-
1 kısılmak
kısılmak pass von kısmak; v/i Auge blinzeln; Herz sich zusammenziehen; Stimme heiser ( oder schwach) klingen; Wasser schwach ( oder dünn) laufen;kapana kısılmak in Bedrängnis geraten;kapana kısıldı er sitzt in der Klemme -
2 kısılmak
1) сжима́ться, сда́вливатьсяgiderler kısıldı — расхо́ды сократи́лись
2) быть прищемлённым / прида́вленнымparmağı kapıda kısıldı — ему́ прищеми́ло па́лец две́рью
3) перен. оказа́ться в тиска́х / в безвы́ходном положе́нииkapana kısıldı — он попа́л в лову́шку
4) охри́пнуть, оси́пнутьbağırmaktan sesi kısıldı — он охри́п от кри́ка
-
3 kısılmak
qîç bûn--------vemirîn -
4 kısılmak
انقبضانكمشتحوىتقبضتقلصتكمش -
5 kısılmak
1. انقبض [اِنْقَبَضَ]Anlamı: hacmi, niteliğini, gücü azalmak2. انكمش [اِنْكَمَشَ]Anlamı: hacmi, niteliğini, gücü azalmak3. تحوى [تَحَوَّى]Anlamı: hacmi, niteliğini, gücü azalmak4. تقبض [تَقَبَّضَ]Anlamı: hacmi, niteliğini, gücü azalmak5. تقلص [تَقَلَّصَ]Anlamı: hacmi, niteliğini, gücü azalmak6. تكمش [تَكَمَّشَ]Anlamı: hacmi, niteliğini, gücü azalmak -
6 kısılmak
1. to be reduced, be lessened. 2. to get hoarse. 3. (for a radio, lamp, etc.) to be turned down. 4. to be caught (in a trap). 5. (for a muscle) to contract. 6. (for eyes) to narrow. -
7 kuyruğu kapana kısılmak
попа́сть в затрудни́тельное положе́ние -
8 bağırmaktan sesi kısılmak
v. shout oneself hoarse -
9 sesi\ kısılmak
охри́пнуть -
10 sesi kısılmak
ымакъэ икIын -
11 kapana kısılmak
to be caught in a trap -
12 kuyruğu kapana kısılmak
to have one's back against the wall -
13 kısılma
1. انقباض [اِنْقِباض]Anlamı: kısılmak işi2. انكماش [اِنْكِماش]Anlamı: kısılmak işi3. تقبض [تَقَبُّض]Anlamı: kısılmak işi4. تقلص [تَقَلُّص]Anlamı: kısılmak işi -
14 kısılma
1) гл. имя от kısılmak2) физиол. си́стола, сокраще́ние се́рдца -
15 kuyruk
хвост (м)* * *озвонч. -ğu1) хвост тж. перен.kuyruğunu oynatmak — виля́ть хвосто́м
kuyruk yüzgeci — хвостово́й плавни́к
gelinliğin kuyruğu — шлейф пла́тья неве́сты
falanca kuyruğu ile beraber geliyor — тако́й-то идёт со свои́м хвосто́м (напр. со своей семьёй, приятелями)
uçağın kuyruğu — хвостова́я часть самолёта
2) курдю́кkuyruk yağı — курдю́чное са́ло
3) о́чередь, хвост разг.kuyrukta beklemek — стоя́ть в о́череди
kuyruğa girmek — станови́ться в о́чередь
kuyruk olmak — образова́ться о́череди
kuyruk yapmak — образова́ть о́чередь
ekmek kuyruğu — о́чередь за хле́бом
••- kuyruk çekmek
- kuyruğu kapana kısılmak
- kuyruğunu kısmak
- kuyruğunu kıstırmak
- kuyruk sallamak
- kuyruğunu tava sapına çevirmek
- kuyruğuna teneke bağlamak
- kuyruğu titretmek -
16 kapan
kapan Falle f;-e kapan kurmak jemandem eine Falle stellen;kapana düşmek (oder girmek, kısılmak) in die Falle gehen;-i kapana sıkıştırmak (oder kıstırmak) fig jemanden in eine Falle locken; jemanden in große Bedrängnis bringen -
17 kapan
Iпрям., перен. капка́н, западня́, лову́шка, сило́кkapana düşürmek — пойма́ть (завле́чь) в лову́шку
kapana kısılmak или kapana tutulmak — попа́сться в лову́шку
II IIItank kapanları — воен. противота́нковые лову́шки
1) [больши́е] ры́ночные весы́2) весова́я конто́ра на ры́нке -
18 kuyruk
