-
1 свиной
-
2 свинина
-
3 бекон
-
4 колбасный
-
5 поросячий
-
6 свиноводческий
-
7 свинарник
Турецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > свинарник
-
8 свинина
Domuz eti [дом'уз эт'и] -
9 свинья
ж1) domuzсвинья́ и та есть не ста́нет — ite atsan yemez
2) разг. ( о подлом человеке) domuz, alçak•• -
10 чёртов
şeytani,şeytan(sıfat* * *прост.domuz; (gözü) körolasıрабо́ты у меня́ чёртова у́йма — işim başımdan aşkın
е́сли б не э́та чёртова мозо́ль,... — şu domuz nasırım olmasa...
чёртовы холода́ — körolası soğuklar
-
11 кабан
-
12 колбаса
-
13 окорок
-
14 пасти
( скот) otlatmakпасти́ свине́й — domuz çobanlığı yapmak / etmek
в де́тстве он пас гусе́й — çocuk iken kaz çobanlığı yapmıştı
-
15 поросёнок
мdomuz yavrusu, mozak (-ğı) -
16 поросятина
жdomuz yavrusu eti, mozak eti -
17 растить
1) yetiştirmek; beslemekрасти́ть цветы́ — çiçek yetiştirmek
она́ расти́т двух порося́т — iki domuz yavrusu besliyor
2) büyütmek, yetiştirmek тж. перен.расти́ть вну́ков — torunlarını büyütmek
расти́ть ка́дры — kadro yetiştirmek
-
18 рыться
1) eşinmekсвинья́ ры́лась в земле́ — domuz toprakta eşiniyordu
2) karıştırmakры́ться (у себя́) в карма́нах — ceplerini karıştırmak
-
19 свинарник
-
20 свинка
- 1
- 2
См. также в других словарях:
domuz — dòmuz m DEFINICIJA reg. ekspr. 1. krmak, svinja, svinjče, prasac, krmača 2. pren. tvrdoglavac, uporan čovjek ONOMASTIKA pr.: Dòmuz (I Slavonija), Dòmuzin (Split, sred. Dalmacija, Primorje), Domúzović ETIMOLOGIJA tur … Hrvatski jezični portal
domuz — is., hay. b. 1) Çift parmaklılardan, eti ve yağı için beslenen evcil hayvan (Susacrofa domestica) 2) hlk. Hain, aksi, ters, inatçı kimse Domuzun malı için can tüketmeye mi geldik dünyaya? R. H. Karay Birleşik Sözler domuz arabası domuzayağı domuz … Çağatay Osmanlı Sözlük
domuz gibi — tkz. 1) kötü huylu ve hain 2) adamakıllı, iyice Domuz gibi bilir ama söylemez! … Çağatay Osmanlı Sözlük
domuz gibi tıkınmak (veya yemek) — oburcasına çok yemek Şişmanlıyorum, neden yine bir domuz gibi tıkındım? A. İlhan … Çağatay Osmanlı Sözlük
domuz arabası — is. Ağır yükleri yakın yerlere taşımak için kullanılan, ufak tekerlekli, üstü düz, alçak araba … Çağatay Osmanlı Sözlük
domuz ayrık otu — is., bit. b. Buğdaygillerden, tarıma zararlı bir bitki (Cynodon dactylon) … Çağatay Osmanlı Sözlük
domuz bağı — is. Bükülmüş dizler arasına başın sokulması, el ve ayakların boyunla birlikte bağlanıp kımıldanamayacak duruma getirilmesi yoluyla yapılan işkence biçimi … Çağatay Osmanlı Sözlük
domuz balığı — is., hay. b. Yunusgillerden bir memeli türü (Phocaena communis) … Çağatay Osmanlı Sözlük
domuz damı — is. Maden kuyularında, çökme tehlikesi olan yerlerde her yanı direklerle örülen boşluk … Çağatay Osmanlı Sözlük
domuz derisi — is. Çanta ve ayakkabı yapımında kullanılan bir tür sağlam deri … Çağatay Osmanlı Sözlük
domuz dikeni — is., bit. b. Yaprakları sapsız ve dikenli, çiçekleri etli, otsu bir bitki … Çağatay Osmanlı Sözlük