Перевод: со всех языков на немецкий

с немецкого на все языки

bugünlük

  • 1 bugünlük

    für heute
    \bugünlük yeter das reicht für heute
    \bugünlük yarınlık demnächst
    haydi, \bugünlük bu kadar so, das war's für heute

    Sözlük Türkçe-Almanca kompakt > bugünlük

  • 2 bugünlük

    bugünlük für heute;
    bugünlük yarınlık jeden Augenblick; demnächst

    Türkçe-Almanca sözlük > bugünlük

  • 3 bu kadar

    1) so
    \bu kadar da ayrıntılı bilmek istemiyordum bunu! so genau wollte ich es doch nicht wissen!
    \bu kadar da tantana yapma! mach doch nicht solchen Zirkus!
    \bu kadar telaş üzerine seni tamamen unutmuştum über all der Aufregung hatte ich dich ganz vergessen
    \bu kadar uzun ( zaman) nerede kaldı? wo bleibt er nur so lange?
    haydi, bugünlük \bu kadar so, das war's für heute
    hepsi \bu kadar mı? ist das alles?, soll das alles sein?
    işte \bu kadar das war's
    neredeydin \bu kadar zaman? wo warst du so lange?
    2) so viel
    \bu kadar daha noch mal so viel
    \bu kadar parayı neye harcadın? wofür hast du so viel Geld ausgegeben?

    Sözlük Türkçe-Almanca kompakt > bu kadar

  • 4 haydi

    \haydi! los!
    \haydi artık! komm schon!
    \haydi canım sen de! das gibt's doch gar nicht!, ach was!
    \haydi cesaret! nur Mut!
    \haydi çocuklar! kommt Kinder!
    \haydi gidelim! lass uns gehen!
    \haydi o zaman! dann wollen wir mal!
    \haydi öyle olsun! sei's drum!
    \haydi yatağa! ab ins Bett!
    \haydi yeni baştan! auf ein Neues!
    II part nun, also
    \haydi, bugünlük bu kadar (al) so, das war's für heute
    \haydi hoşça kal! also Tschüss!
    ben eve gideyim mi? — \haydi git! soll ich nach Hause gehen? — nun geh schon!

    Sözlük Türkçe-Almanca kompakt > haydi

См. также в других словарях:

  • bugünlük — zf. Bugün için Fakat bugünlük, bu masal havası içinde onunla beraber yaşamalıyız. S. F. Abasıyanık Birleşik Sözler bugünlük yarınlık …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • bugünlük yarınlık — sf., ğı 1) Çok yakında olması beklenen (şey) 2) zf. Kısa bir süre için …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • hava — is., Ar. hevā 1) Hava yuvarını oluşturan, bütün canlıların solunumuna yarayan, renksiz, kokusuz, akışkan gaz karışımı 2) Meteoroloji ile ilgili olayların bütünü Hava biraz bozukçaydı, dışarıda serin bir yağmur çiseliyordu. M. Ş. Esendal 3)… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yasak savmak — 1) bir nesne, bir gereksinimi geçici olarak karşılamak, şimdilik işe yaramak Bu boyun bağı eskimiş ama bugünlük yasak savar. 2) bir işi hatır için, gönülsüz olarak üstünkörü yapmak Bunu da yasak savar gibi değil, yararlı olmak kaygısı ile yani… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»