-
1 öğrenmek
öğrenmek v/t lernen; erfahren (-i -den etwas von); in Erfahrung bringen;Hanya’yı Konya’yı öğrenmek mit allen Wassern gewaschen sein -
2 öğrenmek
vt1) lernen, erlernenmarangozluk \öğrenmek die Tischlerei erlernen2) ( haber almak) erfahren, in Erfahrung bringen -
3 öğrenilmek
öğrenilmek pass von öğrenmek;-in - diği öğrenilmiştir wie verlautet, … -
4 Almanca
\Almanca konuşmak/öğrenmek Deutsch sprechen/lernen\Almancada auf Deutschbir şeyi \Almancadan/\Almancaya çevirmek etw aus dem Deutschen/ins Deutsche übersetzenII adj deutsch\Almanca kitap ein deutsches Buch, ein Buch in deutscher Sprache -
5 Arapça
-
6 bellemek
birini \bellemek sich jdn merken, jdn auf dem Kieker haben -
7 çekirdek
1) Kern m4) bir şeyi \çekirdekten öğrenmek etw von der Pike auf lernen -
8 figür
figür s2) a. sport Figur fmecburî \figürler Pflicht fserbest \figürler Kür fyeni bir \figür öğrenmek eine neue Figur lernendansın tek bir \figürünü öğrenmeye çalışmak eine einzelne Figur des Tanzes üben -
9 Fransızca
ohne pl Französisch nt\Fransızca konuşmak/öğrenmek Französisch sprechen/lernen\Fransızcada auf Französischbir şeyi \Fransızcaya/\Fransızcadan çevirmek etw ins Französische/aus dem Französischen übersetzen -
10 Lehçe
-
11 marangozluk
\marangozluk öğrenmek die Tischlerei erlernen -
12 merak
merak s\merak etmek neugierig sein\meraktan aus Neugier(de)\merakını doyurmak seine Neugier befriedigenbir şeye \merakı olmak eine Vorliebe für etw habenbir şeyi \merakla yapmak etw mit Vorliebe tun\merak etme! keine Sorge!\merak etmek sich Sorgen machen -
13 neden sonra
\neden sonra ismini öğrenmek es dauerte eine geraume Zeit, bis sie seinen Namen erfuhren2) ( aradan bir süre geçince)\neden sonra geri geldi es dauerte eine geraume Weile, bis er zurückkam -
14 öğrenme
-
15 sormak
vt1) fragenbirine ahret sualleri \sormak ( fam) jdm Löcher in den Bauch fragenbirine \sormak jdn fragenbirine bir soru \sormak jdm eine Frage stellen2) ( sorarak öğrenmek) erfragenmüzeye giden yolu \sormak den Weg zum Museum erfragen, nach dem Weg zum Museum fragen -
16 Türkçe
-
17 yetişmek
vi1) ( ulaşmak) erreichen (-e)otobüse yetiştim ich habe den Bus noch erreicht2) ( bitki) wachsenyabani olarak \yetişmek wild wachsen3) ( büyümek) aufwachsen, heranwachsen4) ( sonradan katılmak) einholen (-e)5) ( kâfi gelmek) ausreichen, reichen (-e für)bu para yetişir das Geld reicht aus6) ( uzanıp dokunabilmek) erreichen (-e), drankommen, herankommen7) ( öğrenmek) lernen8) ( hazır olmak) fertig seinbu giysi yarına yetişmeli dieses Kleid soll bis morgen fertig sein9) ( yardımına koşmak)birinin imdadına \yetişmek jdm zu Hilfe eilen [o kommen]hızır gibi \yetişmek herbeieilen, als rettender Engel kommen
См. также в других словарях:
öğrenmek — i 1) Bilgi edinmek Gerçi yeni nesil, eskiyi öğrenmekte bir fayda görmüyor ama ben gene de yazayım. B. Felek 2) Bellemek 3) nsz Yetenek, beceri kazanmak Her şeye dikkatli baktığı için öğrenmişti. R. H. Karay 4) Haber almak Hüseyin, ayrılma… … Çağatay Osmanlı Sözlük
ögrenmek — 1 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
ağız aramak (veya yoklamak) — öğrenmek istenilen şeyi söyletecek yolda dil kullanmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
MÜTEMERRİN — Öğrenmek için çalışan, alışmak gayesiyle egsersiz yapan … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
okumak — i 1) Yazıya geçirilmiş bir metne bakarak bunu sessizce çözümleyip anlamak veya aynı zamanda seslere çevirmek Bana umutsuz bir sesle son raporları okudu. F. R. Atay 2) nsz Yazılmış bir metnin iletmek istediği şeyleri öğrenmek Gazete bile okumak… … Çağatay Osmanlı Sözlük
bilgi edinmek — 1) öğrenmek, bilgi almak Bildiği ahbaplardan Sami Bey hakkında bilgi edinme ve tanışma yolu bulmak. R. H. Karay 2) bir durumu öğrenmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
ders çalışmak — 1) belli bir konuyu öğrenmek üzere kaynakları kullanarak çalışmak 2) derste verilen bilgileri iyice öğrenmek için tekrarlamak İnek Şaban güzel ders çalışırdı boş sınıfta. R. Ilgaz … Çağatay Osmanlı Sözlük
Turkish grammar — This article concerns the grammar of the Turkish language. A companion to this article is Turkish vocabulary. Three features that, together, distinguish Turkish from many other languages are the following: #Turkish is highly agglutinative: its… … Wikipedia
Evelyn Scherber — (* 1971) ist eine deutsche Designerin. Leben Evelyn Scherber studierte Modedesign und Industriedesign mit dem Schwerpunkt Interface Design. Von 2000 bis 2003 war sie als Product Manager, Designer und Flash Illustrator für die Kinder CD Rom… … Deutsch Wikipedia
amelî — sf., Ar. ˁamelī 1) Uygulamalı Bir sanatı amelî olarak öğrenmek. 2) İş bakımından, işçe Bunun amelî bir değeri yok. 3) Elverişli, kolay, uygun, kestirme En amelî usul. Amelî bir çare … Çağatay Osmanlı Sözlük
anlamak — i 1) Bir şeyin ne demek olduğunu, neye işaret ettiğini kavramak Babasının niçin bu kasabayı çok sevdiğini Nevin bir türlü anlayamamıştı. S. F. Abasıyanık 2) Yeni bilgileri eskileriyle bir araya getirerek sonuç niteliğinde başka bir bilgi edinmek… … Çağatay Osmanlı Sözlük