-
101 vollenden
bitirmektamamlamak -
102 carry out
bitirmek, yerine getirmek, tamamlamak; basarmak -
103 carry through
bitirmek, tamamlamak, yerine getirmek; varligini sürdürmek; ayakta tutmak -
104 conclude
bitirmek, sona erdirmek; bitmek, sona ermek; sonucuna varmak; çözmek, halletmek, anlasmak, karara varmak -
105 end up
bitirmek; sonuçta -e varmak -
106 finish sth off
bitirmek, tamamlamak; tüketmek -
107 have done with
bitirmek, son vermek, ile isi kalmamak -
108 polish off
bitirmek; alt etmek, yenmek -
109 see out
bitirmek, sonunu getirmek, sonuna kadar sürmek; kapiya kadar geçirmek -
110 terminate
bitirmek, son vermek; bitmek, sona ermek -
111 бітіру
bitirmek, ikmal, tüketmek -
112 түгесу
bitirmek, tüketmek -
113 бітіру
bitirmek, ikmal, tüketmek -
114 түгесу
bitirmek, tüketmek -
115 dobrat
bitirmek; tüketmek -
116 dokončit
bitirmek; tamamlamak -
117 dopsat
bitirmek; tamamlamak -
118 končit
bitirmek; tamamlamak -
119 skončit
bitirmek; tamamlamak -
120 ukončit
bitirmek; tamamlamak
См. также в других словарях:
bitirmek — i 1) Bitmesini sağlamak, sona erdirmek, tüketmek, tamamlamak, sonuçlandırmak Bu işi sonuna kadar bitirmek lazım. P. Safa 2) Güçsüz düşürmek, bitkin duruma getirmek, yormak Onu en çok bitiren Filistin, Irak cepheleri oldu. A. Gündüz 3) Onulmaz… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yaşını bitirmek — öngörülen belli bir yaş sınırına varmak Hâkimler ve savcılar altmış beş yaşını bitirinceye kadar hizmet görürler. Anayasa … Çağatay Osmanlı Sözlük
yiyip bitirmek — 1) tüketmek 2) onmaz duruma getirmek, yıkımına sebep olmak 3) sürekli olarak tedirgin etmek, üzmek, hırpalamak İçinde çarpışan bu iki zıt kuvvetten hangisine tabi olacağını bir türlü kestiremiyor, kendi kendini yiyip bitiriyordu. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
iş bitirmek — bir işi iyi bir sonuca ulaştırmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
kendini yiyip bitirmek — kendi kendini yemek Üzülmek ne kelime efendiciğim, kendimi yiyip bitiriyorum. Y. K. Karaosmanoğlu … Çağatay Osmanlı Sözlük
gözlerini bitirmek — gözlerini aşırı yormak Her gece fasılasız çalışmak gözlerimi bitirdi. Ö. Seyfettin … Çağatay Osmanlı Sözlük
işini bitirmek — argo (birinin) öldürmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
hitam vermek — bitirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
itmam etmek — bitirmek, tamamlamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
son vermek — bitirmek, sona erdirmek Çok geçmeden büyük ağabeyim bu anarşiye son vermek ihtiyacını duydu. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
ardını almak (veya getirmek) — bitirmek, tamamlamak … Çağatay Osmanlı Sözlük