-
1 tırtık
-
2 tırtık
-
3 tırtık
"nick; notch. - tırtık full of nicks or notches. " -
4 tırtık
озвонч. -ğıнеро́вность, зазу́брина -
5 tırtık
n. serration, tooth, knurl -
6 tirtik
шрам -
7 tırtık
أخدودثلمثلمةحزفرضةفل -
8 tırtık
-
9 tırtık tırtık
schartig, voller Scharten -
10 tırtık tırtık
неро́вно; шерохова́то -
11 tırtık yapmak
v. knurl -
12 knurl
n. diş, çentik, tırtık, tırtıl, yumru, topak, budak————————v. diş açmak, tırtık yapmak* * *tırtır aç -
13 tooth
n. diş, pütür, tırtık, sert yüzey (kâğıt vb.), damak zevki, sevme (yemek)————————v. diş açmak, dişlemek, pütürlü yapmak (kumaş vb), dişleri birbirine geçmek* * *1. dişle kapla (v.) 2. diş (n.)* * *[tu:Ɵ]plural - teeth; noun1) (any of the hard, bone-like objects that grow in the mouth and are used for biting and chewing: He has had a tooth out at the dentist's.) diş2) (something that looks or acts like a tooth: the teeth of a comb/saw.) (tarak/testere) dişi•- teethe- toothed
- toothless
- toothy
- toothache
- toothbrush
- toothpaste
- toothpick
- be, get long in the tooth
- a fine-tooth comb
- a sweet tooth
- tooth and nail -
14 serration
n. diş diş oluş, tırtıklı oluş, tırtık, tırtıl -
15 serration
n. diş diş oluş, tırtıklı oluş, tırtık, tırtıl -
16 أخدود
kertik; tırtık; yiv -
17 ثلم
çentmek; çentiklemek; çetele; kertik; kertiklemek; kertmek; tırtık -
18 ثلمة
çetele; kertik; tırtık -
19 حز
çentmek; çentik; çentiklemek; çetele; katetmek; kertik; kertiklemek; kertmek; kırkmak; koparmak; tırtık -
20 فرضة
çentik; çetele; kertik; tırtık
- 1
- 2
См. также в других словарях:
tırtık — is., ğı Çentik Birleşik Sözler tırtık tırtık … Çağatay Osmanlı Sözlük
tırtık tırtık — sf. Pürüzlü, düz olmayan, çentikli … Çağatay Osmanlı Sözlük
çentik — is., ği 1) Bir şeyin kenarından kesilerek veya kırılarak açılan küçük kertik, tırtık Bıçağın ağzında çentik var. 2) Küçük oyuk İhtiyarın uzun şakaklarında, gözlerinin altında bıçak yaraları gibi ince çizgiler, çukurlar, oyuklar, çentikler,… … Çağatay Osmanlı Sözlük