-
81 gaff
n. zıpkın, işkence, azap, zorluk, palavra, hile, kusur, gaf, pot, dövüş horozuna takılan çelik mahmuz, ucuz gösteri tiyatrosu* * *zıpkın -
82 grueling
adj. yorucu, zahmetli, eziyetli, işkenceli, sıkıntılı————————n. yorucu şey, zorluk, meşakkat, zahmet, işkence, ağır ceza* * *çok yorucu -
83 rigor
n. sıkıntı, cefa, zorluk, kötü koşullar, sertlik, katılık, kesinlik, dakiklik, titizlik, titreme, şiddet, ürperme, kasılma, katılaşma* * *1. rigor 2. titreme -
84 fash
v. zahmet vermek, zorluk çıkarmak, canını sıkmak -
85 make difficulties
güçlük çıkarmak, zorluk yaratmak -
86 make it warm for smb
anasından emdiği sütü burnundan getirmek, burnundan getirmek, zorluk çıkarmak -
87 stumbling block
engel, zorluk, güçlük -
88 fash
v. zahmet vermek, zorluk çıkarmak, canını sıkmak -
89 make difficulties
güçlük çıkarmak, zorluk yaratmak -
90 make it warm for smb
anasından emdiği sütü burnundan getirmek, burnundan getirmek, zorluk çıkarmak -
91 stumbling block
engel, zorluk, güçlük -
92 إحالة
güçlük; imkânsızlık; olanaksızlık; olmazlık; zorluk -
93 استحالة
başkalaşım; başkalaşma; başkalaşmak; güçlük; metamorfoz; olanaksızlık; olmazlık; şekil değişimi; zor; zorluk -
94 امتناع
güçlük; zor; zorluk -
95 تعذر
güçlük; zorluk -
96 تمنع
güçlük; zor; zorluk -
97 صعوبة
güçlük; olanaksızlık; olmazlık; zorluk -
98 مشكلة
bilmece; gaile; gizem; kör düğüm; külfet; mesele; muamma; muammalı; problem; sorun; zorluk -
99 Mühe
Mühe ['myːə] f <-; -n> zahmet, külfet; (Anstrengung) uğraşı; (Schwierigkeiten) sıkıntı, zorluk;(nicht) der Mühe wert zahmete değer (değmez);jemandem Mühe machen b-ne zahmet vermek;sich (D) Mühe geben çok uğraşmak;sich (D) die (vergebliche) Mühe sparen (boşuna) uğraşmamak;mit Müh und Not güç bela, ucu ucuna -
100 schikanieren
schikanieren v/t <o ge-, h> -e zorluk çıkarmak, -e eziyet etmek
См. также в других словарях:
zorluk — is., ğu Sıkıntı veya güçlükle yapılma durumu, zor olma, güçlük Seyfi, zorluk karşısında kalırsa birini yakalayıp silah atmadan buraya dönecek. S. Kocagöz Birleşik Sözler geçim zorluğu Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller zorluk çıkarmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
zorluk çıkarmak — bir şeyin yapılmasını engellemek için çeşitli sorunlar yaratmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
müşkülat çekmek — zorluk, güçlük içinde kalmak Görüyorsunuz ki cevap vermekte müşkülat çekiyorsunuz. Y. K. Karaosmanoğlu … Çağatay Osmanlı Sözlük
sıkıntı çekmek — zorluk veya yoksulluk içinde yaşamak İki ateş arasında epeyce sıkıntı çektik. A. Gündüz … Çağatay Osmanlı Sözlük
HUTUB — Zorluk, güçlük. * (Hatb. C.) İşler, maslahatlar. Mes eleler … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
SAYLEM — Zorluk, meşakkat … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
SUUBET — Zorluk, güçlük … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
USRET — Zorluk, güçlük. Darlık, sıkıntı. İşlemezlik … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
Ottoman Turkish language — Ottoman Turkish لسان عثمانى lisân ı Osmânî Spoken in Ottoman Empire … Wikipedia
Altosmanisch — Osmanisch (لسان عثمانى,lisân ı Osmânî) Gesprochen in Osmanisches Reich Linguistische Klassifikation Turksprachen Oghusische Sprachen Osmanisch … Deutsch Wikipedia
Altosmanische Sprache — Osmanisch (لسان عثمانى,lisân ı Osmânî) Gesprochen in Osmanisches Reich Linguistische Klassifikation Turksprachen Oghusische Sprachen Osmanisch … Deutsch Wikipedia