-
1 senaryo
[n]senaryo -
2 сценарий
Турецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > сценарий
-
3 سيناريو
senaryo -
4 scenario
senaryo -
5 screenplay
senaryo -
6 scenario
senaryo -
7 scriptwriter
senaryo yazari, oyun yazari -
8 screenplay
-
9 script
n. el yazısı şeklinde matbaa harfleri, diyalog, el yazısı, alfabe, senaryo, senet, sınav kâğıdı* * *1. betik 2. el yazısı* * *[skript](the text of a play, talk etc: Have the actors all got their scripts?) senaryo -
10 scriptwriter
n. senarist, senaryo yazarı* * *noun (a person who writes the texts for radio or television programmes.) senaryo yazarı, senarist -
11 scenario
n. senaryo* * *senaryo -
12 разыгрывать
несов.; сов. - разыгра́ть1) oynamak; icra etmek ( исполнить - о музыкальном произведении)он бы́стро разыгра́л дебю́т — шахм. açılış hamlelerini çabuklukla oynadı
он ма́стерски разыгра́л э́ту па́ртию в ша́хматы — bu satranç partisini ustalıkla sonuçlandırdı
3) ( в лотерею) koymakчто бу́дет разы́грано в вещеву́ю лотере́ю? — eşya piyangosuna neler konacak?
4) (изображать собой кого-что-л.) taslamakне разы́грывай из себя́ геро́я! — yiğitlik taslama!
5) разг. ( одурачивать) oyun etmek / oynamak; işletmek••разыгра́ть фарс — oyun sahnelemek, senaryo sergilemek
-
13 сценарий
м -
14 сценарист
мsenaryo yazarı, senaryocu, senarist -
15 book
n. kitap, defter; liste; libretto, opera metni; senaryo————————v. kaydetmek, deftere işlemek; ayırmak, yer ayırmak; tutmak; rezervasyon yapmak, ayırtmak* * *1. rezerve et (v.) 2. kitap (n.)* * *[buk] 1. noun1) (a number of sheets of paper (especially printed) bound together: an exercise book.) defter2) (a piece of writing, bound and covered: I've written a book on Shakespeare.) kitap3) (a record of bets.) müşterek bahis kayıt defteri2. verb1) (to buy or reserve (a ticket, seat etc) for a play etc: I've booked four seats for Friday's concert.) ayırtmak2) (to hire in advance: We've booked the hall for Saturday.) tutmak•- bookable- booking
- booklet
- bookbinding
- bookbinder
- bookcase
- booking-office
- bookmaker
- bookmark
- bookseller
- bookshelf
- bookshop
- bookworm
- booked up
- book in
- by the book -
16 continuity
n. devamlılık, süreklilik, akıcılık; mantıksal bağ; senaryo, program metni; kolay anlaşılan şey* * *süreklilik* * *[kon-]1) (the state of being continuous or logically related: It is important to children to have some continuity in their education.) devamlılık, süreklilik2) (the detailed arrangement of the parts of a story etc for a film script etc.) ayrımlama -
17 continuity writer
n. senaryo yazarı, metin yazarı -
18 scenarist
n. senarist, senaryo yazarı -
19 continuity writer
n. senaryo yazarı, metin yazarı -
20 scenarist
n. senarist, senaryo yazarı
- 1
- 2
См. также в других словарях:
senaryo — is., Fr. scénario 1) Tiyatro oyunu, piyes, film, dizi film vb. eserlerin sahnelerini ve akışını gösteren yazılı metin Şuuraltında yaşayan senaryo, kocasının yanlış rol oynaması ile baştan aşağı değişti. M. Ş. Esendal 2) mec. Bir olayı başka bir… … Çağatay Osmanlı Sözlük
Özgür Özata — Born Özgür Özata May 2, 1977 (1977 17 02) (age 33) İskenderun, Turkey … Wikipedia
çevirim senaryosu — is., sin. Çekimlere bölünmüş, her çekimin sayısı belirtilmiş, çevirim için bütün teknik açıklamaları ve konuşmaları içine alan senaryo … Çağatay Osmanlı Sözlük
özet — is. 1) Bir yazı veya sözün anlamını daha kısa ve özlü biçimde veren yazı veya söz, hülasa, fezleke Romanın özeti. 2) sin., TV Filmin konusunu en kısa biçimde anlatan, bir senaryo çalışmasının ilk basamağı olan metin Birleşik Sözler hesap özeti… … Çağatay Osmanlı Sözlük
senaryocu — is. Senaryo yazarı kimse, senarist … Çağatay Osmanlı Sözlük
senaryoculuk — is., ğu Senaryo yazarlığı … Çağatay Osmanlı Sözlük
şişirmek — i 1) Şişkin bir duruma getirmek Nefesinin olanca gücü ve hızıyla şişirdiği tulumu dudaklarına yanaştırdı. O. C. Kaygılı 2) mec. Abartmak 3) mec. Bir sözü veya yazıyı gereksiz yere uzatmak 4) nsz, mec. Baştan savma iş görmek Şimdi çabuk tarafından … Çağatay Osmanlı Sözlük
şuuraltı — is., ruh b. Bilinçaltı Şuuraltında yaşayan senaryo, kocasının yanlış rol oynaması ile baştan aşağı değişti. M. Ş. Esendal … Çağatay Osmanlı Sözlük
rejisörlük etmek — tiyatro ve sinema sanatında yönetmenlik yapmak Dublaj yapıyor, film çeviriyor, rejisörlük ediyor, senaryo yazıyor. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük