-
1 üzerinden
-
2 sünger
sünger Schwamm m;sünger avcılığı Schwammfischerei f;-in üzerine sünger çekmek (oder -in üzerinden sünger geçirmek) fig (über etwas) hinweggehen, ignorieren A -
3 ezmek
vt1) zerquetschen2) ( üzerinden geçmek) überfahrentren iki ineği ezdi der Zug hat die beiden Kühe überfahren -
4 gez
См. также в других словарях:
üzerinden atlamak — bir şeyi ödev edinmemek … Çağatay Osmanlı Sözlük
üzerinden atmak — 1) sıkıntı veren bir iş veya durumdan kurtulmak 2) işi başkasına devretmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
üzerinden dökülmek — bol ve biçimsiz olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
AMŞUŞ — Üzerinden üzümü alınmış üzüm salkımı … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
BELEM — Üzerinden yol geçen tepe … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TAKADÜM — Üzerinden zaman geçmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
üzeri — is. 1) Bir şeyin yukarı, göğe doğru olan yanı Bunların üzerinden ustalıkla atlayarak gemiye doğru yürüdü. S. F. Abasıyanık 2) Varlık, kimlik Bu sözler, Mebrure nin üzerinde derin ve kuvvetli bir tesir bıraktı. P. Safa 3) Bir şeyin görülen yanı,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
açmaz düğümü — is., den. Bir halatın iki ucunu birbirlerinin üzerinden geçirerek açılmayacakları biçimde atılan düğüm … Çağatay Osmanlı Sözlük
aldatmak — i 1) Beklenmedik bir davranışla yanıltmak Genç kızı aldatmak için dil dökmeye başlamıştır. P. Safa 2) Karşısındakinin dikkatsizliğinden, ilgisizliğinden yararlanarak onun üzerinden kazanç sağlamak Üç defadır bu yezit beni aldatıyor. B. Felek 3)… … Çağatay Osmanlı Sözlük
asgari ücret — is., ekon. İşçilere bir çalışma günü karşılığı olarak ödenen ve işçinin gıda, konut, giyim, sağlık, ulaşım, kültür vb. gereksinimlerini günün fiyatları üzerinden en az düzeyde karşılamaya yetecek ücret Asgari ücretin tespitinde ülkenin ekonomik… … Çağatay Osmanlı Sözlük
atmak — i, e, ar 1) Bir cismi bir yöne doğru fırlatmak Taşı suya atmak. 2) Bir şeyi yere doğru bırakmak 3) Bir kimsenin ilişiğini kesmek Adamcağızı berbat bir yere attılar. 4) e, nsz Koymak Mutlaka yemeklerimize biber atmayı âdet edinmişiz. B. Felek 5)… … Çağatay Osmanlı Sözlük