27) (age 36) Place of birth … Wikipedia
abanmak — e 1) Eğilerek bir şeyin, bir kimsenin üzerine kapanmak Efendi, sen de ne üstüme abanıyorsun? B. Felek 2) Bir yere veya bir kimseye yaslanmak, dayanmak Baba, ya Allah nidası ile yerinden zorla, oğluna abanarak kalktı. R. H. Karay 3) Güç vererek… … Çağatay Osmanlı Sözlük
başlama vuruşu — is., sp. Futbolda oyuna ilk başlamada veya her golden sonra topu santrada yeniden oyuna sokmada yapılan vuruş … Çağatay Osmanlı Sözlük
ceza alanı — is., sp. Futbolda bir oyuncunun bilerek yaptığı kural dışı davranışın penaltı ile cezalandırıldığı veya kalecinin topu elle tutmasına izin verildiği alan, penaltı alanı, ceza sahası, penaltı sahası … Çağatay Osmanlı Sözlük
degaj — is., sp., Fr. dégagement Futbolda kalecinin topu sert bir ayak vuruşuyla uzağa atması, degajman Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller degaj yapmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
dömivole — is., sp., Fr. demi volée Futbolda topun yere vurup sektiği anda, ayakla yapılan vuruş … Çağatay Osmanlı Sözlük