-
1 штакетник
Турецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > штакетник
-
2 зарешетить
сов.parmaklık takmak; parmaklık taktırmakдом с зареше́ченными о́кнами — pencereleri parmaklıklı ev
-
3 загородка
-
4 изгородь
-
5 ограда
-
6 перила
мн.parmaklık, korkuluk; küpeşte -
7 прут
м1) ince esnek dal; sorkun ( ивовый)2) ( металлический) çubuk (-ğu)пру́тья желе́зной огра́ды — parmaklık demirleri
-
8 решётка
жparmaklık; kafes ( с переплетением)водосто́чная решётка — yağmur suyu ızgarası
••посади́ть кого-л. за решётку — demir parmaklıklar arkasına atmak
-
9 решётчатый
kafesli; (demir) parmaklıklıрешётчатое окно́ — kafesli pencere
решётчатая огра́да — parmaklık
-
10 шлагбаум
мgeçit parmaklığı, iner kalkar parmaklık -
11 балюстрада
tırabzan, parmaklık, korkuluk, balüstratТурецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > балюстрада
-
12 балясина
korkuluk dikmesi, parmaklık babası, tırabzan ayağıТурецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > балясина
-
13 железная решетка
demir parmaklık, ızgaraТурецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > железная решетка
-
14 ограда
Турецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > ограда
-
15 ограждение
korkuluk, çit, bariyer, çit duvarı, çevre duvarı, parmaklık- защитное ограждение
- парапетное ограждение
- проволочное ограждение
- снегозадерживающее ограждение
- шпунтовое ограждениеТурецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > ограждение
-
16 парапет
parapet, korkuluk, parmaklık, göğüs siperi, barbataТурецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > парапет
-
17 парапетное ограждение
parapet, korkuluk, parmaklık, göğüs siperiТурецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > парапетное ограждение
-
18 перила
Турецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > перила
-
19 решетка
ızgara, kafes, menfes, parmaklık- решетка ливнестока
- решетка радиатора
- решетка фанкойла
- балконная решетка
- вентиляционная решетка
- водосточная решетка
- грязеприемная решетка
- дворовая решетка ливнестока
- декоративная решетка радиатора
- дренажная решетка
- железная решетка
- колосниковая решетка
- напольная решетка
- оконная решеткаТурецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > решетка
-
20 стойка перил
korkuluk dikmesi, korkuluk babası, korkuluk direği, dekoratif parmaklık dikmesiТурецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > стойка перил
См. также в других словарях:
parmaklık — is., ğı 1) Dik ve biraz aralıklı olarak yan yana dizilmiş tahta, demir vb. çubuklarla yapılmış bölme veya korkuluk Köşkün tahta parmaklıkları önünde rahatsız etmekten çekinerek hatır soruyorlar. A. Gündüz 2) Kesik veya yara bulunan parmağı… … Çağatay Osmanlı Sözlük
parmaclâc — PARMACLẤC, parmaclâcuri, s.n. 1. Construcţie de lemn, de piatră etc. de forma unui perete sau a unui gard scund, folosită pentru a mărgini o altă construcţie sau un element de construcţie. 2. Gard, grilaj; (rar) fiecare dintre scândurile, barele… … Dicționar Român
parmac — PARMÁC, parmaci, s.m. Par sau stâlp (gros) folosit la diverse construcţii deschise (prispe, pridvoare, garduri etc.). – Din tc. parmak. Trimis de valeriu, 21.10.2005. Sursa: DEX 98 PARMÁC s. 1. v. par. 2. v. stâlp. Trimis de siveco, 13.09.2007 … Dicționar Român
angıç — is., cı, hlk. Harman zamanı fazla sap yüklemek için öküz ve at arabalarının iki tarafına takılan parmaklık, kanat … Çağatay Osmanlı Sözlük
cağ — 1. is., hlk. Büyük bez veya deri torba, cav 2. is., hlk. 1) Lavabo, banyo 2) Hamam, duş, banyo vb. yerlerde atık suyun akmasını sağlayan delik 3. is., hlk. Parmaklık, korkuluk … Çağatay Osmanlı Sözlük
demirli — sf. 1) İçinde metal veya karışım durumunda demir bulunan Demirli sular. Demirli ilaçlar. 2) Demir parmaklık veya demir bir parça takılmış olan Önüne bakmadığı için ucu demirli kunduraları köprü dubalarının çivilerine takılıp tökezliyor. B. Felek… … Çağatay Osmanlı Sözlük
ızgara — is., Rum. 1) Metal çubukların, ağaç dallarının aralıklı sıralanmasıyla yapılan parmaklık veya kafes biçiminde araç 2) Pisliklerin su yollarını tıkamasını önlemek veya havalandırmak amacıyla su yollarının havalandırma çıkışları üzerine konulan… … Çağatay Osmanlı Sözlük
ızgara parmaklığı — is. Yüzen cisimleri ve yaprakları tutmak için, bir barajda, yükleme odasında basınçlı boru ağzının önüne eğik olarak yerleştirilen demir parmaklık … Çağatay Osmanlı Sözlük
korkuluk — is., ğu 1) Tarla, bağ ve bahçelerde kuşların zarar vermesini önlemek için konulan, insana benzer kukla 2) Düşme tehlikesi olan yerlere çekilen duvar veya parmaklık Eskiden köprünün güney kıyısında demir parmaklıklı bir korkuluk vardı. N. Cumalı… … Çağatay Osmanlı Sözlük
merdiven korkuluğu — is. Merdivenlerin boşluk tarafındaki demir veya ahşap parmaklık, tırabzan Merdiven korkuluğu demek olan tırabzanın başındaki direk başlığa tırabzan babası denir. B. Felek … Çağatay Osmanlı Sözlük
hail — duvar, çit, parmaklık, tahta perde gibi taşınmazları birbirinden ayıran işaret ve engeller … Hukuk Sözlüğü