-
1 demek
I vt1) sagendeme! ( fam) sag bloß!demeyin! was Sie nicht sagen!ben bir şey demedim ich habe nichts gesagtne dediniz? was haben Sie gesagt?ne derse desin ganz gleich was er sagtonun dediği doğru/yanlış was er gesagt hat, ist richtig/falsch, das, was er sagt, ist richtig/falschsen bu işe ne dersin? ( fam) was sagst [o meinst] du dazu?2) ( ad vermek) nennenbuna/böyle şeye ne derler? wie nennt man das/so etwas?II vi1) heißenbu ne \demek? was heißt das?bu da ne \demek oluyor? was soll das denn heißen?“guten Tag” Türkçede “iyi günler” \demektir „guten Tag“ heißt auf Türkisch „iyi günler“2) \demek ki das heißt, also; ( öyle ise) wenn das so istrazısın \demek, öyle mi? du bist also einverstanden, ja?3) saat yedi dedi mi uyanırım um Punkt sieben werde ich wach -
2 demek
demek1 <der, diyor> sagen; -e sagen (zu);-e … demek heißen, nennen A A; halten (von);ona yalancı diyorlar sie nennen ihn einen Lügner;deme sag bloß nicht!;(bir hafta) demeden es war noch keine Woche vergangen …;desene! sieh mal an!;dedi mi kaum (geschieht etwas);saat üç dedi mi … kaum schlägt die Uhr drei …;der demez kaum …, da …;olmaz usw demeye getirdi sie meinte (indirekt): „Nein“;deme gitsin ganz unbeschreiblich;dur demeye kalmadı kaum konnte man „Halt!“ sagen, als;-e diyecek yok es gibt nichts einzuwenden gegen;dediği dedik olmak seinen Willen durchsetzendemek2 das heißt, also;demek (oluyor) ki das heißt also; demnach;demek(tir) bedeutet, bedeuten;bu bir servet demek das ist ja ein Vermögen;… (Türkçe) ne demek was bedeutet … (auf Türkisch)? -
3 demek
сказа́ть* * *I1) -i говори́ть, сказа́тьben bir şey demedim — я ничего́ не говори́л
ne dedin? — что ты сказа́л?
2) -e называ́тьbuna ne derler? — как э́то называ́ется?
3) ду́мать, полага́тьkaç yaşında dersiniz? — как вы ду́маете, ско́лько ему́ лет?
••- dediği dedik
- dediğim dedik öttürdüğüm düdük
- dediğim dedik çaldığım düdük
- dediğin
- dost dediğin böyle davranır
- dediğinden çıkmak
- dediğinden dışarı çıkmak
- ana babasının dediğinden dışarı çıkan bu duruma düşer
- dediğine gelmek
- dedi mi...
- saat yedi dedi mi uyanırım
- déme!
- déme
- kımıldanayım déme kurşun yersin
- déme gitsin
- öyle sevindim ki déme gitsin
- demediğini bırakmamak
- demediğini komamak
- demeye getirmek
- demeye kalmamak
- işimiz bitiyor demeye kalmadı herkez ayağa kalktı
- der demez
- o buraya geldi der demez yollar kapandı
- deyip geçmemek
- deyip de geçmemek
- nezle deyip geçmeyin ilerlerse kötüdür
- diyelim
- diyelim ki
- ne dedin de...
- sen ne dedin de bu işe karıştın? II 1.ста́ло быть, зна́чит, сле́довательноdemek siz gelmiyeceksiniz? — зна́чит, вы не придёте?
2.demek oluyor ki... — ста́ло быть, выхо́дит, что...
означа́ть, зна́читьbu para onun için servet demektir — э́ти де́ньги для него́ означа́ют це́лое состоя́ние
-
4 demek
I (der)1) говори́ть, сказа́тьdemediğini bırakmadı — и чего́ то́лько он не наговори́л!
2) Д называ́тьbuna ne derler? — как э́то называ́ется
3) ду́мать, предполага́ть5) при прямой речи может переводиться словами: сказа́ть, спра́шивать, отвеча́тьII1.вводн. сл. ста́ло быть, зна́чит, сле́довательноdemek (oluyor) ki — ста́ло быть, выхо́дит, зна́чит
2.означа́ть, зна́читьbu para onun için servet demektir — э́ти де́ньги для него́ означа́ют состоя́ние
-
5 demek
әйтү; димәк; ягни -
6 demek ki
бәс; димәк; ягни -
7 demek
adv. so, then--------v. say, tell, bade, call, term, bid, observe, style* * *say -
8 demek ki
adv. so, to wit, scilicet -
9 demek
gotin--------qewl -
10 demek ki
ango--------nexwe -
11 demek
Demək -
12 demek
-
13 demek
(söylemek) Iон, Iотэн, къэIотэн, къэIотэн -
14 demek
λέω, σημαίνω δηλαδή, τότε -
15 demek
اجتلىافتكرانتطقتدبرتفكرتفوهتلفظعنىقالقررلغانطق -
16 demek
1. اجتلى [اِجْتَلَى]Anlamı: düşünmek, oranlamak, ummak, istemek2. افتكر [اِفْتَكَرَ]Anlamı: düşünmek, oranlamak, ummak, istemek3. انتطق [اِنْتَطَقَ]Anlamı: söylemek, söz söylemek4. تدبر [تَدَبَّرَ]Anlamı: düşünmek, oranlamak, ummak, istemek5. تفكر [تَفَكَّرَ]Anlamı: düşünmek, oranlamak, ummak, istemek6. تفوه [تَفَوَّهَ]Anlamı: söylemek, söz söylemek7. تلفظ [تَلَفَّظَ]Anlamı: söylemek, söz söylemek8. قال [قالَ]Anlamı: söylemek, söz söylemek9. قرر [قَرَّرَ]Anlamı: herhangi yargıya varmak10. لغا [لَغَا]Anlamı: söylemek, söz söylemek11. نطق [نَطَقَ]Anlamı: söylemek, söz söylemek12. عنى [عَنَى]Anlamı: anlamına gelmek -
17 demek
"to say; to call, to name; to mean" -
18 demek ki
so, thus, therefore, in this case -
19 demek
"1. having the meaning (of). 2. having the value, importance, or force (of). demeye gelmek to come to mean. demeye getirmek /ı/ to say (something) in so many words, mean to say. - olmak 1. to mean, come to mean. 2. to have the value of, be equivalent to. - oluyor ki so it means that; that means." -
20 demek
demək
См. также в других словарях:
demek — nsz, r 1) Söylemek, söz söylemek Eskilerin dediği gibi beşer, şaşar. B. Felek 2) e Ad vermek Muşmulaya döngel de derler. 3) Bir dilde karşılığı olmak Kamer ay demektir. 4) Herhangi bir ses çıkarmak Küt dedi, düştü. 5) e Herhangi bir kanıya,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
... demek — 1) ... anlamına gelmek Okuryazar olmak adam olmak demek değildir. 2) o hâlde, şu hâlde Vay! Beni kovuyorsun demek, pekâlâ! S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
demek ki (veya demek oluyor ki) — şu hâlde, öyle ise Son numara demek oluyor ki bazı insanların resim dehasını körükleyen bir yerdi. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
demek istemek — 1) bir şeyi anlatmak istemek Gazete yazarlığını, edebiyatın, sanatın dışında sayanların ne demek istediklerini hiçbir zaman anlamadım. N. Ataç 2) bir düşünceyi söylemek istemek … Çağatay Osmanlı Sözlük
demek olmak — anlamına gelmek Sene yıl demektir, senevi de yıllık demek olacak … Çağatay Osmanlı Sözlük
hu çekmek (veya demek) — tekkelerde, dervişler ayin sırasında sürekli olarak hu demek … Çağatay Osmanlı Sözlük
sap derken saman demek — belirli ve doyurucu bir düşünce ortaya koyamamak Konuşma sap derken saman demek kabilinden hiçten şeylerden ibaret kalmıştır. R. H. Karay … Çağatay Osmanlı Sözlük
ne demek? — 1) bunun anlamı nedir? Bu kelime ne demek? Ne dedim de darıldın? 2) öyle şey olur mu, o nasıl şey, yakışık alır mı? Sizi hiç han bucağına kor muyuz, herkes bize ne der? M. Ş. Esendal … Çağatay Osmanlı Sözlük
ne demek olsun — ne demek … Çağatay Osmanlı Sözlük
ah vah etmek (veya demek) — pişman olmak Yaptığım deliliğe ne zaman ah vah diyeceğimi bir kestirebilsem. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
alçacık dağları ben yarattım demek — çok kurumlu olmak, kendini çok beğenmek … Çağatay Osmanlı Sözlük