-
1 hacet
hacet dilemek zu Gott beten;-e hacet etmek, hacet görmek auf die Toilette gehen, austreten müssen; bedürfen (G), für nötig halten (A), brauchen (A);hacet kapısı, hacet penceresi Gebetstür f, Gebetsfenster n (am Grabmal eines Heiligen);hacet yeri Abort m;hacet yok es erübrigt sich;hacetini yapmak seine Notdurft verrichten -
2 hacet
hacet [ha:-] s\hacet görmek für erforderlich halten\hacet kalmamak sich erübrigen, nicht mehr nötig sein\hacet yok es ist nicht nötig, muss nicht seinbütün bunlara artık \hacet kalmadı/kalmamıştı das hat/hatte sich jetzt alles erübrigt\hacet görmek austreten\haceti olmak ( reg) austreten müssen\hacetini yapmak seine Notdurft verrichten, sein Geschäft verrichtenher \haceti yerine gelmek jeder seiner Wünsche in Erfüllung gehenher \hacetini yerine getirmek jeden seiner Wünsche erfüllen\hacet dilemek beten (- den zu)\haceti yerine geldi seine Gebete wurden erhört -
3 hacet kapısı
-
4 hacet penceresi
-
5 hacet tepesi
rel Gebetshügel m -
6 hacet yeri
-
7 defi
defi <def’i> Ausschluss m;defi hacet Notdurft f
См. также в других словарях:
hacet — is., Ar. ḥācet 1) Herhangi bir şey için gerekli olma, gereklilik, lüzum Bu kadar külfete hacet yok. 2) Tanrı dan yerine getirilmesi beklenen dilek Bu devri yüz defa yapabildiniz mi, mutlaka her hacetiniz de yerine gelir. Y. K. Karaosmanoğlu 3)… … Çağatay Osmanlı Sözlük
hacet penceresi — is. Hacet kapısı … Çağatay Osmanlı Sözlük
hacet dilemek — istekte bulunmak Artık ne hacet dilese, ne murat etse oluyor … Çağatay Osmanlı Sözlük
hacet görmek — 1) gerekli bulmak, gerekli saymak Kendi kuvvetlerini ve yiğitliklerini söylemeye, vaka ile tespit etmeye hacet görmüyorlar. H. E. Adıvar 2) tuvalete gitmek 3) alışveriş yapmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
hacet kalmamak — gereği olmamak Lakin zora hacet kalmadı. R. H. Karay … Çağatay Osmanlı Sözlük
hacet yok — gerekliği yok, gerekli değil, istemez anlamında kullanılan bir söz Hiç üzülmeyin, yemin etmenize de hiç hacet yok. A. Ş. Hisar … Çağatay Osmanlı Sözlük
hâcet — (A.) [ ﺖﺝﺎﺣ ] ihtiyaç … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
HÂCET — (C.: Hâcât) İhtiyaç, lüzum, muhtaçlık … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
hacet — ihtiyaç düzen … Beypazari ağzindan sözcükler
hacet — gerek; gereklilik … Hukuk Sözlüğü
hacet kapısı — is. Dua etmek veya dilekte bulunmak için gidilen türbe, mezar vb … Çağatay Osmanlı Sözlük