-
41 sentry go
nöbet -
42 turn of duty
nöbet -
43 guard duty
nöbet -
44 sentry go
nöbet -
45 turn of duty
nöbet -
46 불침번
nöbet -
47 keşik
nöbet -
48 növbətçilik
nöbet -
49 дежурство
nöbet* * *сnöbet; nöbetçilik -
50 черёд
nöbet* * *м, разг.sıra; nöbetпришёл наш черёд плати́ть — bizim ödeme sıramız geldi
••всё пошло́ свои́м чередо́м — herşey mutat yoluna girdi
-
51 guard
nöbet, koruma; savunma pozisyonu, gard; koruma görevlisi, koruyucu, bekçi, nöbetçi; koruyucu nesne, korumak; beklemek; önlem almak, tedbirli olmak, korunmak; nöbet tutmak; denetlemek, denetim altina almak, kontrol etmek -
52 spell
nöbet, is nöbeti; süre, dönem, devre; nöbet, kriz; büyü, sihir, tilsim, büyülü söz; harf harf söylemek/yazmak, harflemek; (bir sözcügün harflerini) düzgün bir siraya yerlestirmek; (bir sözcügü) olusturmak; anlamina gelmek, demek olmak -
53 vigil
(nöbet, vb. için) geceleyin uyumama, nöbet tutma -
54 дежурство
nöbet, nöbetçilikТурецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > дежурство
-
55 keep guard
nöbet tutmak, korumak -
56 keep watch and ward
nöbet tutmak -
57 mount guard
nöbet tutmak, nöbetçi olmak -
58 keep guard
nöbet tutmak, korumak -
59 keep watch and ward
nöbet tutmak -
60 mount guard
nöbet tutmak, nöbetçi olmak
См. также в других словарях:
nobet — nobét, nobéturi, s.n. (înv.) 1. paradă cu muzică militară, seara, la curtea domnească; serenadă executată de muzica militară turcească. 2. schimbare. 3. obicei, rânduieli. Trimis de blaurb, 27.10.2008. Sursa: DAR nobét ( turi), s.n. – Schimb. – … Dicționar Român
nobet — nóbet m DEFINICIJA reg. pov. zast. 1. smjena u stražarenju; straža 2. meton. utvrđeni red po kojem više osoba obavlja isti posao jedna za drugom; turnus ETIMOLOGIJA tur. nöbet ← arap. näwbä: red, turnus … Hrvatski jezični portal
nöbet — is., Ar. nevbet 1) Sıra, keşik Bu akşam nöbet sizde, masrafı siz yapacaksınız. 2) Sıra ile yapılan görev, iş Karlı dağlar başında nöbet geceleri, siper içlerindeki yağmurlu uzun günler. Y. K. Karaosmanoğlu 3) Hastalık sebebiyle titreme, yüksek… … Çağatay Osmanlı Sözlük
nöbet beklemek (veya tutmak) — 1) asker, polis vb. bir yeri, bir kimseyi, bir aracı gözetlemek, korumak gibi amaçlarla bulunduğu yerden belli bir süre ayrılmamak Geceleyin nöbet bekleyen muhafızlara ve hizmetçilere görünmeden ... inermiş. R. H. Karay 2) kurum ve kuruluşlarda… … Çağatay Osmanlı Sözlük
nöbet şekeri — is. Halk arasında ilaç olarak kullanılan billurlaşmış şeker … Çağatay Osmanlı Sözlük
nöbet çalmak — belli zamanlarda mızıka çalmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
değirmene gelen nöbet bekler — bir şeyden birçok kimse yararlanacaksa, herkes geliş sırasıyla işini görmek üzere beklemelidir anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
NİYABE — Nöbet … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
Nö. — NöBet (International » Turkish) NöBetçI (International » Turkish) … Abbreviations dictionary
MEBERRET — Nöbet şekeri … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MÜNAVEBETEN — Nöbet ile, nöbetleşerek. Sırayla … Yeni Lügat Türkçe Sözlük