-
1 geçmek
-
2 geçmek
блэкIын -
3 adimlayip geçmek
ебэкъон/ ебэкъуэн -
4 başından geçmek
ышъхьэ къекIун -
5 delip geçmek
пхырыкIын -
6 ele geçmek
IэкIэфэн -
7 elinden geçmek
IэкIэкIын -
8 hastalık geçmek
узы, сымэджагъэ пыхын, уз пыхын -
9 içinden geçmek
кIоцIырыкIын, пхырыкIын -
10 kendinden geçmek
мэхын -
11 koşarak öne geçmek
пэчъэ -
12 öne geçmek
ыпэ ищын, къефэхын -
13 önüne geçmek
пекIон -
14 sınıfını geçmek
классым блэкIын, ыухын -
15 sözü geçmek
ыгущыIэ зыгъэдаIорэр -
16 uçarak geçmek
блэбыбыкIын -
17 uçarak üstünden geçmek
тебыбыкIын -
18 üzerinden geçmek
шъхьапырыкIын -
19 üzerinden zaman geçmek
тешIэхэн, тешIэн -
20 yerin dibine geçmek
лъэшэу укIытэн
- 1
- 2
См. также в других словарях:
geçmek — e, er 1) Bir yerden başka bir yere gitmek Elindeki kitabı bırakıp bulundukları odaya geçtim. T. Buğra 2) den Bir yandan girip diğer yandan çıkmak İplik iğne deliğinden zor geçti. 3) den Yol, araç veya akarsu bir yerin yakınından veya içinden… … Çağatay Osmanlı Sözlük
transa geçmek (veya girmek) — kendinden geçmek, içinde bulunduğu ortamdan başka bir dünyaya veya havaya geçmek O garip bir transa girmişti; beni konuşturmak, nasıl aşağılık duygusu içinde kıvrandığımı işitmek istiyordu. A. Ümit … Çağatay Osmanlı Sözlük
transit geçmek — 1) bir yerden, dinlenmeden, beklemeden, durmadan geçmek 2) mal gümrüksüz geçmek 3) argo sürücü, trafik kurallarına uymamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
ileri geçmek — 1) öne geçmek 2) üstün bir makama geçmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
aylığa geçmek — 1) çalışması karşılığı olarak her ay belirli bir para alınacak bir işe başlamak, maaşa geçmek 2) gündelikten veya ücretten kadroya geçmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
meskût geçmek — söylemeden geçmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
teğet geçmek — 1) yakınından geçmek 2) mec. bir konuya üstünkörü dokunmak Birbirine teğet geçmiş iki acılı yaşamın öyküsü radyofonik seslere dönüşür. S. İleri … Çağatay Osmanlı Sözlük
yalayıp geçmek — rüzgâr, dalga vb. sıyırarak, dokunarak hızla geçmek Komşu köşklerden kopup gelen fasulye kokulu bir rüzgâr yüzümüzü yalayıp geçti. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
zikri geçmek — anılmak, adı geçmek Dün sizin zikriniz geçti … Çağatay Osmanlı Sözlük
basıp geçmek — 1) önde gideni geçmek Yastık koşusunu kazanan tayın, biraz idman edilirse çok atları basıp geçeceğini konuşuyorlardı. M. Ş. Esendal 2) önem vermeyerek uğramamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
faaliyete geçmek — 1) çalışmaya başlamak, çalışır duruma geçmek, işlemeye başlamak 2) işler duruma gelmek, etkin duruma gelmek Bir siyasi grup, başka cinsten bir faaliyete geçmiş görünüyordu. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük