Перевод: с турецкого на русский

с русского на турецкий

buyurmak

  • 1 buyurmak

    В, Д
    1) прика́зывать, повелева́ть
    2) вежл. соизво́лить, оказа́ть честь; пожа́ловать (войти)
    3) употр. как вспом. глагол вместо глагола «etmek», выражает вежливость

    ifade buyurmak — соизво́лить вы́сказать

    Büyük Türk-Rus Sözlük > buyurmak

  • 2 buyurmak

    -i, -e
    1) прика́зывать, повелева́ть
    2) соизво́лить, оказа́ть честь, пожа́ловать (сказать, прийти, войти, взять и т. п.)

    buyurun(uz)! — пожа́луйста!, пожа́луйте!, ми́лости про́сим!

    bize buyurmaz mısınız? — не изво́лите ли к нам

    gene buyurun! — заходи́те / приезжа́йте сно́ва!

    sofraya buyurun! — прошу́ к столу́!

    Türkçe-rusça sözlük > buyurmak

  • 3 ferman

    п фирма́н, повеле́ние, ука́з

    ferman buyurmak или ferman eylemek — а) прика́зывать; б) издава́ть ука́з

    ferman çıktı — вы́шел ука́з

    ferman dinlememek — не признава́ть ни пра́вил ни зако́нов

    Büyük Türk-Rus Sözlük > ferman

  • 4 kabul

    (-lü)
    а
    1) приня́тие, согла́сие

    kabul buyurmak — соблаговоли́ть приня́ть

    Büyük Türk-Rus Sözlük > kabul

  • 5 lütuf

    (-tfu)
    а любе́зность, благоскло́нность, ми́лость, доброта́

    -mak lütufunda bulunmak, lütuf buyurmak — сде́лать ми́лость, соизво́лить, разреши́ть

    Büyük Türk-Rus Sözlük > lütuf

  • 6 rayegân

    п беспла́тный; доста́вшийся да́ром, предоста́вленный беспла́тно, доста́вшийся без труда́

    rayegân buyurmak — [по]жа́ловать

    Büyük Türk-Rus Sözlük > rayegân

  • 7 tenezzül

    а пониже́ние; паде́ние; упа́док

    -a tenezzül etmek — а) соблаговоли́ть; соизво́лить; снизойти́; удосто́ить чего; б) опуска́ться, понижа́ться; па́дать; приходи́ть в упа́док

    -mak tenezzülünde bulunmak — снизойти́ до кого-чего

    tenezzül buyurmak — соблаговоли́ть, соизво́лить; удосто́ить чего

    Büyük Türk-Rus Sözlük > tenezzül

См. также в других словарях:

  • buyurmak — buyurmak, emretmek III, 186 buz buz, I, 186, 353, 425; II, 214, 346; III, 123, 297 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • buyurmak — i, e 1) Bir şeyin yapılmasını veya yapılmamasını kesin olarak söylemek, emretmek Ahlak sadece kötülük etmekten çekinmek değildir, başkalarının edecekleri kötülükleri de önlemeye çalışmayı buyurur. N. Ataç 2) Söylemek, demek, düşüncesini bildirmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ihsan etmek (veya buyurmak) — bağışta bulunmak, bağışlamak Allah bir de kız çocuk ihsan etseydi, bu ismi verecektim. R. H. Karay …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • müsaade etmek (veya buyurmak) — 1) izin vermek Rica ederim, bize artık müsaade edin! O. C. Kaygılı 2) geçiş için yol vermek, yol açmak 3) elverişli, uygun olmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • emir vermek — buyurmak, buyruk vermek Eczaneye, doğru eczaneye, diye emir verdi. H. Taner …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • бујрум — (тур. buyurmak) повелете …   Macedonian dictionary

  • buiurdiu — buiurdíu, buiurdíuri, s.n. (înv.) ordin scris de un paşă, de un vizir. Trimis de blaurb, 24.03.2006. Sursa: DAR  buiurdíu ( íe), s.n – (înv.) Ordin, decret. – var. buiuruldiu, buiurultiu, buiurlău, buiurdismă. tc. buyur(ul)du ordin dat de un… …   Dicționar Român

  • buyurma — is. Buyurmak işi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • emretmek — i, e, der, Ar. emr + T. etmek Buyurmak, emir vermek Bunu böyle istiyorum ve böyle emrediyorum. A. Gündüz Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller emretti patrik efendi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • emreylemek — i, e, Ar. emr + T. eylemek Buyurmak, emretmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yasaklamak — i Bir şeyin yapılmamasını buyurmak veya istemek Kanunun gösterdiği yetkili merci ... belirli bir toplantı ve gösteri yürüyüşünü yasaklayabilir. Anayasa …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»