-
1 yetersizlik
maddi yetersizlik Mittellosigkeit f;kalp yetersizliği Herzinsuffizienz f -
2 yetersizlik
-
3 yetersizlik
озвонч. -ği1) неспосо́бность; некомпете́нтность, недееспосо́бность2) недоста́точностьkalp yetersizliği — мед. серде́чная недоста́точность
maddî yetersizlik — необеспе́ченность, недоста́ток средств
-
4 yetersizlik
-
5 yetersizlik
җитәрсезлек; җитешсезлек; сәләтсезлек -
6 yetersizlik
недостаток, недостаточностьİnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > yetersizlik
-
7 yetersizlik
n. deficiency, disability, disablement, flimsiness, handicap, inability, inadequacy, incapability, incapacity, incompetence, inefficacy, insufficiency, littleness, paucity, poorness, poverty, scantiness, scantness, slenderness, slimness, spareness* * *1. scantiness 2. scantness 3. unsatisfactoriness 4. disability 5. inability 6. inadequacy 7. inadequateness 8. incompetence 9. incompetency 10. insufficiency 11. paucity -
8 yetersizlik
kêmî -
9 yetersizlik
1) нехватка, недостаток2) нужда -
10 yetersızlık
ÇatışmazlıqBöbrek yetersizliyi – Böyrək çatışmazlığı -
11 yetersizlik
ανεπάρκεια, αναξιότητα -
12 yetersizlik
"insufficiency, inadequacy, deficiency; incapacity, incompetence, inability" -
13 yetersizlik
1. lack of sufficient qualifications (for a job). 2. insufficiency, inadequacy. - duygusu psych. feeling of inadequacy. -
14 mitral yetersizlik
mitral regurgitation -
15 pulmoner yetersizlik
pulmonic regurgitation -
16 kanuni yetersizlik
n. legal incapacity -
17 arızi yetersizlik
chance failure -
18 mitral yetersizlik
mitral insufficiency -
19 inadequateness
yetersizlik -
20 incompetency
yetersizlik
См. также в других словарях:
yetersizlik — is., ği Yetersiz olma durumu, boşluk, ehliyetsizlik, kifayetsizlik Fakat yine ilk olarak düşünme yetersizliğini de sezmekteydi. T. Buğra Birleşik Sözler mitral yetersizlik beslenme yetersizliği konuşma yetersizliği protein yetersizliği … Çağatay Osmanlı Sözlük
mitral yetersizlik — is., ği, tıp Karıncığın büzülmesi sırasında kanın kulakçığa geri gelmesine sebep olan mitral bozukluk … Çağatay Osmanlı Sözlük
boşluk — is., ğu 1) Oyuk, çukur, kapanmamış yer 2) Kesinti, kopukluk 3) Boş geçen süre Bu boşluktan sıkılıyorum. 4) Eksiklik, yoksunluk duygusu Nevin, içinde ucu bucağı kayıp bir boşluk duydu. S. F. Abasıyanık 5) mec. Yetersizlik O günden bugüne olanları… … Çağatay Osmanlı Sözlük
ehliyetsizlik — is., ği Ehliyetsiz olma durumu, yetersizlik … Çağatay Osmanlı Sözlük
fakirlik — is., ği 1) Yoksulluk Bilmezsin belki arpa ekmeği de İran da fakirliğin sembolüdür. T. Buğra 2) Verimsizlik, kısırlık Toprağın fakirliği. 3) Yetersizlik Dilin fakirliği. Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller fakirlik ayıp değil, tembellik ayıp … Çağatay Osmanlı Sözlük
ihtiyarlık — is., ğı 1) İhtiyar olma durumu, yaşlılık, gençlik karşıtı İhtiyarlık vaktinde gönül hoş olsun. Biraz borçlanırım ama zarar yok. A. Ş. Hisar 2) Her bakımdan güçsüzlük, yetersizlik, zayıflık İhtiyarlıktan yani zaaftan nefret ederdi. Ö. Seyfettin… … Çağatay Osmanlı Sözlük
iktidarsızlık — is., ğı 1) Güçsüzlük, beceriksizlik, yetersizlik 2) Erkeğin cinsel gücü olmama durumu … Çağatay Osmanlı Sözlük
kifayetsizlik — is., ği Yetersizlik Bir parça da karaciğer kifayetsizliği yardımıyla üzerime çöken ağır uykularda rüya görmek itiyadını kaybetmişimdir. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
mitral — sf., li, anat., Fr. mitral Kalpte sol kulakçık ile sol karıncık arasında bulunan kapakla ilgili Birleşik Sözler mitral darlığı mitral hücreler mitral kapakçığı mitral yetersizlik … Çağatay Osmanlı Sözlük
yeterlik fiili — is., dbl. Olumlusu, herhangi bir fiilin e li zarf fiili ve bilmek fiil kökünün birleşmesiyle ortaya çıkan ve yeterlik kavramı veren, olumsuzu ise herhangi bir fiilin e zarf fiil eki ile me olumsuzluk ekinin birleşmesiyle oluşan ve yetersizlik… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yoksulluk — is., ğu 1) Yoksul olma durumu, yoksuzluk, sefillik, sefalet, fakirlik Yoksuldu biliyorum ama boyuna da yoksulluk sözü edilmez ya! O. V. Kanık 2) mec. Verimsizlik, yetersizlik Birleşik Sözler yoksulluk belgesi yoksulluk sınırı Atasözü, Deyim ve… … Çağatay Osmanlı Sözlük