-
1 uyku
uyku Schlaf m;-i uyku basmak der Schlaf überkommt jemanden;uyku çekmek sich einen (schönen) Schlaf gönnen;deliksiz bir uyku çekti er hat fest durchgeschlafen;uyku durak yok man kann kein Auge zutun;uyku gözünden akıyor ihm fallen die Augen zu;uyku ilacı Schlafmittel n;uyku sersemliği Schläfrigkeit f;uyku tulumu Schlafsack m; fig Schlafmütze f;-i uyku tutmuyor er kann nicht einschlafen;uykuda olmak fig stagnieren, eine Flaute haben;uykum açıldı mir ist der Schlaf vergangen;uykum geldi ich bin müde;hiç uykum yok ich kann kein Auge zutun;uykuya dalmak einschlafen;uykuya yatmak schlafen gehen -
2 uyku
uyku sohne pl Schlaf m\uyku çekmek ausgiebig schlafen\uyku tutmamak nicht einschlafen können\uykusunu almak (sich) ausschlafen\uykuya dalmak einschlafen, in Schlaf fallen [o versinken]\uykuya yatmak sich zum Schlafen hinlegenbu düşünce benim \uykumu kaçırdı dieser Gedanke raubte mir den Schlafbütün gece gözüme \uyku girmedi ( fig) ich habe die ganze Nacht kein Auge zugetanderin bir \uykuya dalmak in tiefen Schlaf fallengözüne \uyku girmemek kein Auge zutun -
3 uyku
1) сонuykusunu almak — вы́спаться
uykumu alamadım — я не вы́спался
- ı uyku bastı или -ı uyku bastırdı — [его́] кло́нит ко сну
uyku çekmek — хороше́нько вы́спаться; хорошо́ поспа́ть
deliksiz bir uyku çekti — он спал беспробу́дным сном
iyi bir uyku çektim — я хорошо́ вы́спался
uykuya dalmak — погрузи́ться в сон, засну́ть
uykuya doymak — вы́спаться
uyku ilâcı — снотво́рное [сре́дство]
uykusu kaçtı — он лиши́лся сна, он потеря́л сон
uyku kestirmek — вздремну́ть; забы́ться [сном]
uykusu kırıldı — ему́ переби́ли сон
uyku sersemliği — сонли́вость
uyku tulumu — а) со́ня, люби́тель поспа́ть; б) спа́льный мешо́к
uyku vermek — а) наводи́ть (навева́ть) сон; б) наводи́ть ску́ку
gözüme uyku girmiyor — я ника́к не могу́ засну́ть; мне не спи́тся
kuş uykusu — чу́ткий сон
2) прям., перен. спя́чка -
4 uyku
1) сонuykum açıldı / dağıldı — у меня́ пропа́л сон
uykusunu almak — вы́спаться
uyku basıyor / bastırıyor — сон одолева́ет, кло́нит ко сну (меня, его и т. п.)
uykusu başına sıçradı — он одуре́л от бессо́нницы
uykusu bölündü — сон его́ был пре́рван
uyku çekmek — хорошо́ вы́спаться
uykuya dalmak — погрузи́ться в [глубо́кий] сон
uyku durak yok — ни сна ни о́тдыха
uykum geliyor — мне хо́чется спать, меня́ кло́нит ко сну
uyku gözünden akıyor — у него́ глаза́ слипа́ются
uykusu kaçtı — он лиши́лся сна, он потеря́л сон
uyku kestirmek — вздремну́ть
uyku tutmuyor — не спи́тся, сон не берёт
uyku vermek — а) наве́ять сон; б) наводи́ть ску́ку
2) спя́чкаkış uykusu — зи́мняя спя́чка
kışın doğa uykudadır — зимо́й приро́да спит
onlar hâlâ uykudalar — они́ всё ещё в спя́чке
-
5 uyku
[T uyku, Az yuxu, Tk uki, from uyumak]: sleep, dreamA Concise Gagauz Dictionary with etymologies and Turkish, Azerbaijani and Turkmen cognates > uyku
-
6 uyku
"1. sleep. 2. sleepiness, drowsiness. -su açılmak/dağılmak to become fully awake. -sunu açmak /ın/ to drive away (someone´s) sleepiness. -su ağır heavy sleeper. -sunu almak to have a good night´s sleep, sleep well. - basmak/bastırmak /a/ suddenly to feel very sleepy. -su başına vurmak/- beynine sıçramak 1. to feel logy because of lack of sleep. 