-
101 kolların arasına almak
обнима́ть -
102 kontrol altına almak
а) останови́ть боле́зньб) погаси́ть пожа́р -
103 koynuna almak
положи́ть кого-л. с собо́й в посте́ль -
104 kucağına almak
-
105 leğen başından almak
взять в жёны работя́щую де́вушку -
106 makas almak
ущипну́ть ( за щёку) -
107 maskaraya almak
осмея́ть кого -
108 maytaba almak
поднима́ть на́ смех, высме́ивать; подтру́нивать -
109 meydan almak
приня́ть широ́кие разме́ры ( о нежелательном) -
110 nazarı itibara almak
придава́ть значе́ние, счита́ть ва́жным -
111 ortaya almak
окружи́ть со всех сторо́н, обступи́ть -
112 ölümü göze almak
рискова́ть жи́знью -
113 öne almak
= öne alınmak отда́ть предпочте́ние / преиму́щество кому-чему -
114 önünü almak
предупрежда́ть, предотвраща́ть -
115 örnek almak
а) брать кого-л. за образе́цб) брать приме́р с когоbu çocuk babasından örnek alıyor — э́тот ма́льчик берёт приме́р со своего́ отца́
-
116 parça almak
мед. взять биопси́ю -
117 patentinin altına almak
брать под свою́ опе́ку / под свой контро́ль -
118 payını almak
1) получи́ть свою́ до́люbu işte sizin emek payınız hepimizden çoktur — в э́том де́ле до́ля ва́шего труда́ намно́го бо́льше, чем у всех нас
2) получи́ть нагоня́й / взбу́чку -
119 satın almak
покупа́ть -
120 sıkıya almak
а) держа́ть под контро́лем (действие, поведение)б) установи́ть стро́гую дисципли́ну
См. также в других словарях:
almak — i, ır 1) Bir şeyi elle veya başka bir araçla tutarak bulunduğu yerden ayırmak, kaldırmak Sağ elinin çevik bir hareketiyle başındaki tülbendi çekip aldı. N. Cumalı 2) i, den Bir şeyi veya kimseyi bulunduğu yerden ayırmak Çocuğu okuldan aldı. 3)… … Çağatay Osmanlı Sözlük
Almak — Stern Alamak (γ And) Beobachtungsdaten Epoche: J2000.0 Sternbild Andromeda … Deutsch Wikipedia
l k almak — almak I, 40, 41, 46, 51, 53, 99,114,149, 168. 175, 236, 329, 367, 373, 412, 421, 440; I I, 13, 24 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
Almak — Gamma Andromedae Almach (γ Andromedae) Données d observation (Époque J2000.0) Ascension droite 02h 03m 54s Déclinaison +42° 19′ 47″ Constellation Andromède Magnitude apparente … Wikipédia en Français
Almak — This interesting and unusual surname is of early medieval English origin, and is a good example of that sizeable group of early English surnames created from the habitual use of a nickname. In this instance the nickname was originally given to… … Surnames reference
icazet almak — 1) izin, onay almak Bir çift ayakkabı almak için dahi ondan icazet almak zorunda kalıyorum. A. Kulin 2) diploma almak … Çağatay Osmanlı Sözlük
elden almak — 1) bir malı pazara çıkarılmadan sahibinin elinden satın almak 2) herhangi bir şeyi biriyle yüz yüze görüşerek almak … Çağatay Osmanlı Sözlük
hedef almak — 1) (bir şeyi) nişan almak 2) (bir şeyi) ulaşılmak istenen amaca göre davranmak 3) (bir şeyi) bir kimseyi, bir yeri yıpratmak, eleştirmek amacıyla karşısına almak … Çağatay Osmanlı Sözlük
ileri almak — 1) öne almak 2) saati önceki vakte almak, öne ayarlamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
öç almak (veya çıkarmak) — yapılan bir kötülüğün acısını kötülük yaparak çıkarmak, intikam almak Öç almak ister gibi konuşuyordu ama kime taş attığı belli olmuyordu. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
randevu almak — bir kimseden belli bir saat ve yerde buluşmak için söz almak, gün almak Adamcağız, samimi bir refah ve zevkle yeni bir randevu aldıktan sonra gitti. A. Gündüz … Çağatay Osmanlı Sözlük