-
1 бүгінше
bugünlük -
2 бүгінше
bugünlük -
3 сегодня
1) нареч. bugünсего́дня у́тром — bu sabah
сего́дня ве́чером — bu akşam; bu gece ( после наступления темноты)
2) → сущ., с, нескл. bugünна сего́дня хва́тит / дово́льно — bugünlük bu kadarı yeter
как сего́дня по́мню — bugünkü gibi hatırlarım
••не сего́дня-за́втра — bugün yarın
-
4 let's call it a day
interj. bugünlük bu kadar, paydos -
5 let's call it a day
interj. bugünlük bu kadar, paydos -
6 Schluss
Schluss m <Schlusses; Schlüsse> son; (Abschluss) a bitim, kapanış; (Schlussfolgerung) çıkarım, sonuç;Schluss machen bitirmek; (sich trennen) ayrılmak;Schluss machen mit -i bitirmek;am Schluss son(un)da;zum Schluss son olarak;(ganz) bis zum Schluss (iyice) sonuna kadar;Schluss für heute! bugünlük bu kadar! -
7 Kürze
Kürze ['kʏrtsə] f1) ( räumlich) kısalık2) ( zeitlich) kısalık;in \Kürze bugünlük yarınlık, yakında3) ( im Ausdruck) icaz;etw in aller \Kürze erzählen bir şeyi kısaca anlatmak -
8 Schluss
1) ( Ende) son;\Schluss für heute! bugünlük yeter!;zum \Schluss son olarak;bis zum \Schluss bleiben sonuna kadar kalmak;mit jdm \Schluss machen biriyle ilişkisini bitirmek, biriyle ilişkiyi [o alış verişi] kesmek;mit dem Leben \Schluss machen hayatına son vermek;mit dem Rauchen/Trinken \Schluss machen sigarayı/içkiyi bırakmak2) ( Folgerung) sonuç;zu einem \Schluss kommen sonuca varmak4) kein pl kapanış;die Fenster/Türen haben guten \Schluss pencerelerin/kapıların kapanışı iyi -
9 so
so [zo:]I adv1) ( auf diese Weise) böyle;\so macht man das bu böyle yapılır;stell dich nicht \so an! numara yapma!;\so gesehen, hast du Recht böyle bakarsan, hakkın var;gut \so! iyi böyle!;ach, \so ist das! vay, demek ki öyle!;\so oder \so ( unterschiedlich) ya öyle ya böyle; ( auf jeden Fall) öyle veya böyle;und \so weiter ve devamısie tut mir \so leid ona öyle [o o kadar] üzüldüm;\so sehr o kadar çok;\so viel steht fest bu kadarı kesin;\so früh wie möglich mümkün olabildiği kadar erken;lass es \so, wie es ist onu olduğu gibi bırakbei \so einem Wetter böyle bir havada;\so ein Zufall! bu ne tesadüf!;\so (et) was Blödes! ne aksilik!;\so (et) was böyle (bir) şey;na \so was! bak şu işe!;... und \so ve bunun gibi...er heißt Traugott oder \so adı Traugott veya öyle bir şey;ich komme \so gegen acht sekize doğru falan gelirim;er sagt das nur \so bunu öylesine söyliyorII konj1) \so dass... öyle ki,...2) er spielte \so gut, dass... öyle [o o kadar] iyi oynadı ki...\so, das war's für heute haydi, bugünlük bu kadar;\so, \so demek ki öyle;ach \so! demek öyle!;wie geht's denn \so? işler nasıl gidiyor?
См. также в других словарях:
bugünlük — zf. Bugün için Fakat bugünlük, bu masal havası içinde onunla beraber yaşamalıyız. S. F. Abasıyanık Birleşik Sözler bugünlük yarınlık … Çağatay Osmanlı Sözlük
bugünlük yarınlık — sf., ğı 1) Çok yakında olması beklenen (şey) 2) zf. Kısa bir süre için … Çağatay Osmanlı Sözlük
hava — is., Ar. hevā 1) Hava yuvarını oluşturan, bütün canlıların solunumuna yarayan, renksiz, kokusuz, akışkan gaz karışımı 2) Meteoroloji ile ilgili olayların bütünü Hava biraz bozukçaydı, dışarıda serin bir yağmur çiseliyordu. M. Ş. Esendal 3)… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yasak savmak — 1) bir nesne, bir gereksinimi geçici olarak karşılamak, şimdilik işe yaramak Bu boyun bağı eskimiş ama bugünlük yasak savar. 2) bir işi hatır için, gönülsüz olarak üstünkörü yapmak Bunu da yasak savar gibi değil, yararlı olmak kaygısı ile yani… … Çağatay Osmanlı Sözlük