-
1 uzatmayalım
"in short; to cut a long story short" -
2 lafı fazla uzatmayalım
to put it in a nutshell -
3 uzatmak
uzatmak v/t verlängern (Frist, Leben, Vertrag); jemandem etwas reichen (z.B. Buch); Haare, Bart wachsen lassen; Hand usw ausstrecken; Laut längen; Leine spannen; Unterhaltung in die Länge ziehen; ÖKON Wechsel prolongieren; Zahlung verzögern, hinausziehen;uzatma! genug so!, mach’s kurz!;uzatmayalım fassen wir uns kurz! -
4 uzatmak
vt2) ( temdit etmek) verlängern3) ( görüşmeleri) in die Länge ziehen, hinauszögernuzatmayalım, ... kurzum...4) ( bacaklarını) ausstreckenayağını yorganına göre \uzatmak ( fig) sich nach der Decke streckendemir sacı çekiçleyerek/haddeleyerek \uzatmak Eisenblech durch Hämmern/Walzen strecken5) saç/sakal \uzatmak sich die Haare/einen Bart wachsen lassen6) ( germek) spannen7) ( vermek)birine bir şeyi \uzatmak jdm etw überreichenbirine elini \uzatmak jdm die Hand reichen [o entgegenstrecken]
См. также в других словарях:
uzatmayalım — kısacası Uzatmayalım, bir tazminat lafıdır tutturdu. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
her ne hâl ise — uzatmayalım, geçelim Her ne hâl ise bir çare bulunur … Çağatay Osmanlı Sözlük
neyse — bağ. 1) Önemi yok, olan oldu anlamında kullanılan bir söz 2) ünl. Çok şükür, bereket versin anlamında kullanılan bir söz 3) zf. Konuyu kapatalım, uzatmayalım, her ne ise anlamında kullanılan bir söz Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller neyse ne … Çağatay Osmanlı Sözlük
uzatmak — nsz 1) Uzamasına sebep olmak, uzamasını sağlamak Saç uzatmak. Tırnak uzatmak. 2) i Başı, kolları veya bacakları bir yere yöneltmek Koğuşun açık duran kapısından hastalar başlarını uzatıp koridordakilere, yerde duran sedyeye bakıyorlar. M. Ş.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yaptırmak — i, e Yapmasını sağlamak, yapmasına imkân vermek Uzatmayalım, yeni yaptırdığım smokini giydim. B. Felek … Çağatay Osmanlı Sözlük
kıyak yapmak — argo (birine) maddi ve manevi destek olmak, yardım etmek O kadar uzatmayalım bu işi, sana bir kıyak yapalım. T. Yücel … Çağatay Osmanlı Sözlük
her ne ise (veya neyse) — 1) ne olursa olsun, ne kadar ise, tutarı ne ise 2) konuyu kapatalım, olan olmuş, uzatmayalım Her ne ise daha bütün bunlar, şimdilik ortada yoktu. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük