-
1 yumuşatmak
-
2 yumuşatmak
vt2) ( suyun sertliğini gidermek) enthärten -
3 yumuşatmak
- i врз.смягча́ть -
4 yumuşatmak
йомшарту -
5 yumuşatmak
смягчать, рыхлить, разрыхлять, размягчать, размачиватьİnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > yumuşatmak
-
6 yumuşatmak
v. attemper, unbend, chasten, dulcify, limber up, loosen, mellow, melt, moderate, mollify, mute, relax, season, shake up, smooth, soft pedal, soften, supple, tame, unman -
7 yumuşatmak
nermandin--------nimandin -
8 yumuşatmak
В в разн. знач. смягча́ть -
9 yumuşatmak
гъэушынэн, къегъэушынэ, гъэушъэбын -
10 yumuşatmak
μαλακώνω, απαλίνω -
11 yumuşatmak
ليننعم -
12 yumuşatmak
-
13 yumuşatmak
"to soften; to mollify, to disarm" -
14 yumuşatmak
"/ı/ 1. to soften; to tenderize. 2. to cause (someone) to relent, soften, mellow, thaw, or unbend. " -
15 ıslatıp yumuşatmak
ıslatıp yumuşatmak (keten vb.)v. ret -
16 deriyi yağlayıp yumuşatmak
v. dub -
17 tatlı sözlerle yumuşatmak
v. sugar over -
18 tonunu yumuşatmak
v. tone down -
19 ıslatarak yumuşatmak
v. macerate -
20 portakal gibi meyveleri elle yumuşatmak
nermijandin
- 1
- 2
См. также в других словарях:
yumuşatmak — i 1) Sertliğini gidermek, yumuşak duruma getirmek 2) mec. Kabalığını, katılığını, sertliğini veya acımasızlığını ortadan kaldıracak duruma getirmek Karşıma geçip beni yumuşatınca razı olup susuyordum. S. M. Alus … Çağatay Osmanlı Sözlük
TERHİM — Yumuşatmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
İLANE — Yumuşatmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TELYİN — (Leyyin. den) Yumuşatmak. Eritmek. * İçi yumuşatmak, kabızlıktan kurtarmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
badem yağı — is. Bademden çıkarılan ve deri, kösele vb.ni yumuşatmak için kullanılan yağ … Çağatay Osmanlı Sözlük
ilkecilik — is., ği İlkeci olma durumu Uçları hafif yukarı kalkık ağzı, yüzdeki ilkeciliği yumuşatmak ister gibiydi. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
kabartmak — i 1) Kabarmasını sağlamak, kabarmasına yol açmak Vapur geri geri beyaz köpükler kabartarak açılmaya başlamış. Ç. Altan 2) Toprağı tırmık, çapa vb. bir araçla karıştırmak, altüst etmek, yumuşatmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
lamba karpuzu — is. Işığı yumuşatmak için lambalara geçirilen, mat camdan, basık vazo biçiminde nesne, karpuz … Çağatay Osmanlı Sözlük
tıraş sabunu — is. Tıraşı kolaylaştırmak, sert kılları yumuşatmak için kullanılan sabun … Çağatay Osmanlı Sözlük
yatıştırmak — i 1) Bir kargaşayı, ayaklanmayı bastırmak Hükûmet kuvvetleri ayaklanmayı yatıştırdı. 2) Ölçülü, ılımlı, sakin davranmasını sağlamak, sakinleştirmek O, tombul tombul iyimserliği ile beni yatıştırmak istedi. Y. Z. Ortaç 3) Yumuşatmak, razı etmek… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yumuşatma — is. 1) Yumuşatmak işi 2) sp. Yoğun alıştırmalardan sonra bir kası hiçbir gerginlik veya kasılma bırakmadan dinlendirme … Çağatay Osmanlı Sözlük