-
1 раздражённый
-
2 возмущённый
-
3 вспыльчивый
öfkeli,asabi* * *öfkeli, asabi, barut gibi -
4 гневно
öfkeli öfkeli; öfke ile -
5 гневный
-
6 запальчивый
-
7 сердито
он серди́то ворча́л — kızgınlıkla söyleniyordu
-
8 злой
kötü kalpli; öfke dolu,öfkeli,kindar; kızgın; azgın; kötü; zalim* * *1) ( недобрый - о человеке) kötü kalpli; gönlü kara2) öfke dolu; öfkeli; kindarзлы́е глаза́ — öfke dolu gözler
зло́е лицо́ — ters çehre
3) тк. кратк. ф., → сказ. kızgın, öfkesi olanон зол на тебя́ — sana kızgındır / öfkesi var
4) kötüзлой у́мысел — kötü niyet
зла́я шу́тка — перен. zalim bir şaka
5) ( свирепый - о животных) azgın6) kötü; karaзло́е вре́мя — felaket günleri; kara günler
зло́е изве́стие — kara / kötü haber
злой рок — menhus talih, kara yazı
7) zalim; acıзлой неду́г — zalim bir illet
-
9 сердитый
1) ( раздражительный) öfkeci, hırçın2) öfkeli, kızgınсерди́тый взгля́д — öfkeli bakış
серди́тое лицо́ — ters çehre
она́ серди́та на тебя́ — sana kızgındır
3) разг. (о табаке и т. п.) pek sert, keskinсерди́тый моро́з — keskin soğuk
-
10 яростно
azgınlıkla; kudurmuşçasına; öfkeyle* * *azgınlıkla; kudurmuşçasınaя́ростно напада́ть на кого-что-л. — birine, bir şeye azgınlıkla saldırmak
я́ростно взгляну́ть на кого-л. — birine öfkeli öfkeli bakmak
-
11 вспыльчивость
asabilik* * *жöfkeli oluş, asabilik -
12 запальчивость
-
13 зло
kötülük; hınç* * *I с1) врз kötülükупотреби́ть что-л. во зло — kötüye kullanmak
выбира́ть ме́ньшее из зол — ehveni şerri tercih etmek
исто́чник всех зол — tüm kötülüklerin kaynağı
я тебе́ зла не жела́ю — senin kötülüğünü istemem
2) ( злость) hınçсорва́ть зло на ком-л. — hıncını birinde almak / çıkarmak
II нареч.со зла́ — hırsından
hınçla; hışımla; öfkeli bir sesleзло смотре́ть на кого-л. — kızgın kızgın bakmak ( гневно); ters / yan yan bakmak ( враждебно)
зло вы́ругаться — hışımla küfretmek
зло подшути́ть над кем-л. — birine zalim bir şaka yapmak
соба́ка зло рыча́ла — köpek hırslı hırslı hırlıyordu
-
14 яростный
taşkın,azgın,öfkeli* * *я́ростный взгляд — taşkın öfke dolu bir bakış
2) azgın(ca)я́ростные напа́дки на кого-что-л. — birine, bir şeye azgınca saldırılar
я́ростные удары волн — kudurmuşçasına vuran dalgalar
встре́тить я́ростное сопротивле́ние со стороны́ кого-л. — birinin azgın direnciyle karşılaşmak
См. также в других словарях:
öfkeli — sf. Öfkelenmiş, kızgın, hiddetli Meydan okuyan öfkeli bekleyiş karşısında sustum. H. E. Adıvar … Çağatay Osmanlı Sözlük
keskin sirke küpüne (veya kabına) zarar — öfkeli, sert kimsenin zararı kendisinedir anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
surat bir karış — öfkeli, kızgın ve somurtkan … Çağatay Osmanlı Sözlük
suratı sirke satmak — öfkeli, kızgın olduğu anlaşılmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
HADİD-ÜL MİZÂC — Öfkeli, çabuk kızan … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
HARİD — Öfkeli, hidetli, kızgın … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
NİGÂH-I GAZAB — Öfkeli bakış, kızgınlık bakışı … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
titiz — sf. 1) Çok dikkat ve özenle davranan veya böyle davranılmasını isteyen (kimse), memnun edilmesi güç, müşkülpesent 2) Temizliğe aşırı düşkün olan (kimse) Kendisi gayet titiz, kibirli, azametli, öfkeli olduğu için hizmetçileri ve adamları korkarlar … Çağatay Osmanlı Sözlük
dik dik bakmak — çok sert bir biçimde, sert sert, öfkeli öfkeli bakmak Hiçbir şey söylemeden dik dik baktı. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
Ali Şen — (1918, in Adana, Turkey 15 December 1989, in Istanbul, Turkey) is a Turkish actor, father of the actor Şener Şen. He was known to be very versatile and successfuly played many roles both as good guy and bad guy.Filmography * Küçüksün Yavrum… … Wikipedia
ablak — sf., ğı Yayvan ve dolgun (yüz) Şarap kızılı vurmuş ablak yüzüyle öfkeli girdi içeri. O. Kemal … Çağatay Osmanlı Sözlük