"1. tail. 2. rear end, tail end, tail (of a vehicle or procession). 3. line, Brit. queue. 4. follower, attendant; retinue, suite (said sarcastically). 5. train (of a dress). 6. ponytail. 7. corner (of the eye). 8. breech (of a cannon). - acısı desire for vengeance; rancor. -una basmak /ın/ to make (someone) angry, put (someone) in a temper. -ta beklemek to wait in line. - çekmek /a/ to draw a line extending away from the corner of (one´s eye) (with a cosmetic). -u dikmek colloq. to run away; to take to one´s heels, skedaddle. -a girmek to join the line, Brit. get in the queue. -u kapana kısılmak/sıkışmak colloq. to be in a tight spot, be in a difficult position. -unu kısmak 1. to tuck its tail between its legs. 2. colloq. to be cowed, tuck one´s tail. -unu kıstırmak /ın/ colloq. to put (someone) in an embarrassing position, take (someone) down a peg or two, put (someone) in his place. - olmak to line up, form a line, Brit. queue up. - omurları anat. coccyges. - sallamak 1. to wag its tail. 2. colloq. to fawn over someone, play up to someone. -una teneke bağlamak /ın/ to make (someone) a laughingstock. -u titretmek/titremek slang to die, kick the bucket, give up the ghost."
См. также в других словарях:
kısılmak — kısılmak, arada kalmak. I I, 135 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
kısılmak — nsz 1) Hacmi, niceliği, gücü azalmak Sesi kısıldı. Nablusluların rengi, asılmış adamların rengine döndü, dudakları kısıldı. F. R. Atay 2) Göz kapağı hafifçe kapanmak 3) mec. Kaçıp kurtulma yolu kalmamak Kapana kısıldı … Çağatay Osmanlı Sözlük
kapana düşmek (veya girmek veya kısılmak veya koymak veya tutulmak veya yakalanmak) — içinden çıkılmaz bir duruma düşmek, ele geçmek Onlar beni kapana koyacaklarını sanadursunlar. R. H. Karay … Çağatay Osmanlı Sözlük
kuyruğu kapana kısılmak (veya sıkışmak) — çok zor duruma düşmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
kıslınmak — kısılmak, araya sıkışmak II, 251 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
kararmak — nsz 1) Rengi karaya dönmek, siyahlaşmak 2) Işık sönmek, kısılmak veya gücü azalmak Hava iyice kararmış, caddenin bütün elektrikleri yanmıştı. P. Safa 3) Ateş sönmeye yüz tutmak 4) mec. Kederlenmek, canı sıkılmak 5) mec. Niteliğini yitirmek Eşsiz… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kısılma — is. 1) Kısılmak işi 2) biy. Kalbin, içindeki kanı damarlara vermek için açılıp kapanması … Çağatay Osmanlı Sözlük
yumulmak — nsz 1) Kapanmak, örtülmek 2) e Kendini bir işe istekle vermek, girişmek, saldırmak, atılmak 3) Kısılmak, örtülür gibi olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
bütmek — ses kısılmak, alçalmak; borcu veya alacağı gerçekleşmek; yara kapanmak; sona ermek, yok olmak; bir şeye inanmak, ikrar etmek I, 219; II, 294; III, 137, 166. 240 bitmek (nüşvü nema), yaratılmak, doğmak II, 294 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
BAHH — Ses kesilmek, boğaz kısılmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
BUHHA — Boğaz kısılmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük