-
1 трансформировать
-
2 преобразовывать
несов.; сов. - преобразова́ть, врзdönüştürmek, yeriden düzenlemek ( реорганизовывать)преобразо́вывать мир — dünyayı dönüştürmek
преобразова́ть а́томную эне́ргию в электри́ческую — atom enerjisini elektrik enerjisine dönüştürmek
-
3 возводить
yükseltmek,dikmek,kurmak* * *1) yükseltmek; dikmek; kurmakвозводи́ть зда́ние — bir yapı / bina kurmak
возводи́ть обели́ск — bir dikili taş dikmek
возводи́ть сте́ны — duvar örmek
2) yükseltmek, çıkarmakвозводи́ть в зако́н — yasaya dönüştürmek
возводи́ть на трон — tahta oturtmak
3) мат. yükseltmekвозводи́ть в квадра́т — kareye yükseltmek, karesini almak
4) в соч.возводи́ть клевету́ — iftira atmak
возводи́ть обвине́ние на кого-л. — birine suç isnat etmek
-
4 коксовать
-
5 обращать
несов.; сов. - обрати́ть1) çevirmekвсе взо́ры бы́ли обращены́ на сце́ну — tüm gözler sahneye çevrikti / çevrilmişti
о́кна обращены́ к мо́рю — pencereler denize bakar
2) врз çevirmek; dönüştürmek тж. мат.; haline getirmekобраща́ть что-л. в де́ньги — paraya çevirmek
обраща́ть что-л. в шу́тку — şakaya çevirmek / boğmak
тво́рческая де́ятельность, обращённая в бу́дущее — ileriye dönük yaratıcı çalışma(lar)
-
6 превращать
несов.; сов. - преврати́тьdönüştürmek, haline getirmek; çevirmek; yapmakпревраща́ть во́ду в пар — suyu buhar haline getirmek
превраща́ть что-л. в шу́тку — şakaya çevirmek / boğmak
э́то преврати́ло его́ жизнь в ад — bu onun hayatını cehennem yaptı
См. также в других словарях:
dönüştürmek — i, e 1) Dönüşmesini sağlamak, tahvil etmek İnsan soyu ne yazık ki sükûneti kavgaya, anlaşmayı tartışmaya dönüştürmekte bütün öbür yaratıklardan önde geliyor. H. Taner 2) mat. Bir şekli, belli bir kurala göre, başka bir şekle çevirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
ete kemiğe dönüştürmek (veya büründürmek) — canlandırmak Aşkımemnu da Firdevs Hanım ı inanılmaz bir başarıyla ete kemiğe dönüştürmüş. S. İleri … Çağatay Osmanlı Sözlük
tahvil etmek — dönüştürmek Bu da derde deva olmayınca zemin katını bakkal dükkânına tahvil etti. Ö. Seyfettin … Çağatay Osmanlı Sözlük
biçimselleştirmek — i 1) Biçimsel duruma getirmek 2) Bir kuramı biçimsel bir kurama dönüştürmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
çevirme — is. 1) Çevirmek işi, tedvir 2) Kuzu, oğlak vb. hayvanların şişte, kor üzerinde çevrilerek pişirilmişi Değirmende, daha sabahtan gönderilip hazırlanan yağlı bir oğlak çevirmesini tam kıvamında buldular. R. H. Karay 3) Çeviri Fransızcadan çevirme… … Çağatay Osmanlı Sözlük
çevirmek — i 1) Bir şeyin yönünü değiştirmek Nefes nefese koşan anneme, başını çevirmeden cevap verdi. Y. Z. Ortaç 2) Öteki yüzünü görünür duruma getirmek Sermet defterinin yapraklarını çeviriyordu. Ö. Seyfettin 3) Döndürerek hareket ettirmek Resimleri… … Çağatay Osmanlı Sözlük
dönüştürme — is. Dönüştürmek işi, tahvil … Çağatay Osmanlı Sözlük
gazlaştırmak — i Bir maddeyi gaz durumuna dönüştürmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
karbonatlamak — i, kim. Karbonik asit alabilen maddelere bu gazı vererek onları karbonat durumuna dönüştürmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
kemikleştirmek — i, fizy. Kemiğe dönüştürmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
klorürlendirmek — i, kim. Klorla birleştirmek, klorüre dönüştürmek … Çağatay Osmanlı Sözlük