-
1 ardina
-
2 ardına
-
3 ardına kadar açık
на́стежь откры́тый -
4 ardına kadar
adv. wide -
5 ardına kadar açmak
v. throw open -
6 ardına kadar açık
adj. wide open, wide -
7 ardına düşmek
to follow, to pursue -
8 ardına kadar açık
wide open -
9 ardına düşmək
[آردینا دوشمک]تعقیب کردن -
10 ardına qoymamaq
[آردیناقویماماق]انتقام گرفتن -
11 ardı ardına
подря́д, сря́ду, оди́н за други́мardı ardına iki sarsıntı vardı — бы́ло два толчка́ подря́д
-
12 elinden geleni ardına
= elinden geleni arkasına komamak, = elinden geleni bırakmamak навреди́ть все́ми возмо́жными сре́дствами -
13 apostollerin bırbiri ardına gelmesi
n. apostolic successionTurkish-English dictionary > apostollerin bırbiri ardına gelmesi
-
14 atların birbiri ardına koşulduğu araba
n. tandemTurkish-English dictionary > atların birbiri ardına koşulduğu araba
-
15 birbiri ardına
adv. one after another -
16 birbiri ardına koşulu olarak
adv. tandem -
17 birbiri ardına yapılan şeyler
n. round -
18 elinden geleni ardına koymamak
v. do one's worst, do one's damnedest -
19 elinden geleni ardına koymamak
to do one's worst -
20 настежь
дверь откры́та на́стежь — kapı ardına kadar açıktır
См. также в других словарях:
ardina — s. f. 1. [Gíria] Aguardente. • s. m. 2. Rapaz que vende pelas ruas jornais, revistas, etc … Dicionário da Língua Portuguesa
Ardina Hotel — (Стамбул,Турция) Категория отеля: Адрес: Armaganevler Mah Alemdag Caddesi No 444 Umraniye, Умр … Каталог отелей
ardına (veya arkasına) düşmek — (bir kişinin, bir işin) arkasından gitmek, peşini bırakmamak Muhatabı da olmayan gecikmiş hesapların ardına düşüyordu. M. Mungan … Çağatay Osmanlı Sözlük
ardına kadar açık — sonuna kadar açık (kapı, pencere) … Çağatay Osmanlı Sözlük
ardı ardına — zf. Ara vermeden, aralıksız olarak, sürekli bir biçimde Ardı ardına bir sürü şikâyet sıraladı … Çağatay Osmanlı Sözlük
elinden geleni ardına (veya arkasına) koymamak — yapabileceği bütün kötülükleri yapmak Düşüncesini en iyi biçimde anlatabilmek için elinden geleni ardına koymamıştır. S. Birsel … Çağatay Osmanlı Sözlük
deveye bindikten sonra çalı ardına gizlenilmez — herkesin gözü önündeki bir olayı şöyle böyle yorumlarla gizlemeye çalışmak boşunadır anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
önüne geleni kapar, ardına geleni teper — arsız, huysuz, geçimsiz kimseler için kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
atına bakan ardına bakmaz — görevini eksiksiz yapan, aracını iyi kullanan kimse, kendisini kötü duruma düşmekten kurtarmış olur anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
ağzına bir zeytin verir, altına (veya ardına) tulum tutar — yaptığı küçük iyiliklere karşılık büyük çıkar bekler anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
ardinarija — ×ardinãrija (l. ordynaria) sf. (1) 1. seniau mokėtas metinis atlyginimas, dažniausiai natūra, lauko darbininkams prie dvaro; žr. ordinarija: Seniau dvarai duodavo dideles ardinãrijas Kp. 2. išimtinė: Tėvai, pavesdami ūkę, užsirašė sau nemažą… … Dictionary of the Lithuanian Language