-
1 çaprazlama
çaprazlama über Kreuz, kreuzweise; a BIOL Kreuzung f -
2 çaprazlama
I sII adv quer, schräg -
3 çaprazlama
adj. cross, on the cross, decussate--------adv. crosswise, crossways, diagonally, athwart* * *crossbreeding -
4 çaprazlama
çeprastî -
5 çaprazlama
"crosswise, diagonally, transversely; crossbreeding" -
6 çaprazlama
"1. crossing, putting (two things) in a crosswise position. 2. crosswise, across, diagonally, transversely, obliquely, at an angle; athwart. 3. (cutting cloth) on the bias. 4. biol. crossbreeding." -
7 çaprazlama kuralı
non crossing rule -
8 çaprazlama döllemek
v. crossfertilize -
9 çaprazlama geçmek
v. traverse -
10 çaprazlama gidip gelmek
v. crisscross -
11 çaprazlama ile döllemek
v. crossfertilize, crossbreed -
12 çaprazlama işaret
n. crisscross -
13 çaprazlama sorgu
n. cross examination -
14 çaprazlama sorgulamak
v. cross examine -
15 çaprazlama çizgili
adj. crisscross -
16 sürekli çaprazlama
continuous crossing -
17 крестообразно
-
18 накрест
-
19 crossbreeding
çaprazlama -
20 crossbreeding
çaprazlama
См. также в других словарях:
çaprazlama — is. 1) Testerenin keserken sıkışmaması için dişlerini belli ölçülere göre sağa sola bükme 2) zf. Çapraz olarak, makaslama, çaprazlamasına, çaprazvari Yatağı çaprazlama tam bu papazın yatağı hizasında idi. Y. K. Karaosmanoğlu … Çağatay Osmanlı Sözlük
ağ — 1. is. Pantolon veya külotun apış arasına gelen yeri, apışlık 2. is. 1) İplik, sicim, tel vb. ince şeylerden kafes biçiminde yapılmış örgü Balık ağı. Tenis ağı. 2) Örümcek vb. hayvanların salgılarıyla oluşturdukları örgü 3) mec. Ulaşım ve… … Çağatay Osmanlı Sözlük
çaprazlamasına — zf. Çaprazlama … Çağatay Osmanlı Sözlük
çaprazvari — zf., Far. çep + rāstvārī Çaprazlama İki zayıf el harmaniden çıktı, göğsünün üstünde çaprazvari kavuştu. H. E. Adıvar … Çağatay Osmanlı Sözlük
çatmak — i, ar 1) Odun, değnek, kılıç, tüfek vb. uzun şeylerden birkaç tanesini, tepelerinden birbirine çaprazlama dayayarak durdurmak Avlusunda silahlarını çatmış, ayaklarını germiş askerler var. F. R. Atay 2) Kereste vb.ni birbirine tutturmak 3) Bir… … Çağatay Osmanlı Sözlük
dokunuş — 1. is. Dokunma (I) işi veya biçimi, temas Yolda, bir aralık Lami dizlerinde sıcak bir dokunuş duydu. P. Safa 2. is. 1) Dokunma (II) işi veya biçimi 2) Dokunma ipliklerinin çaprazlama biçimi … Çağatay Osmanlı Sözlük
Hristo teyeli — is. Çaprazlama yapılan teyel, kazayağı … Çağatay Osmanlı Sözlük
kazayağı — 1. is., bit. b. Ispanakgillerden, yaprakları kaz ayağına benzeyen bir bitki (Chenopodium) 2. is. 1) Açık turuncu renk 2) sf. Bu renkte olan 3. is. 1) Çok kollu çengel 2) Çaprazlama yapılan teyel, Hristo teyeli 3) den. İki ucundan herhangi bir… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kılıçlama — is. 1) Kılıçlamak işi 2) zf. Kılıcına 3) zf. Çaprazlama Çantayı kılıçlama asmış. Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller kılıçlama kaçmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
kızaklık — is., ğı Döşeme tahtalarının altına çaprazlama olarak konulan uzun ve yassı direklerden her biri … Çağatay Osmanlı Sözlük
makaslama — is. 1) Makaslamak işi 2) zf. Çaprazlama … Çağatay Osmanlı Sözlük