Перевод: со всех языков на все языки

со всех языков на все языки

tenakuz

  • 1 tenakuz

    tenakuz [ɑː] Gegensatz m, Gegenteil n;
    tenakuza düşmek ins Gegenteil verfallen

    Türkçe-Almanca sözlük > tenakuz

  • 2 tenakuz

    а противополо́жность; противоре́чие; контра́ст

    tenakuza düşmek — впада́ть в противоре́чие; противоре́чить самому́ себе́

    Büyük Türk-Rus Sözlük > tenakuz

  • 3 tenakuz

    αντίφαση

    Türkçe-Yunanca Sözlük > tenakuz

  • 4 tenâkuz

    arapça تناقض çelişki.

    Osmanlı Türkçesi Sözlüğü > tenâkuz

  • 5 tenakuz

    تباين
    تضاد
    تعارض
    تغاير
    خلاف
    فرق
    مخالفة

    Türkçe-Arapça Sözlük > tenakuz

  • 6 tenakuz

    1. تباين [تَبَايُن]
    Anlamı: çelişki
    2. تضاد [تَضَادّ]
    Anlamı: çelişki
    3. تعارض [تَعَارُض]
    Anlamı: çelişki
    4. تغاير [تَغَايُر]
    Anlamı: çelişki
    5. خلاف [خِلَاف]
    Anlamı: çelişki
    6. فرق [فَرْق]
    Anlamı: çelişki
    7. مخالفة [مُخالَفَة]
    Anlamı: çelişki

    Türkçe-Arapça Sözlük > tenakuz

  • 7 tenakuz

    contradiction, being contradictory. -a düşmek to contradict oneself.

    Saja Türkçe - İngilizce Sözlük > tenakuz

  • 8 çelişki

    1. اختلاف [اِخْتِلاف]
    Anlamı: çelişme, tenakuz
    2. تباين [تَبَايُن]
    Anlamı: çelişme, tenakuz
    3. تضارب [تَضَارُب]
    Anlamı: çelişme, tenakuz
    4. تغاير [تَغَايُر]
    Anlamı: çelişme, tenakuz
    5. تفاوت [تَفَاوُت]
    Anlamı: çelişme, tenakuz
    6. تناف [تَنَاف]
    Anlamı: çelişme, tenakuz
    7. خلاف [خِلَاف]
    Anlamı: çelişme, tenakuz
    8. مخالفة [مُخالَفَة]
    Anlamı: çelişme, tenakuz
    9. مغايرة [مُغَايَرَة]
    Anlamı: çelişme, tenakuz
    10. مناقضة [مُنَاقَضَة]
    Anlamı: çelişme, tenakuz

    Türkçe-Arapça Sözlük > çelişki

  • 9 تباين

    تَبَايُن
    1. varyasyon
    Anlamı: çeşitleme, değişim
    2. oransızlık
    3. terslik
    4. ihtilâf
    Anlamı: ayrılık, anlaşmazlık
    5. bağdaşmazlık
    Anlamı: uyuşmazlık, geçimsizlik
    6. ayrım
    Anlamı: benzer şeyleri birbirinden ayıran özellik, başkalık, fark
    7. tenakuz
    Anlamı: çelişki
    8. farklılık
    9. fark
    Anlamı: başkalık, ayrım
    10. eşitsizlik
    Anlamı: eşit olmama durumu, müsavatsızlık
    11. çelişki
    Anlamı: çelişme, tenakuz
    12. kontrast
    Anlamı: karşıtlık, zıtlık
    13. anlaşmazlık
    Anlamı: amaç ve düşünce ayrılığı, uyuşmazlık, ihtilâf
    14. ayrılık
    Anlamı: ayrı olma durumu, birinden uzak düşme

    Arapça-Türkçe Sözlük( قاموس عربي-تركي) > تباين

  • 10 تغاير

    تَغَايُر
    1. oransızlık
    2. terslik
    3. çeşitlilik
    4. bağdaşmazlık
    Anlamı: uyuşmazlık, geçimsizlik
    5. ayrım
    Anlamı: benzer şeyleri birbirinden ayıran özellik, başkalık, fark
    6. tenakuz
    Anlamı: çelişki
    7. ihtilâf
    Anlamı: ayrılık, anlaşmazlık
    8. fark
    Anlamı: başkalık, ayrım
    9. eşitsizlik
    Anlamı: eşit olmama durumu, müsavatsızlık
    10. uyuşmazlık
    11. çelişki
    Anlamı: çelişme, tenakuz
    12. anlaşmazlık
    Anlamı: amaç ve düşünce ayrılığı, uyuşmazlık, ihtilâf
    13. kontrast
    Anlamı: karşıtlık, zıtlık
    14. ayrılık
    Anlamı: ayrı olma durumu, birinden uzak düşme

