-
1 getirmek
v. bring, get, bring along, bring in, carry, bear, convey, fetch, introduce, take into, usher, work up--------getirmek (faiz vb)v. return--------getirmek (konuyu)v. bring round--------getirmek (çözüm)v. propose* * *bring -
2 getirmek
1. /ı, dan, a/ to bring (something, someone) from (a place) to (someone or a place). 2. /ı, a/ to bring (something, someone) to (someone or a place). 3. /ı/ to fetch. 4. /ı/ to reach (a period of time). 5. /ı/ to put forward, bring forth, set forth, present. 6. /ı/ to produce, cause, bring forth, bring about, bring on. 7. /ı/ to bring, carry, convey (news, greetings, etc.). 8. /ı/ to bring in, yield, produce (income, profit, etc.). 9. /ı, a/ to appoint (someone) to (a position, an office, etc.), bring (someone) to (a position, an office, etc.), designate (someone) (a title). 10. an auxiliary verb used after some nouns: pişmanlık getirmek to feel regret, be regretful. -
3 getirmek
"to bring; to fetch; to bring in, to yield, to give; to put forward, to bring; to bring forth" -
4 dönüp dolaşıp aynı konuya getirmek
dönüp dolaşıp aynı konuya getirmek (söz)v. work around to, work round toTurkish-English dictionary > dönüp dolaşıp aynı konuya getirmek
-
5 külçe haline getirmek
külçe haline getirmek (demir)v. bloom -
6 sıva haline getirmek
sıva haline getirmek (kil ve kum)v. puddle -
7 yağ katarak kıvamına getirmek
yağ katarak kıvamına getirmek (un vb.)v. shorten -
8 çekmez hale getirmek
çekmez hale getirmek (kumaş)v. sanforize -
9 aklına getirmek
v. remind, call to mind, recollect smb.* * *think of -
10 yerine getirmek
v. accomplish, acquit oneself, answer, carry through, complete, discharge, execute, fulfil, fulfill, make good, implement, meet, observe, perform, put in force, satisfy, serve, settle, stick to, redeem* * *1. accomplish 2. achieve 3. execute -
11 aceleye getirmek
v. do smth. in a hurry, rush, hurry, hurry up!, rush in, rush into -
12 adet haline getirmek
v. institutionalize -
13 akla getirmek
v. be redolent of, suggest -
14 akla uygun hale getirmek
v. rationalize -
15 aklını başına getirmek
v. bring smb. to his senses, disenchant, sober, sober up, undeceive -
16 aktif hale getirmek
v. activate -
17 alay haline getirmek
v. regiment -
18 altını üstüne getirmek
v. turn under, delve among -
19 alışkanlık haline getirmek
v. routinize, be wont to do, practise, practise on, practise upon, practice, practice on, practice upon -
20 anasından emdiği sütü burnundan getirmek
make it warm for smb.Turkish-English dictionary > anasından emdiği sütü burnundan getirmek
См. также в других словарях:
getirmek — e 1) Gelmesini sağlamak Dün bir deri bir kemik hâlinde eve getirip bırakmışlar. R. N. Güntekin 2) de Bir şeyi yanında veya üstünde bulundurmak 3) i Erişmek veya eriştiğini sanmak Baharı getirdik. 4) nsz İleri sürmek Örnek getirmek. 5) nsz Sebep… … Çağatay Osmanlı Sözlük
...-ına (veya ...-ine) getirmek — birini, istediğini yaptıracak duruma getirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
açıklık getirmek (veya kazandırmak) — bir konu veya sorunu anlaşılır duruma getirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
olupbittiye getirmek — oldubittiye getirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
peresesine getirmek — tam sırasını, uygun zamanını bulmak, biçimine getirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
uğur getirmek — iyilik, şans, talih, bereket getirmek Emeti ile evlenmek, Satılmış a uğur getirmişti. E. E. Talu … Çağatay Osmanlı Sözlük
... demeye getirmek — doğrudan söylemeyip dolayısıyla anlatmak Çağımızı kötülemek, bugün gerçek şair, eskisinden azdır demeye getirmek için mi söylüyorum bunları... N. Ataç … Çağatay Osmanlı Sözlük
açmaza getirmek (veya düşürmek) — düzen, hile yapmak, bir kimseyi oyuna getirmek, zor duruma sokmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
emdiği sütü burnundan getirmek — anasından emdiği sütü burnundan getirmek Bu olanları başka birinden işitecek olursam emdiğin sütü burnundan getiririm. B. Günel … Çağatay Osmanlı Sözlük
fütur getirmek — bezginlik getirmek, bezmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
hizaya getirmek — birinin davranışlarını düzeltmek, yola getirmek Bir defada sözü, beni meslek hayatımda hizaya getiren uyarmalardan biri olmuştur. B. R. Eyuboğlu … Çağatay Osmanlı Sözlük