-
1 koskocaman
koskocaman riesig, riesengroß -
2 koskocaman
riesig, gewaltig, riesengroß -
3 koskocaman
огро́мнейший, пребольшу́щий, грома́дный -
4 koskocaman
adj. enormous, huge, giant, very big, tremendous, whacking, whaling -
5 koskocaman
θεόρατος, τεράστιος κοτζα -
6 koskocaman
أبجربدينجبارجريمجسامجسيمهائل -
7 koskocaman
1. أبجر [أَبْجَر]Anlamı: çok büyük, çok iri, muzzam2. بدين [بَدِين]Anlamı: çok büyük, çok iri, muzzam3. جبار [جَبَّار]Anlamı: çok büyük, çok iri, muzzam4. جريم [جَريم]Anlamı: çok büyük, çok iri, muzzam5. جسام [جُسَام]Anlamı: çok büyük, çok iri, muzzam6. جسيم [جَسِيم]Anlamı: çok büyük, çok iri, muzzam7. هائل [هائِل]Anlamı: çok büyük, çok iri, muzzam -
8 koskocaman
huge, enormous, tremendous -
9 koskocaman
huge, enormous. -
10 koskocaman şey
n. whacker -
11 τεράστιο
koskocaman, muazzam, dev -
12 колоссальный
muazzam* * *dev, devasa, koskocaman, muazzamколосса́льный успе́х — muazzam bir başarı
колосса́льное зда́ние — koskocaman / muazzam bir bina
вы сде́лали колосса́льное де́ло — dev bir işin üstesinden geldiniz
-
13 colossale
(pl colossales)koskocaman, devasa ['koskoʤaman] -
14 громада
ж, в соч.грома́ды корабле́й — koskocaman gemiler
-
15 громадина
-
16 громадный
kocaman,muazzam* * *koskocaman; muazzamгрома́дное зда́ние — koskoca bina
грома́дный успе́х — muazzam bir başarı
-
17 саженный
-
18 сонмище
сsürü, kalabalıkце́лое со́нмище комаро́в — koskocaman bir sivrisinek sürüsü uyu
-
19 чудовищный
dehşet verici,korkunç; devasa,kocaman* * *1) korkunç, dehşet vericiчудо́вищное преступле́ние — korkunç bir cinayet
2) (огромный, гигантский) koskocaman, devasa, muazzam -
20 enormous
adj. büyük, azman, kocaman, koskocaman, dağ gibi, muazzam* * *iri* * *[i'no:məs](very large: The new building is enormous; We had an enormous lunch.) çok büyük, muazzam- enormity
См. также в других словарях:
koskocaman — sf. 1) Çok büyük, çok iri, muazzam O sıralarda insana hayret verecek kadar koskocaman ve sapsarı bir ay fırladı. Halikarnas Balıkçısı 2) Geniş, büyük, kalabalık Size bu koskocaman şehirde yalnız, yapayalnız olduğunu söyler. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
muazzam — sf., Ar. muˁaẓẓam 1) Çok büyük, çok iri, koskoca, koskocaman Muazzam, biraz da esrarlı, karanlık, eski bir konaktaydı. H. E. Adıvar 2) Alışılmışın sınırlarını aşan 3) mec. Güçlü, önemli Fakat muazzam hakikatlere karşı göz yumanlardan değilim. A.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
oklava — is. Hamur açmakta kullanılan silindir biçiminde uzunca, ince değnek Yufkacılar burada açarlar, koskocaman oklavalarla. S. F. Abasıyanık Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller oklava yutmuş gibi … Çağatay Osmanlı Sözlük