-
1 görünmek
vi1) ausseheniyi/kötü \görünmek gut/schlecht aussehenkara göründü! Land in Sicht!öyle görünüyor ki... es sieht so aus, als ob...yağmur yağacakmış gibi görünüyor es sieht nach Regen aus, es sieht so aus, als würde es regnen2) sich sehen [o blicken] lassenburalarda bir daha görünme lass dich nicht mehr hier sehen3) ( gözükmek) erscheinen, zum Vorschein kommenolduğundan küçük \görünmek kleiner als in Wirklichkeit erscheinen4) sonu \görünmek seinem Ende zugehensonu görünmemek kein Ende absehen5) durchscheinenmürekkep/yazı kâğıdın arkasından görünüyor die Tinte/Schrift scheint auf der Rückseite des Papiers durch -
2 görünmek
görünmek v/i erscheinen, sich zeigen; gut, jung usw aussehen; sich treffen; zurechtweisen (-e jemanden);görünüyor ki es scheint, dass …;göründü Sivas’ın bağları da haben wir die Bescherung!;-meyi amaçlar görünmek zu bezwecken scheinen zu + inf -
3 görünmek
1) пока́зываться, появля́ться; видне́ться; быть ви́днымgüneş göründü — показа́лось (прогляну́ло) со́лнце
2) вы́глядеть; име́ть видiyi görünüyorsunuz — вы хорошо́ вы́глядите
3) каза́тьсяgüzel görünmek — нра́виться, каза́ться краси́вым
4) де́лать вид (притворя́ться), бу́дто…; прики́дыватьсяfakat onlar görünmek istedikleri kadar kuvvetli değiller — но они́ не так сильны́, как хотя́т э́то показа́ть (как хотя́т показа́ться)
5) встреча́ться, попада́ться6) Д приструни́ть; отчита́ть, отруга́ть -
4 görünmek
1) пока́зываться, видне́ться, быть ви́димымgüneş göründü — показа́лось со́лнце
tren daha görünmedi — по́езда пока́ не ви́дно
2) вы́глядетьkırk yaşında görünüyor — ему́ на вид со́рок лет
mutlu görünüyor — она́ вы́глядит счастли́вой
3) каза́тьсяhoş görünmek — каза́ться прия́тным; нра́виться
4) приструни́ть; отчита́ть, отруга́ть -
5 görünmek
күренү; хасил булу -
6 görünmek
v. appear, come in sight, seem, show up, come into view, come in view, make one's appearance, put in an appearance, approve oneself, break through, come, come along, come out, haunt, look, present oneself, report, rise, show* * *1. appear 2. seem -
7 görünmek
derçûn--------dîdar bûn--------xuyabun -
8 görünmek
къэлъэгъон, зыгъэлъэгъон -
9 görünmek
ألاحأهلاتضحانكشفبانبدابرزتكشفظهرلاحمثل -
10 görünmek
1. ألاح [أَلَاحَ]Anlamı: görülür duruma gelmek2. أهل [أَهَلَّ]Anlamı: görülür duruma gelmek3. اتضح [اِتَّضَحَ]Anlamı: görülür duruma gelmek4. انكشف [اِنْكَشَفَ]Anlamı: görülür duruma gelmek5. بان [بانَ]Anlamı: görülür duruma gelmek6. بدا [بَدَا]Anlamı: görülür duruma gelmek7. برز [بَرَزَ]Anlamı: görülür duruma gelmek8. تكشف [تَكَشَّفَ]Anlamı: görülür duruma gelmek9. ظهر [ظَهَرَ]Anlamı: görülür duruma gelmek10. لاح [لَاحَ]Anlamı: görülür duruma gelmek11. مثل [مَثَلَ]Anlamı: görülür duruma gelmek -
11 görünmek
"to be seen; to show oneself; to appear, to come in sight; to look; to seem, to appear" -
12 görünmek
1. to appear, come into sight, show oneself. 2. to be visible, be seen. 3. to seem to be, appear to be. 4. to appear as, look like, give the impression of, create an impression of. 5. /a/ to scold, tell (someone) off. -
13 dibi görünmek
исся́кнуть, ко́нчиться ( о содержимом) -
14 kel görünmek
обнару́житься ( о недостатках) -
15 sureti haktan görünmek
разы́грывать святу́ю неви́нность, прики́дываться свято́шей -
16 belli belirsiz görünmek
v. loom, loom up, peer -
17 bir parça görünmek
v. peer -
18 birdenbire görünmek
v. crop up -
19 gibi görünmek
v. seem -
20 hayalet gibi görünmek
v. spook
См. также в других словарях:
görünmek — nsz 1) Görülür duruma gelmek, görülür olmak, gözükmek Kapıda Eda Hanım göründü ve ona hatır sordu. P. Safa 2) İzlenim uyandırmak Üzgün ve yorgun görünüyordu. H. Taner 3) Benzemek, görünüşünde olmak 4) mec. Azarlamak Çocuk pek azdı, biraz… … Çağatay Osmanlı Sözlük
sureti haktan görünmek — 1) kendisini iyi niyetli imiş gibi göstermek İstanbul a sureti haktan görünen öyle belediye başkanları geldi ki Anadolu dan gelen hemşehrilerinin gecekondularına göz yumdu. A. Boysan 2) birinin iyiliği için çalışıyor görünmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
alıp satmaz görünmek — ilgisiz görünmek veya davranmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
dibi görünmek — (bir kabın) içindeki şey tükenmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
günlük güneşlik görünmek — sıkıntısız, sorunsuz, huzur ortamında bulunmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
tünelin sonunda ışık görünmek — sıkıntılı durumdan kurtulmak için çare belirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
kesenin dibi görünmek — para tükenmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
keli görünmek — tkz. (birinin) kusuru ortaya çıkmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
dünya gözüne zindan olmak (veya görünmek veya kesilmek) — büyük bir karamsarlık ve umutsuzluk içinde olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
yol görünmek — gitmek gerekmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
göze görünmek — belli, açık olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük