-
1 вольно
serbestçe* * *сли́шком во́льно истолко́вывать факты — olayları aşırı serbestlikle yorumlamak
во́льно или нево́льно — isteyerek veya istemeyerek
••стоя́ть во́льно! (команда) — rahat dur!
-
2 свободно
1) özgür(ce), serbest(çe)жить свобо́дно — özgür / hür yaşamak
свобо́дно и́збранные наро́дом представи́тели — halkın özgürce / serbestçe seçtiği temsilciler
кни́га продаётся свобо́дно — kitap serbest satılmaktadır
он ведёт себя́ сли́шком свобо́дно — davranışları fazla serbest
3) врз rahatlıkla, rahat rahat, rahatça; kolaylıkla; sereserpeон свобо́дно говори́т по-неме́цки — Almancayı su gibi konuşur
кома́нда свобо́дно вы́шла в фина́л — takım rahatlıkla finale kaldı
здесь свобо́дно ся́дут де́сять челове́к — burada on kişi sereserpe oturabilir
4) в соч.пиджа́к сиди́т свобо́дно — ceket boldur
5) безл., → сказ.в ко́мнатах светло́ и свобо́дно — odalar aydınlık ve ferahtır
здесь свобо́дно? — bu yer boş mu?
••вздохну́ть свобо́дно — rahat bir nefes / soluk almak
См. также в других словарях:
serbestçe — zf. Serbest bir biçimde … Çağatay Osmanlı Sözlük
açık büfe — is. Konukların yiyecek ve içeceklerini serbestçe seçebildikleri sofra … Çağatay Osmanlı Sözlük
açık kapı politikası — is., tic. Yabancı malları bir ülkeye serbestçe sokma politikası, açık kapı siyaseti … Çağatay Osmanlı Sözlük
açık pazar — is., ekon. Her devletin malını serbestçe satabileceği, gümrük işlemleri yapılmayan şehir veya ülke … Çağatay Osmanlı Sözlük
barok — is., Fr. baroque 1) M.S. 1600 1750 yılları arasındaki klasik sanatı izleyen resim ve mimarlık üslubu Barok üslubu dağınık, yüklü, şişkin biçimlerin aşırı ölçüde yığılmasıyla kendini gösterir. 2) Batı edebiyatlarında dengeden çok harekete,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
çevrilgen — sf. Serbestçe dövize çevrilebilen (para) … Çağatay Osmanlı Sözlük
çevrilgenlik — is., ği, ekon. Paranın serbestçe dövize çevrilebilirliği, konvertibilite … Çağatay Osmanlı Sözlük
denizanası — is., hay. b. Sölenterlerden, yassı bir diske benzeyen, saydam, serbestçe yüzebilen deniz hayvanı, medüz … Çağatay Osmanlı Sözlük
dili tutuk — sf., ğu Serbestçe, kolaylıkla konuşamayan (kimse) … Çağatay Osmanlı Sözlük
giriş kartı — is. Bir kuruluşa, bir toplantıya veya bir spor karşılaşmasına serbestçe girebilme olanağı sağlayan belge … Çağatay Osmanlı Sözlük
haymana — is. 1) Hayvanların serbestçe salındığı çayırlık 2) hlk. Tembel Birleşik Sözler haymana beygiri haymana mandası haymana öküzü … Çağatay Osmanlı Sözlük