-
1 yumuşak
yumuşak <- ğı> weich; LING stimmhaft; Klima, Luft mild; fig nachgiebig, lenksam; Wort süß, angenehm;yumuşak başlı umgänglich, nachgiebig;yumuşak g das weiche G (Ğ, ğ) -
2 yumuşak
1) weich\yumuşak iniş eine weiche Landung2) sanft\yumuşak bakışlar sanfte Blicke -
3 yumuşak
мя́гкий пуши́стый* * *озвонч. -ğı; врз.мя́гкийyumuşak adam — мя́гкий челове́к
yumuşak ağaç — мя́гкая древеси́на
yumuşak bakır — мя́гкая медь
yumuşak ekmek — мя́гкий хлеб
yumuşak hava — мя́гкая пого́да
yumuşak iklim — мя́гкий кли́мат
yumuşak kumaş — мя́гкая немну́щаяся ткань
yumuşak muameli — мя́гкое обхожде́ние
yumuşak sözler — ла́сковые слова́
yumuşak toprak — мя́гкая земля́
-
4 yumuşak
в разн. знач. мя́гкийyumuşak adam — мя́гкий челове́к
yumuşak ağaç — мя́гкая древеси́на
yumuşak bakır — мя́гкая медь
yumuşak kumaş — мя́гкая не мнуща́яся ткань
yumuşak başlı — послу́шный, сгово́рчивый, покла́дистый, с мя́гким хара́ктером
-
5 yumuşak su
мя́гкая вода́ -
6 yumuşak
кызтәкә; йомшак -
7 yumuşak
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > yumuşak
-
8 yumuşak su
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > yumuşak su
-
9 yumuşak
adj. benignant, bland, ductile, easygoing, effeminate, flabby, flaccid, floppy, gentle, kid glove, kindly, lax, lenient, light, limp, malleable, mellow, mild, pulpy, smooth, soft, soft boiled, spongy, supple, tender, velvet, yielding* * *1. soft 2. supple 3. balmy 4. ductile 5. flaccid 6. fluffy 7. lenient 8. malleable 9. smoother (adj.) 10. softer (adj.) 11. tender (adj.) -
10 yumuşak
nerm--------rûnerm -
11 yumuşak
Yumşaq -
12 yumuşak
cichy; delikatny; łagodny; miękki; spokojny -
13 yumuşak
шъабэ/ щабэ -
14 yumuşak
шъабэ -
15 yumuşak
μαλακός, τρυφερός, αφράτος, απαλός -
16 yumuşak
رقيقساكتصامتلطيفناعم -
17 yumuşak
1. رقيق [رَقِيق]2. ساكت [ساكِت]Anlamı: sessiz3. صامت [صامِت]Anlamı: sessiz4. لطيف [لَطِيف]Anlamı: hoşa giden5. ناعم [ناعِم] -
18 yumuşak
"soft; tender; gentle; flexible; yielding; mellifluous, mellifluent; (hava) genial, balmy; (iklim) benign, mild" -
19 yumuşak su
soft water -
20 yumuşak
"soft; tender; gentle; mild; yielding; pliable. - ağızlı (equine) that takes a bit easily. - başlı compliant; tractable; mild; docile. - damak anat. soft palate. - huylu atın çiftesi pek olur. proverb When a mild-mannered person blows his stack, he blows it in a big way. - su soft water. - yüzlü (someone) who is too kind to refuse a request."
См. также в других словарях:
yumuşak — sf., ğı 1) Dokunulduğunda veya üzerine basıldığında çukurlaşan, eski biçimini kaybeden, katı karşıtı Pamuk yumuşaktır. 2) Kolaylıkla bükülen, buruşmayan, sert karşıtı Yaş dallar yumuşak olur. Yumuşak kumaş. 3) Dokunulduğunda hoş bir duygu… … Çağatay Osmanlı Sözlük
Yumuşak — Ali Yumuşak (* 1952) ist ein deutscher Journalist und Buchautor. Er ist Gründer der deutsch türkischen Medienagentur EuroPress. Der Maschinenbautechniker und diplomierte Betriebswirt arbeitete von 1975 bis 2000 in der deutschen Redaktion der… … Deutsch Wikipedia
yumuşak yüzlülük — is., ğü Yumuşak yüzlü olma durumu Umumi bir paydos borusu çalmaya iradesi ve yumuşak yüzlülüğü mâni idi. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
yumuşak başlı — sf. Uysal, kolay yola gelen (kimse) Ben, sakin, yumuşak başlı bir adamım. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
yumuşak su — is., yu Az kireçli su … Çağatay Osmanlı Sözlük
yumuşak ağızlı — sf. Kolay gem alan (hayvan) … Çağatay Osmanlı Sözlük
yumuşak buğday — is. Kırma ve öğütmeye karşı direnci daha az olan, öğütüldüğünde genelde daha ince un meydana getiren ve tane kesiti unsu yapıda, beyaz renkte ve mat görünüşlü olan buğday … Çağatay Osmanlı Sözlük
yumuşak damak — is., ğı, anat. Damağın boğaza yakın bölümü … Çağatay Osmanlı Sözlük
yumuşak iniş — is. Uzay araçlarında ve uçaklarda aracın ustalıkla, zemine çarpmaksızın yere inişi … Çağatay Osmanlı Sözlük
yumuşak karın — is., rnı Kişilerin, kurumların, ülkelerin konuşulmasından, gündeme getirilmesinden rahatsız olduğu durumlar, konular … Çağatay Osmanlı Sözlük
yumuşak ünsüz — is., dbl. Ötümlü ünsüz … Çağatay Osmanlı Sözlük