-
1 kesilme
-
2 kesilme
n. disconnection, disconnexion, discontinuance, stopping, being cut, ceasing, abscission, cessation, disruption, laceration, surcease* * *1. amputation 2. cessation 3. discontinuance 4. discontinuation 5. interruption -
3 kesilme
κοπή, αποκοπή, διακοπή -
4 kesilme
interruption -
5 kesilme
"1. being cut, cutting. 2. being stopped, stoppage; interruption. 3. being exhausted, exhaustion. 4. souring." -
6 kesilme
přerušení; zastavení -
7 kesilme öngerilimi
cutoff bias -
8 kesilme noktası
arrest point -
9 kesilme sinyali
interrupt signal -
10 kesilme çözümleyici
interrupt analyser -
11 nefesi kesilme
nefesi kesilme (at)n. heave -
12 otomatik kesilme
automatic interrupt -
13 sütten kesilme
n. delactation* * *ablactation -
14 iştahı kesilme
n. loss of appetite -
15 soluğu kesilme
n. gasp -
16 taş kesilme
n. petrifaction, fossilization -
17 otomatik kesilme
automatic interrupt -
18 being cut
kesilme -
19 being cut
kesilme -
20 storing
kesilme s
См. также в других словарях:
kesilme — is. Kesilmek işi … Çağatay Osmanlı Sözlük
İNCİZAZ — Kesilme … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
İNFİTAM — Kesilme. * Sütten kesilme. * Menedilen bir şeyden uzaklaşma … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
üzüklük — kesilme I, 152 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
İBHA — Kesilme, inkıt … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
İBTİTA' — Kesilme, inkıta … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
İNSIRAM — Kesilme, kesilip ayrılma … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
inkıta — kesilme; kesinti; ara verme … Hukuk Sözlüğü
devre dışı — is., fiz. 1) Elektrik donanımındaki enerji akımının bir noktada kesilme durumu 2) mec. Konudan uzak, ilgisiz Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller devre dışı kalmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
inkıta — is., esk., Ar. inḳiṭāˁ Kesilme, kesinti Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller inkıtaya uğramak … Çağatay Osmanlı Sözlük
kat — 1. is. 1) Bir yapıda iki döşeme arasında yer alan daire veya odaların bütünü Yemekten sonra evin üst katında, ocaklı bir odaya çıktık. S. F. Abasıyanık 2) Bir yüzey üzerine az veya çok kalın bir biçimde, düzgün olarak yayılmış bulunan şey Bir kat … Çağatay Osmanlı Sözlük