2. to be short-tempered owing to lack of sleep. -su bölünmek for (one´s) sleep to be interrupted. - çekmek to sleep a long time; to sleep deeply. -ya dalmak 1. to fall asleep; to doze off. 2. to stop paying attention to what is going on around one. - durak chance to rest, chance to catch one´s breath, breathing spell; moment´s peace: Bende uyku durak bırakmamıştın. You didn´t give me a moment´s peace. -su gelmek to feel sleepy. - gözünden akmak to be very sleepy, be unable to keep one´s eyes open. -su hafif (someone) who is a light sleeper. - hastalığı sleeping sickness. - ilacı soporific, sleep-inducing drug; sleeping pill(s). -su kaçmak 1. to be unable to get to sleep. 2. to be worried, lose sleep. -dan kalkmak to wake up and get out of bed. -da olmak 1. to be unaware of what´s going on. 2. (for a job, a matter) to be on ice for the time being; (for a job, a matter) to be hanging fire. - sersemliği sleepy feeling, grogginess, loginess. - tulumu 1. sleeping bag. 2. person who sleeps a lot, great sleeper. - tutmamak to be unable to go to sleep. -, uykunun mayasıdır. proverb The more you sleep, the sleepier you get./Sleep begets more sleep. -m var. I´m sleepy./I feel sleepy. - vermek to make a person feel sleepy. -ya yatmak to go to bed (in order to sleep). - zamanı bedtime, time to go to sleep." -
7 uyku
йокы -
8 uyku
adj. sleeping--------n. sleep, rest, nap, repose, shuteye, slumbers--------pref. dorm* * *1. sleep 2. snooze (n.) 3. sleep (n.) 4. slumber (n.) -
9 uyku
xew -
10 uyku
Yuxu -
11 uyku
sen -
12 uyku
чъые/ жей -
13 uyku
чъые -
14 uyku
ύπνος, νύστα -
15 uyku
رقادرقودسباتغمضكرىنوم -
16 uyku
1. رقاد [رُقَاد]Anlamı: tepki gücünün zayıfladığı ve her türlü etkinliğin büyük ölçüde azaldığı dinleme durumu2. رقود [رُقُود]Anlamı: tepki gücünün zayıfladığı ve her türlü etkinliğin büyük ölçüde azaldığı dinleme durumu3. سبات [سُبَات]Anlamı: tepki gücünün zayıfladığı ve her türlü etkinliğin büyük ölçüde azaldığı dinleme durumu4. غمض [غُمْض]Anlamı: tepki gücünün zayıfladığı ve her türlü etkinliğin büyük ölçüde azaldığı dinleme durumu5. كرى [كَرًى]Anlamı: tepki gücünün zayıfladığı ve her türlü etkinliğin büyük ölçüde azaldığı dinleme durumu6. نوم [نَوْم]Anlamı: tepki gücünün zayıfladığı ve her türlü etkinliğin büyük ölçüde azaldığı dinleme durumu -
17 uyku
sleep, shut-eye, kip -
18 uyku
yuxu -
19 uyku
sen; spánek; spaní -
20 uyku durak bırakmamak
= uyku durak vermemek не дава́ть ни сна ни поко́я
См. также в других словарях:
Uyku — Uyku, auf den Caraibischen Inseln das aus dem Manioc bereitete berauschende Getränk … Pierer's Universal-Lexikon
uyku — is. 1) Dış uyaranlara karşı bilincin, bütünüyle veya bir bölümünün yittiği, tepki gücünün zayıfladığı ve her türlü etkinliğin büyük ölçüde azaldığı dinlenme durumu Rahat bir uyku uyumuştum. S. F. Abasıyanık 2) mec. Çevrede olup bitenin farkında… … Çağatay Osmanlı Sözlük
Uyku Vadisi Hotel — (Ağaçlıhüyük,Турция) Категория отеля: Адрес: Gökçeler Köyü Güllük , 48200 Ağaçlıh … Каталог отелей
uyku semesi — uyku sersemliği … Beypazari ağzindan sözcükler
uyku sersemi — sf. Uyku sersemliği olan (kimse) Uyku sersemi, kendini toplayamıyor, yüzüme afal afal bakıyor. S. M. Alus … Çağatay Osmanlı Sözlük
uyku ilacı — is. Rahat uyuyabilmek için kullanılan ilaç Yorgunluk ona bir uyku ilacı gibi tesir etmişti. Ö. Seyfettin … Çağatay Osmanlı Sözlük
uyku semesi — is. Uyku sersemi … Çağatay Osmanlı Sözlük
uyku seti — is. Uyku takımı … Çağatay Osmanlı Sözlük
uyku basmak (veya bastırmak) — çok uykusu gelmek İkimiz de esniyorduk, uyku bastırıyordu. O. C. Kaygılı … Çağatay Osmanlı Sözlük
uyku gözünden akmak — çok uykusu gelmek Yorgunsun, uyku gözlerinden akıyor. A. Gündüz … Çağatay Osmanlı Sözlük
uyku kestirmek — kısa bir süre uyumak Ben de bu sayede biraz uyku kestirip kuvvetimi telafi ettim. A. Gündüz … Çağatay Osmanlı Sözlük