    Arapça-Türkçe Sözlük( قاموس عربي-تركي) > تغاير

  • 11 خلاف

    خِلَاف
    1. uzlaşmazlık
    Anlamı: anlaşmaya, uzlaşmaya yanaşmama durumu
    2. ters
    3. karşıt
    4. husumet
    Anlamı: hasım olma durumu, düşmanlık
    5. kontrast
    Anlamı: karşıt, zıt
    6. terslik
    7. tenakuz
    Anlamı: çelişki
    8. ayrım
    Anlamı: benzer şeyleri birbirinden ayıran özellik, başkalık, fark
    9. fark
    Anlamı: başkalık, ayrım
    10. eşitsizlik
    Anlamı: eşit olmama durumu, müsavatsızlık
    11. maraza
    Anlamı: anlaşmazlık, çekişme, kavga
    12. karşı sav
    Anlamı: antitez, zıt
    13. kontra
    Anlamı: karşıt, karşı, aksi
    14. zıddiyet
    Anlamı: karşıtlık, birbirine zıt olma durumu
    15. aleyh
    Anlamı: karşı, karşıt ve zıt
    16. nifak
    Anlamı: geçimsizlik, anlaşmazlık
    17. çelişki
    Anlamı: çelişme, tenakuz
    18. anlaşmazlık
    Anlamı: amaç ve düşünce ayrılığı, uyuşmazlık, ihtilâf
    19. kontrast
    Anlamı: karşıtlık, zıtlık
    20. karşı
    Anlamı: karışıt, zıt, muhalif
    21. ayrılık
    Anlamı: ayrı olma durumu, birinden uzak düşme
    22. düşmanlık

    Arapça-Türkçe Sözlük( قاموس عربي-تركي) > خلاف

  • 12 مخالفة

    I
    مُخَالَفَة
    faul
    II
    مُخالَفَة
    1. itaatsizlik
    2. bağdaşmazlık
    Anlamı: uyuşmazlık, geçimsizlik
    3. tenakuz
    Anlamı: çelişki
    4. muhalefet
    Anlamı: karşı olma durumu, aykırılık
    5. çelişki
    Anlamı: çelişme, tenakuz
    6. aykırılık

    Arapça-Türkçe Sözlük( قاموس عربي-تركي) > مخالفة

  • 13 تباين

    bağdaşmazlık; anlaşmazlık; ayrılık; ayrım; çelişki; eşitsizlik; fark; farklılık; ihtilâf; kontrast; oransızlık; tenakuz; terslik; varyasyon

    Arabic-Turkish dictionary > تباين

  • 14 تضاد

    aleyhtarlık; antitez; aykırılık; karşıtlık; kontrast; tenakuz; tezat; zıddiyet

    Arabic-Turkish dictionary > تضاد

  • 15 تعارض

    bağdaşmazlık; çelişmek; dalaş; hırgür; tenakuz; terslik

    Arabic-Turkish dictionary > تعارض

  • 16 تغاير

    bağdaşmazlık; anlaşmazlık; ayrılık; ayrım; çelişki; çeşitlilik; eşitsizlik; fark; ihtilâf; kontrast; oransızlık; tenakuz; terslik; uyuşmazlık

    Arabic-Turkish dictionary > تغاير

  • 17 خلاف

    aleyh; anlaşmazlık; ayrılık; ayrım; çelişki; düşmanlık; eşitsizlik; fark; husumet; karşı; karşı sav; karşıt; kontra; kontrast; maraza; nifak; tenakuz; terslik; ters; uzlaşmazlık; zıddiyet

    Arabic-Turkish dictionary > خلاف

  • 18 فرق

    açmak; bağdaşmazlık; anlaşmazlık; ayırmak; ayrılık; ayrım; bazı; birtakım; bölüm; cüz; çeşitlilik; dağıtmak; dağılmak; dayamak; ekip; endişe; eşitsizlik; ezinti; fark; fasıl; fırka; grup; haşyet; havil; hisse; ihtilâf; kader; korku; kontrast; korkak; korkmak; korkutmak; oransızlık; panik; perva; sabah; seher; seksiyon; sürü; takım; tenakuz; terslik; uçurum; ürkütmek; uyuşmazlık; ürküntü; yılgı; yüreksiz

    Arabic-Turkish dictionary > فرق

  • 19 مخالفة

    bağdaşmazlık; aykırılık; çelişki; faul; itaatsizlik; muhalefet; tenakuz

    Arabic-Turkish dictionary > مخالفة

  • 20 اختلاف

    اِخْتِلاف
    1. oransızlık
    2. çeşitlilik
    3. ihtilâf
    Anlamı: ayrılık, anlaşmazlık
    4. terslik
    5. bağdaşmazlık
    Anlamı: uyuşmazlık, geçimsizlik
    6. farklılık
    7. ayrım
    Anlamı: benzer şeyleri birbirinden ayıran özellik, başkalık, fark
    8. fark
    Anlamı: başkalık, ayrım
    9. eşitsizlik
    Anlamı: eşit olmama durumu, müsavatsızlık
    10. uyuşmazlık
    11. çelişki
    Anlamı: çelişme, tenakuz
    12. ayrılık
    Anlamı: ayrı olma durumu, birinden uzak düşme
    13. kontrast
    Anlamı: karşıtlık, zıtlık
    14. anlaşmazlık
    Anlamı: amaç ve düşünce ayrılığı, uyuşmazlık, ihtilâf
    15. değişiklik

    Arapça-Türkçe Sözlük( قاموس عربي-تركي) > اختلاف

См. также в других словарях:

  • tenaküz — tenâküz: çelişki …   Hukuk Sözlüğü

  • tenakuz — is., esk., Ar. tenāḳuż Anlam aykırılığı, çelişme, çelişki Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller tenakuza düşmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tenâkuz — (A.) [ ﺾﻗﺎﻨﺕ ] çelişki …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • TENAKUZ — Sözün birbirini tutmaması. Konuşmada beyan edilen söz ve fikirlerin birbirine zıt olması. * Man: İki şeyin birbirine nakiz olması. Bir şeyin nakizi, o şeyin ref inden (kaldırılmasından) ibarettir …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • TENAKUZÂT — (Tenakuz. C.) Tenakuzlar …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • çelişki — is. Çelişme, tenakuz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»